Veli Paşa hükümete fena çattı!
Abone olErgenekon'un en önemli sanıklarından Veli Küçük, ilk kez bu kadar açık ve net konuştu. Küçük'e göre yaşamı tehlikede!
''Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral
Veli Küçük, ''Ben burada tutukluluğu bir ceza olarak görmüyorum.
Vatanıma, bayrağıma, Atatürk'e yaptığım bir hizmet olarak
görüyorum'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada söz alan Veli
Küçük'ün avukatı ve kızı Zeynep Küçük, ''Bu durumu size aktarmaktan
rahatsızlık duyuyorum, ama sizden başka talepte bulunacağımız bir
merci kalmadı'' ifadesini kullandı.
Müvekkilinin kalp damarında stent olduğunu, bazı başka
şikayetlerinin de olması nedeniyle 20 Şubatta Silivri Devlet
Hastanesine sevk edildiğini belirten Zeynep Küçük, bazı tetkiklerle
kan testlerinin yapıldığını kaydetti.
Kan testinde AFP değerinin normalin 4.5 katı çıktığının görüldüğünü
belirten Zeynep Küçük, doktorun bu nedenle Veli Küçük'ü daha ileri
tetkiklerin yapılması için başka hastaneye sevk etmek istediğini
anlattı.
İlgili doktorun sevk yapılabilmesi için Başhekimden izin almaya
gittiğini, ancak döndüğünde, aynı kan örneklerine yeniden test
yapılmasının istendiğini ve başka hastaneye sevkin onaylanmadığını
söylediğini kaydeden Küçük, yeniden yapılan testte değerlerin aynı
çıktığını aktardı.
Buna rağmen Veli Küçük'ün başka hastaneye sevkinin yapılmadığını
belirten avukat Küçük, tahlil sonuçlarının da kendisine
verilmediğini ifade etti.
Tahlil sonuçlarını almak için Başhekimliğe bir dilekçeyle
başvurduğunu, Başhekim ile yaptığı görüşmede aynı testlerin 3. kez
yapılmasının istendiğini kaydeden Küçük, testin 3. kez yapılmasına
izin verdiğini, ancak diğer 2 testin sonuçlarını almak istediğini
anlattı.
Başhekimin, kendisine 2 testin sonuçlarını alabileceğini
söylemesine rağmen, test sonuçlarını alacağı birime gittiğinde,
buradaki personeli ertesi güne kadar sonuçları vermemeleri
konusunda telefonla talimatlandırdığını savunan Küçük, bunun rutin
bir uygulama olmadığını belirtip, 3. testin yapılmasını
reddettiğini kaydetti.
Zeynep Küçük, şöyle konuştu:
''Sabah bir araç göndererek test için kan almak istemişler. Biz kan
vermeyi reddettik. Onunla birlikte test sonuçlarını da cezaevine
göndermişler. Sonuçları cezaevinden almak istedim, ama doğal olarak
onlar da vermediler. Savcılıktan olur aldıktan sonra test
sonuçlarına ulaşabildim. O da 2 testin sonucu değil, bir testin
sonucu. 3 gündür müvekkilime uygulanan kan testinin sonuçlarını
almak için uğraşıyorum. Ben kimi kime şikayet edeyim. Bizim en
değerli hakkımız olan yaşam hakkımız ihlal ediliyor. Sizden yaşam
hakkımızı koruma altına almamızı istiyoruz. Bundan sonra
müvekkilime ilişkin tüm sağlık kayıtlarının dosyaya celp edilmesini
istiyoruz. Avukatı ve kızı olarak ben bunu beceremedim.''
Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, ''Biz deneyelim
bakalım, becerebilecek miyiz acaba?'' dedi.
VELİ KÜÇÜK KENDİNİ SAVUNDU
Söz alan tutuklu sanık Veli Küçük, Kandıra F Tipi Cezaevindeyken
ağır bir rahatsızlık geçirdiğini, bu sırada kalp damarına da stent
takıldığını anlattı.
Bu stentin 6 ayda bir kontrol edilmesi gerektiği söylenmesine
rağmen, ''Hastaneye yatmak istiyor'' denmesini engellemek için
kontrole gitmediğini söyleyen Küçük, şöyle konuştu:
''Ben duracaksam, bu vatan için dik duracağım. Öleceksem de vatan
için öleceğim. Gücüme giden, yukarıdan talimat geldi. Yukarıdan
diyorsam, Hükümet'ten, bu davanın eş başkanı olan savcısından
talimat geliyor; 'Veli Küçük'ü sevk etmeyeceksiniz, 2. kez kan
alacak, başkasının kanıyla karıştırıp bir şey yok diyeceksiniz'.
Ben 35 sene bu ülkeye hizmet ettim. Ölünceye kadar da hizmet
edeceğim. Bir diyet ödetilecekse ben bunu ödeyeceğim. Ben burada
tutukluluğu bir ceza olarak görmüyorum. Vatanıma, bayrağıma,
Atatürk'e yaptığım bir hizmet olarak görüyorum. 13 aydır
tutukluyum. 13 aydır paşa paşa yatıyorum. Lütfen beni rahat
bıraksınlar.''
Tutuklu sanıklardan İsmail Yıldız da özel bir televizyon kanalında
yapılan bir haberde, JİTEM'de çalıştığının ifade edildiğini
belirterek, bu televizyon kanalından, kendisinin JİTEM elemanı
olduğuna dair bilgi ve belgelerin istenmesini talep etti.
Söz alan bazı tutuklu sanıklar ile avukatları da tahliye talebinde
bulundu.
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, tutuklu sanıklardan Vatan
Bölükbaşıoğlu'nun 6. kez tahliyesini talep etti.
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de değişik tarihlerde
Genelkurmay Başkanlığına yazılan yazılara tek bir cevap verildiğini
söyledi.
Muzaffer Tekin'in talebine ilişkin cevapta, bomba eğitiminin MKE 1A
modeli eğitim el bombalarıyla yapıldığının belirtildiğini kaydeden
Şengün, Fikret Emek'in de hangi tarihler arasında hangi eğitimi
aldığının bildirildiğini söyledi.
Başkan Şengün, RTÜK'ten Tuncay Güney'in katıldığı TRT 2'deki
yayının DVD'sinin gönderildiğini de tutanağa yazdırdı.