Verheugen ağzından baklayı çıkardı
Abone olGunter Verheugen, son zamanlarda Türkiye ile ilgili hep olumlu açıklamalar yapıyordu. Verheugen, sonunda Türkiye'nin müzakere süreciyle ilgili gerçekleri söyledi.
AB Komisyonu üyesi Günter Verheugen, Türkiye ile ekim ayında
başlayacak üyelik müzakerelerinin ucunun açık olacağını
söyledi.
Alman Bild am Sonntag gazetesine açıklamalarda bulunan Verheugen,
''Türkiye ile ekimde başlayacak müzakerelerin ucu açık olacak. Bu
benim tavsiyemdi. Sonucu belki 10 yıl sonra öğreneceğiz, ancak
ondan sonra karar verilecek'' dedi.
Verheugen, AB'nin mevcut yükümlülüklerinin dışında artık yeni
sözler veremeyeceğini belirterek, Avrupa'da siyasi ve ekonomik
güveni sağlamak için tam üyelikten başka imkanların da olduğunu
söyledi.
Bulgaristan ve Romanya ile yapılan anlaşmaların yerine getirilmesi
gerektiğini belirten Verheugen, ''ancak ülkelerin üyeliğe hazır
olmaması durumunda üyeliğin ertelenmesi imkanı da var'' diye
konuştu.
Verheugen İngiliz yayın kuruluşu BBC'ye verdiği demeçte ise
Türkiye'ye destek verdi.
Verheugen, "Türkiye’nin durumu Avrupa’nın geleceği için çok
önemlidir. Bunun gerçekleşmesi için Türkiye’yi bizim tarafımızda ve
canlı bir ortak olarak tutacağız, bu ülkeye ihtiyacımız var’
dedi.
16 - 17 haziran tarihlerinde Brüksel'de toplanan AB liderleri,
anayasa ve bütçe tartışmaları çerçevesinde yaşanan krizin,
Türkiye'nin adaylık sürecini olumsuz etkilemeyeceği yönünde görüş
birliğine varmıştı.
Avrupa Birliği, referandum sonuçlarının yarattığı olumsuz havayı
dağıtmaya çalışırken hafta içinde gerçekleştirilen AB Zirvesi'nde
bütçe krizi yaşandı.
Krizin temel nedeni, üye ülkelerin bütçeye yapacağı katkılar ve
İngiltere'ye yapılan geri ödemeler. Avrupa Birliği'nden aldığı geri
ödemelerden taviz vermeye yanaşmayan İngiltere, ödemelerin
dondurulması önerisini reddetti.
İngiltere, bunun yerine, tarım teşvikleri konusunda reforma
gidilmesini istiyor. İngiltere'nin 2013'e kadar AB’den alacağı geri
ödemelerin tutarı yaklaşık 45 milyar euro.
Tarım teşviklerinden en çok yararlanan Fransa, 2002'de imzalanan
ortak tarım politikasının yeniden müzakere edilmesine karşı
çıkıyor.
Zirve sonunda basın toplantısı düzenleyen AB Dönem Başkanı
Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, zirve sırasında
yaşananları gelecek haftalarda anlatacağını, uzlaşma için siyasi
irade olmadığını, farklı Avrupa zihniyetlerinin çarpıştığını
belirterek, ''olup bitenlere acıklı bir şekilde bakıyorum.
Utanıyorum'' diye konuştu.
Juncker, Kanada ve ABD'de yapılacak toplantılara da aynı utançla
gideceğini ima ederken, AB bünyesinde yakın gelecekte bir uzlaşma
olacağını sanmadığını ifade etti.
''AB'nin zayıflama süreci tırmanacak'' diyen Juncker, zirvede
liderlere krizin sandıklarından daha derin olduğunu anlatmaya
çalıştığını, bilinçli olmak gerektiğini bildirerek, ''bazıları
uzlaşma bulunmasi için istek ve irade göstermedi'' ifadeleriyle
özellikle İngiltere'yi hedef aldı.
''AB inşasında başka krizler de yaşandı ama benim bugünkü Avrupa
heyecanım ciddi darbe yedi'' diyen Juncker, ''AB, ABD'nin bir
şubesi olmaz, bir gün toparlanacaktır. Kötümserliğimiz, başkalarına
bağımlı olacağımızı düşünecek kadar ileri gitmemeli'' şeklinde
konuştu.
Almanya'nın, 2007-2013 bütçesinde uzlaşma için önemli tavizler
verdiğini, Fransa'nın da bu yumuşamayı gösterdiğini belirten
Juncker, İngiltere'nin katı tavrını imalı sözlerle eleştirdi.
Juncker, dönem başkanlığını ay sonunda Lüksemburg'dan alacak olan
İngiltere'nin dönem başkanlığı programını 23 haziranda, Avrupa
Parlamentosu'nda açıklayacağını, kendisinin bu programı dinlemeye
gitmeyeceğini söyledi.
Barroso: "AB formda değil"
Basın toplantısına katılan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Durao
Barroso, ''üzgün ve endişeliyiz ama bir çözüm bulacağımıza
inanıyorum. AB bugün formda değil'' diye konuştu.
Barroso, ''saklayamayız. Zor durumdayız. Önemli bir fırsatı
kaçırdık ama cesaretimizi kırmayacağız'' diyerek Juncker'in hayal
kırıklığını paylaştığını ancak duygusal konuşmamak gerektiğini
anlattı.
Chirac'tan İngiltere'ye suçlama
Avrupa'nın ağır bir krizde olduğunu söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı
Jacques Chirac kriz konusunda İngiltere'yi suçladı. Chirac, birliğe
yeni üye olan ülkelerin kendilerine ayrılan bazı fonlardan vazgeçme
jestine karşın zengin iki-üç üyenin bencillik yaptığını
savundu.
Chirac, İngiltere Başbakanı Tony Blair'ın AB bütçesinde
İngiltere'nin katkı payını muhafaza etmeyi reddetmesinin, diğer
ülkeleri bütçe konusunda kendi olanaklarıyla baş başa bıraktığını
vurguladı.
Kaynak: www.cnnturk.com