ESKİŞEHİR Osmangazi Üniversitesi'nde 200'den fazla kişiyi "FETÖ'cü diye ihbar eden, bazılarının üniversiteden atılmasına bazılarının açığa alınmasına bazıların da tutuklanmasına neden olan öğretim görevlisi Volkan Bayar, Cuma günü üniversitede katliam yapmış ve 4 akademisyeni silahla öldürmüştü... Polisteki ilk ifadesinde "Pişman değilim" diyen katil öğretim üyesi Volkan Bayar, savcılıktaki ifadesinde de katliamı tüm ayrıntılarıyla anlattı. Katlettiği öğretim üyeleri Fatih Özmutlu ve Serdar Çağlak’la herhangi bir husumetinin olmadığını söyleyen Volkan Bayar, 30 mermi ile katliama gittiğini de itiraf etti... İşte Osmangazi Üniversitesi'nde katliam yapan Volkan Bayar'ın ifadeleri... ZARFI AÇTIM VE KOŞMAYA BAŞLADIM... “Saat 13.10’da enstitüye gittim. Tabancam ve şarjörlerim aracın içindeydi. Tam otuz mermim vardı. Saat 14.00’te eşimle enstitüde buluştuk. Bize ait zarfları almak üzere enstitü binasına gittik. 14.10’da iki zarfı aldık. Zarfı açtım, Yasir Armağan’a sözlü olarak hakaret ettiğim iddiasıyla başlatılan soruşturmanın evrakını gördüm. Yasir’in zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalıştığını gördüm ve koşmaya başladım. EŞİM 'DUR NEREYE GİDİYORSUN' DİYE BAĞIRDI... Eşim ‘Dur, nereye gidiyorsun’ diye bağırdı. Aracıma gittikten sonra silahın bulunduğu poşeti alarak enstitü binasına girdim. Asansörün bulunduğu taraftaki merdiveni kullanarak üçüncü kata çıktım. -Üçüncü kattaki tuvalette silahı poşetten çıkarıp doldurdum, başka yere uğramadan Yasir Armağan’ın odasına gittim. İçeride tanımadığım başörtülü bir kadın vardı. Hiçbir şey söylemeden Yasir’in üst kısmına altı-yedi el ateş ettim. Diğer bayan masanın altında cenin pozisyonunda çığlık atıyordu. Kendisine silah sıkmadım. DEKANI BULAMAYINCA ÖZMUTLU’YU VURMUŞ... Az mermi kaldığını düşünerek yedek şarjörü taktım. Aynı kattaki merdivenle birinci kata indim. Birinci katta Dekan Cemil Yücel’in odasına gittim, kendisini göremedim. Mekânda bulunan Fakülte Sekreteri Fatih Özmutlu ile bir sorunum yoktu. Vurmak gibi bir niyetim de yoktu. ‘Cemil nerede?’ dedim. ‘Yok’ gibi bir şey söyledi. Bunun üzerine kendimi kaybettiğim için iki el ateş ettim. KAPISINI KAPATTI KURTULAMADI... Daha sonra aynı katta, iki yan kapıda bulunan Mikail Yalçın’ın odasına gittim. Mikail beni görür görmez kapısını kapattı. Arkadan kapıyı zorluyordu. İki el ateş ettim, vurulduğunu fark ettim. Kapıyı açtığımda Mikail yerdeydi. Yerdeyken iki-üç el ateş ettim. Odada isimlerini bilmediğim iki bayan vardı. Onların yüzüne bile bakmadım. Onlara silah doğrultmadım. 'ÇAĞLAK’IN GÖĞSÜNE ATEŞ ETTİM’... Yine aynı merdivenlerden zemin kata indim. Serdar Çağlak’ın yanına gittim. Serdar koltukta oturuyordu. Odanın diğer tarafında Ümit diye biri vardı. Serdar’a bir şey söylemeden göğsüne ateş ettim. Ümit korkmuştu, ona silah doğrultmadım. EL SALLAYIP TESLİM OLDUM... Sonra elimde silahla güvenlik kapısına yöneldim, polis çağırmalarını söyledim. Dışarı çıktım, kapıda polis arabasını gördüm. El salladım, silahımı yere bırakıp teslim oldum.