Verem Öldürmeye Devam Ediyor
Abone olTıp uzmanları verem ve halk arasında ince hastalık olarak da adlandırılan tüberkülozun dünyada halen en ölümcül hastalıklar arasında yer aldığını belirtti
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Göğüs
Hastalıkları ve Tüberküloz Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tevfik
Özlü, "Tüberküloz, nedeni belli, tedavisi mümkün, korunulabilir bir
hastalık olmasına karşın, dünyada ölümlere neden olan ilk 10
hastalık arasındadır" dedi. Prof. Dr. Özlü, 1-7 Ocak Verem Haftası
nedeniyle yaptığı açıklamada, verem ve halk arasında ince hastalık
olarak da adlandırılan tüberkülozun dünyada halen en ölümcül
hastalıklar arasında yer aldığını belirtti. Özlü, dünyada hergün 22
bin kişide tüberküloz geliştiğini ve 9 bin hastanın veremden
öldüğünü ifade etti. Özlü, "Bir yılda veremden ölenlerin sayısı 3
milyonu bulmaktadır. Bu aşağı yukarı her 10 saniyede bir kişinin
söz konusu hastalıktan ölmesi anlamına gelmektedir. Tüberküloz,
nedeni belli, tedavisi mümkün, korunulabilir bir hastalık olmasına
karşın dünyada ölümlere neden olan ilk 10 hastalık arasındadır."
diye konuştu. Tüberküloz Sıklığı İnsanlık tarihinin hiçbir
döneminde yeryüzünde bu kadar tüberkülozlu hasta olmadığını
kaydeden Özlü, şunları söyledi: "Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 1993'te
tüberküloz salgınının önlenemediğini itiraf ederek, acil durum ilan
etmişti. 2005'e gelindiğinde de durum benzerdir. Hesaplanan
rakamlara göre, 2005'de dünyada her üç kişiden biri verem
mikrobuyla tanışmaya, günün birinde verem hastası olmaya adaydır.
Yılda 62 milyon kişi mikrobu almakta ve 10 milyon kişi
hastalanmaktadır." Geçmişte veremin sadece sefalet içinde yaşayan
insanların hastalığı olarak kabul edildiğini dile getiren Özlü,
günümüzde bu hastalığın küreselleşme, hızlı nüfus hareketleri ve
AIDS salgına bağlı olarak sınır tanımadığını, zengin toplumlar ve
çok popüler kişilerde de görülebildiğini, artık kimsenin güvende
olmadığını söyledi. Türkiye'de Verem Türkiye'nin, hastalığın orta
sıklıkla rastlandığı coğrafyada yer aldığını kaydeden Özlü,
"Nüfusumuzun 4'te 1'i verem mikrobuyla bulaşmış haldedir.
Türkiye'de 200 bin civarında verem hastası olduğu ve her yıl 30- 40
bin yeni hastanın ortaya çıktığı sanılmaktadır" diye konuştu.
Türkiye'de tüberkülozun kontrol altına alınamadığını ileri süren
Özlü, bunun nedenlerini şöyle açıkladı: -Birinci ve ikinci basamak
sağlık kurumlarında mikroskobik olarak verem mikrobunun tanınmasına
dönük işlemlerin yaygın olarak yapılamaması, -Verem teşhisi konan
hastaların zorunlu bildirimlerinin yapılmaması, -Tedavi başlanan
olguların sonuna kadar izlenememesi, -Hastanın bu konuda
eğitilmemesi, hastalarda tedaviye uyumsuzluk, -Yanlış veya eksik
tedavi rejimleri, verem savaşındaki personelin eğitim ve motivasyon
eksikliği. "Tıp Aciz Değil" Tüberküloz karşısında tıbbın "aciz"
olmadığını dile getiren Özlü, "Tüberküloz tıbben hem kolay teşhis
edilebilen hem de tedavisinde yüzde 100'e yakın başarı sağlanan bir
hastalıktır. Bu bakımdan tüberküloz tıbbi bir sorun değil,
yönetimsel bir sorundur" dedi. Tüberkülozdan ölümlerin yüzde 90'dan
fazlasının gelişmekte olan ülkelerde, bunun yüzde 75'inin de 15-54
yaş grubunda görüldüğünü kaydeden Özlü, tüberkülozlu hasta sayısı
yılda yüzde 2,4 artığını, bu artışın yoksulluk, gelir dağılımındaki
dengesizlik, yetersiz beslenme,savaşlar, nüfus hareketleri, AIDS
salgını, alkolikler, evsizler, mahkumlar, göçmenler gibi risk
gruplarındaki artış, yanlış veya eksik tedaviler, direnç gelişimi
ve sağlık hizmetlerinin sunumundaki aksaklıklardan kaynaklandığını
kaydetti. Yapılması Gerekenler Hastalığın ölümcül etkilerini en aza
indirmek için doktor kontrolünün şart olduğunu belirten Prof. Dr.
Özlü, hastalığın artışının önlenmesinde dikkat edilecek unsurları
şöyle açıkladı. -Hastalığın belirtilerine uygun yakınmaları
olanların balgam örneklerinde mikroskobik muayeneyle verem
mikrobunun araştırılması, -Tanı konmuş hastaların tedavilerinin
sonuna kadar gözetim altında uygulanması, -Doğum sonrası ikinci
ayda ve ilköğretim birinci sınıfta BCG aşısı yapılması, -Verem
teşhisi konmuş hastaların temas halinde olduğu kişilerde de
hastalık taraması yapılması, -Halkın verem konusunda
bilgilendirilmesi, -Verem teşhis ve tedavisiyle ilgili sağlık
hizmetlerinin kolay ulaşılabilir hale getirilmesi, -Ücretsiz sağlık
hizmeti verildiğinin kamuoyuna duyurulması