Veli Küçükten Doğana talimat
Abone olVeli Küçük, Aydın Doğan'a mesaj göndermiş. Aracı da Doğu Perinçek olmuş... Bakın Küçük'ün mesajı ne?
2500 sayfalık Ergenekon iddianamesinin en ilginç bölümlerinden
biri de "Medyanın ele geçirilmesi ve kontrolü"
bölümü. Savcıların tanık ifadeleriyle hazırladığı bölümde
ilginç iddialar var.
İşte iddianamede yer alan konuya ilişkin
ifadeler.
* "Susurluk olayından sonra, Radikal Gazetesinin, Veli KÜÇÜK
hakkında "Nerede Faili Meçhul Orda Veli KÜÇÜK"
diye manşet attığını, bunun üzerine Veli KÜÇÜK'ün "Doğu
PERİNÇEK gitsin Aydın DOĞAN ile görüşsün" dediğini, Doğu
PERİNÇEK'in Aydın DOĞAN ile bu konuda görüştüğünü. Aydın
DOĞAN'ın bundan sonra Milliyet Gazetesinde falan haber yapmamaya
gayrete edeceğini, Radikali de damadıyla görüşüp
etkileyeceğini" anlatarak...
İfadeler dikkatle okunduğunda gizli tanık Deniz, Aydın
Doğan'ın "Veli Paşa'ya söyleyin haber yapmayaya
gayret edeceğiz. Milliyet ve Radikal gazetelerinde bu haberleri
durdururum ama Hürriyet Gazetesi benim değil, Koç'un. Hürriyet için
söz vererem" dediği şeklinde ifade veriyor.
Savcının mahkemece kabul edilen iddianamesinde tanıklara
dayanılarak oluşturulan şu ifadeler ilgi çekiyor:
*"Samanyolu Televizyonundan ayrıldıktan bir süre sonra, Veli
KÜÇÜK'ün kendisine, HBB Televizyonunda Bülent ÖZTÜRKMEN ve Behiç
KILIÇ ile görüşme yapmasını, Behiç KILIÇ ın oradan ayrılarak Akşam
Gazetesine geçeceğini, oraya Selahattin SADIKOGLU nu
getireceklerini söyleyerek HBB TV ye gönderdiğini, orada Behiç
KILIÇ ve Selahattin SADIKOGLU ile tanıştığını, Behiç KILIÇ'ın
"Akşam Gazetesine böyle bir operasyonumuz var, orda güzel bir
gazete yapacağımız inancındayız" dediğini, şahısla konuşmasından
sonra, Akşam gazetesinde işe başladığını,
* "Akşam gazetesi sahibi Mehmet Ali ILICAK'ın Veli KÜÇÜK'ün
kontrolünde olduğunu, gazeteye geçtikten sonra Veli KÜÇÜK ile
oturup, gazeteden kimlerin tasfiye edileceğini konuştuklarım ve
bazı kişileri tasfiye ederek gazetenin kontrolünü ellerine
aldıklarını, Aslan BULUT, Alev ÇUKURKAVAKLI gibi bazı
gazetecilerden ekip kurduklarını, gazetede çıkacak bir çok haberde
Veli KÜÇÜK'ün onayının alındığını..."
* "Akşam gazetesinde çalıştığı dönem içersinde, kendileriyle ilgili
diğer gazetelerde haberlerin çıkması üzerine, Veli KÜÇÜK ile bir
toplantı yaptıklarını, Veli KÜÇÜK'ün "Doğu PERİNÇEK le ilişki
kuralım Adnan AKFIRAT - Ferid İLSEVER'e falan bu arkadaşlara
kaynaklar çok akıyor bunlardan yönlendirirsek daha iyi olur"
dediğini, bunun üzerine Doğu PERİNÇEKTe irtibat kurduğunu, Ferid
İLSEVER, Adnan AKFIRAT ile görüştüğünü, Aydınlık gazetesinden ve
diğer yerlerden aldıkları tüm bilgileri yayınlamadan önce Veli
KÜÇÜK'e gönderip onaylattığını,"
* "Yine Adnan AKFIRAT'm kendilerine yazılar hazırladığını ve bazı
belgelerle birlikte verdiğini, CİA mn güneydoğuda faaliyetleriyle
ilgili bazı bilgileri bu şahıstan aldığını, Veli KÜÇÜK'nın bu
şekilde basında örgütlendiğini,"
* Doğu PERİNÇEK'in, Gülay GÖKTÜRK, Nuri ÇOLAKOĞLU, Faik BULUT,
Cengiz ÇANDAR gibi şahısları gazetecilikte yetiştirdiğini, Tuncay
ÖZKAN'ın Doğu PERİNÇEK in adamı olduğunu ve bu şahsı Doğu
PERİNÇEK'in yönlendirdiğini," * Veli KÜÇÜK ve ekibinin Doğu
PERİNÇEK'i rahatlıkla kullandığını, Doğu PERİNÇEK'in Hukuk
profesörü olduğunu ve ailesinde siyasetçi, askerlerin bulunduğunu,
babası Sadık PERİNÇEK'in Adalet Partisi kurucularından olduğunu,
görünenin aksine Doğu PERİNÇEK'in Türkiye nin içindeki Nato
örgütünde askerlerin bir numaralı adamı olduğunu, Türkiye deki
askerlerin içindeki Amerikancı kesimle beraber hareket ettiğine
inandığını, bir dönem Doğu PERİNÇEK'in İsraille anlaştığı şeklinde
haberlerin çıktığını. Doğu PERİNÇEK'in Amerikan düşmanı olmadığını,
İsraile bölgesel hizmet ettiğine inandığını, kendisinin Doğu
PERİNÇEK ile halen birlikte olduğunu, ancak hücre yapılanması
olduğu için haber kaynaklarını bilemediğini, bu konuda tek
yetkilinin Adnan AKFIRAT -Ferid İLSEVER olduğunu."