Verdiğimiz sözler yerine geliyor
Abone olEminönü'nün, dünyanın en muhteşem şehri olduğunu sadece biz değil, güzellikten ve sanattan anlayan bütün herkes söylüyor.
Bir benzeri olmayan Eminönü'nü, tarihteki güzelliğine yeniden
döndürme gayretiyle çalıştığımızı her gün artan bir tempoyla
sürdürüyoruz. Günlük işlerimizin ayrıntılarında boğulmadan,
halkımızın kısa zaman içinde bizden beklediği hizmetleri büyük bir
başarı ile yürütmenin yanında, bu eşsiz ilçemizde görev yapan
herkesin, yaptığı işle ilgili ağır bir tarihi sorumluluğun farkında
olduğunu düşünüyoruz. Bu düşünce ve şuurla, göreve geldiğimiz andan
itibaren Eminönü'nün geçmişini, bugününü ve geleceğini aydınlatacak
en önemli çalışmalardan biri olan "Toplam Kalite Yönetimi"ne
geçtik. Hizmetlerimizin üçüncü yılını geride bırakırken, bütün
personelimizin çalışmalarında "Toplam Kalite Yönetimi"ne uygun,
veri tabanına dayalı, sürekli gelişmeyi hedefleyen bir eğitim
anlayışı içinde olduğunu görmek bizi sevindiriyor. Eminönü
Belediyesi, 2001 yılında gerçekleştirdiği eğitimin sonunda aldığı
"ISO 9001- 2000 Revizyonu" Kalite Belgesi ile bütün dünyada "örnek
ve model" bir belediye olduğunu ispatlamış bulunuyor. Eminönü'nde
yapılan her işin milletlerarası bir boyutu var... Biz Eminönü'nü,
uzun yıllardan beri düşünülmeden söylendiği gibi atalarımızdan
kalan bir "miras" olarak değil, bütün tarihi ve kültürel
güzellikleri, değerleri ve birikimleri ile korunup geliştirilerek,
gelecek nesillere devredilecek bir "emanet" olarak kabul ediyoruz.
"Emanet"in korunmasının ve asıl sahibine tevdi edilmesinin önemini
bilen bir hizmet anlayışı ile, Eminönü'nde tarihi ve kültürel
değere sahip en küçük bir taşı da korumaya gayret ediyoruz.
Eminönü'nde yürüttüğümüz en küçük bir hizmetin dahi milletlerarası
bir boyutu olduğunun şuurundayız. Tarihte çok önemli bir yere sahip
bulunan ve feth etmek için 40'a yakın kuşatmaya sahne olan
İstanbul'un asıl merkezinin de Eminönü olduğunu bütün tarihçiler
söylüyor. İstanbul'un en eski kuruluş yeri bugün Sarayburnu
dediğimiz, Marmara'ya uzanan dünyanın en güzel kara parçasıdır.
Dolayısıyla bütün İstanbul'un en eski tarihi ve kültürel emanetleri
de Sarayburnu'nda yer alıyor. Dünyanın dört bir yanında ülkemize
gelen turistlerin hemen hepsi mutlaka İstanbul'a ve tabii ki
mutlaka Eminönü'ne gelmekte. Hiçbir turist Eminönü'nü ziyaret
etmeden gitmiyor. Tarih boyunca olduğu gibi, Eminönü bugün de
dünyanın bütün milletlerinin, dinlerinin ve kültürlerinin her gün
buluştuğu yer olma özelliğini koruyor. Biz bu zenginliğin ve
çeşitliliğin farkında olarak çalışmalarımızın tamamında
milletlerarası hizmet anlayışıyla hareket ediyoruz. Eminönü'nün
statüsü "özel" olmalıdır... İstanbul 1 No'lu Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulu'nun, 12/ 07/ 1995 tarih ve 6848 sayılı
kararı ile, bütün yüzölçümü "Sit Alanı" ilan edilen Eminönü için
yürürlükteki mevzuatın yetersizliği anlaşılmıştır. Zira,
Eminönü'nün tarihi dokusunu korumayı amaçlayan bu uygulama ile
Eminönü, tarihi dokusundan her geçen gün çok şey kaybetmektedir.
2001 yılı Kasım ayında TBMM'de başlatılan yeni Yerel Yönetimler
Kanun Tasarısı çalışması esnasında, ilgili komisyonun davetlisi
olarak 22 Kasım 2001 Perşembe günü Ankara'ya gidip Eminönü'nün
tarihi dokusunun korunması ve hizmetlerin yeterli bütçe ile
yürütülmesi için düşüncelerimizi anlattık. Yeni kanunun,
Eminönü'nün tarihi dokusunun ve kültürel kimliğinin korunmasına
yönelik düşüncelerimizin dikkate alınarak kabul edilmesini gönülden
arzu ediyoruz. Aksi takdirde yakın bir gelecekte Eminönü'nde birkaç
sivil mimari örneği ile, taştan inşa edilmiş dini mimari eserlerden
başka tarihi bir doku bulmak mümkün olmayacaktır. Belediye olarak
Eminönü'nün bütün tarihi ve kültürel dokusunu korumaya azimli ve
yeterli projeye sahip olmamıza rağmen, bugünkü mevzuatın imkan
vermemesi sebebiyle arzu ettiğimiz hizmetleri gerçekleştiremiyoruz.
Roma, Paris, Roma gibi dünyanın bir çok tarihi şehirlerinin
korunması için yürütülen çalışmalardan alınan sonuçlarda görüldüğü
gibi Eminönü'nün korunması için de özel bir kanun ile belediyeye
yetki ve imkan verilmesine ihtiyaç vardır. Eminönü'nün tarihi ve
kültürel dokusunun korunması sadece Belediyenin değil, burada görev
yapan, yaşayan veya iş yapan herkesin görevidir. Eminönü, ülkemizin
dünyada tanınması ve bilinmesi açısından da bir protokol mekânıdır.
Bugün dünyada belki Türkiye'yi tanımayan insanlar vardır ama,
İstanbul ve Eminönü'nü duymayan, bilmeyen yoktur. Ülkemize dünyanın
çeşitli ülkelerinden gelen devlet adamlarının hemen tamamı,
Ankara'daki resmi temaslarının hemen ardından İstanbul'a gelerek
Eminönü'ndeki Ayasofya'yı, Topkapı Sarayı'nı, Kapalıçarşı'yı,
Sultanahmet Camii'ni... ziyaret ediyorlar. Bu tür ziyaretlere uygun
çevre düzenlemesi, temizliği ve bakımı özel bir öneme sahiptir.
Devletimiz ve milletimiz adına yerine getirilmesi gereken ve en çok
Eminönü Belediyesi'ne yüklenen bu yükü, münferit programlar
çerçevesinde layıkıyla kaldırmış olmak yeterli değildir. Dünyadaki
en değerli hazine olan bu tarihi emaneti, aslına uygun olarak
koruyabilmek için Eminönü Belediyesi'ne yetki, sorumluluk ve imkan
verilmelidir.