Vehbi Koç ödülü Dağlarca'nın
Abone olFazıl Hüsnü Dağlarca, Vehbi Koç ödülünün sahibi oldu. Ödül töreninde konuşma yapan Mustafa Koç, kültürel çalışmlara verdikleri öneme değindi.
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Vehbi Koç Vakfı’nın, ana çalışma alanlarında bugüne kadar 500 milyon doların üstünde proje gerçekleştirdiğini söyledi. Koç Üniversitesi Sevgi Gönül Oditoryumu’nda gerçekleştirilen Vehbi Koç Ödülü töreninde konuşan Mustafa Koç, bugün 800 milyon doları aşan bir kaynağı yöneten Vehbi Koç Vakfı’nın, imkanlarını, özel sektörün toplum hayatına katkılarını kalıcı hale getirebilmek için harekete geçirdiğini belirtti. Koç, "Vakfımız, ana çalışma alanlarında bugüne kadar 500 milyon doların üstünde de proje gerçekleştirmiştir" dedi. Vehbi Koç Ödülü törenini, her yıl merhum Vehbi Koç’un ilk şirketini kurduğu güne rastlayan 31 Mayıs’ta düzenlediklerini anımsatan Koç, bu yıl ödüle layık görülen Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı tebrik ederek, ulusal kültüre katkıları nedeniyle teşekkür etti. Vehbi Koç’un bu vakfı 1969’da kurduğunu, aradan 36 yıl geçtiğini söyleyen Mustafa Koç, şunları kaydetti: "Kendisi o gün Türk toplumuna bir vedia olarak tasarladığı vakfını kurarken en önemli eksikliklerimiz olarak gördüğü eğitim, sağlık ve kültür alanlarında çalışılmasını planlamıştı. Bizler için düşündürücü olması gereken nokta ise şu; aradan 36 yıl geçmiş olmasına ve bu zaman içinde Türkiye’nin genel yaşam seyrinde ve sanayinde pek çok ilerleme sağlanmış olmasına rağmen vakfımızın bu temel çalışma alanlarında henüz çağdaş medeniyetlerin seviyesine ulaşılamadı." Sanayinin pek çok alanında, şirketlerin, dünya pazarlarında rekabet edebilecek seviyelere ulaştığına, 36 yılda milli gelirin yaklaşık 400 dolardan 4 bin 200 dolar seviyesine çıktığına dikkati çeken Koç, "Ancak tarihsel mirasımızın hak ettiği bir kültürel sıçrama kaydedemedik. Dünyaya kendi kültürümüzü yeterince aktaramadık" dedi. Herkesin en önemli ihtiyaç olarak eğitime işaret ettiğini, ancak hala öğrencilerin 80-100 kişilik sınıflarda eğitim gördüğünü ifade eden Koç, sağlık hizmetleri ve sosyal güvenlik sistemiyle, toplum olarak, çağdaş standartların uzağında bulunulduğunu söyledi. Mustafa Koç, 21. yüzyıla damgasını vuran toplumların, kültürel birikimlerini dünya ile paylaşabilen ve araştırma geliştirme güçlerini yükseltebilen toplumlar olacağını belirterek, "Ülkemiz de 21. yüzyıla damgasını vuracak bu toplumlar arasında yerini almalıdır" diye konuştu. -"DOSTLUĞUMUZ ESKİSİ GİBİ DEVAM EDİYOR" Ödül töreninin ardından davetlilerle bir araya gelen Mustafa Koç, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’yla, sarılarak tokalaştı. Törenden sonra bir gazetecinin, "Ödül töreni Sabancılar’la aranızdaki buzların erimesini mi sağladı?" şeklindeki sorusu üzerine Mustafa Koç, şunları kaydetti: "Aramızda buzlar yoktu ki Sabancılar’la. Nedense böyle bir kanıya vardı basın özellikle. Fakat kesinlikle öyle bir şey yok. İş hayatında bu ortaklığın sona ermesi, tam Gima olayına denk geldi zamanlama olarak. Tabii herkes başka türlü değerlendirdi. Ama kesinlikle, iki olayın, birbiriyle yakından uzaktan alakası yok. Gördüğünüz gibi, bizim dostluğumuz, eskisi gibi devam ediyor." Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel de Türkiye’nin en büyük maddi ödülü olan 100 bin dolarlık Vehbi Koç Ödülü’nü, seçici kurulun, bu yıl, Türkiye’nin medarı iftiharı büyük şair Fazıl Hüsnü Dağlarca’ya verdiğini söyledi. FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA Sanatçı Yıldız Kenter’in sorularını yanıtlayan Fazıl Hüsnü Dağlarca da bir şiir yazdığı zaman geriye dönüp baktığında hangi şiir diye seçemediğini, çok şiir yazmasının da bundan kaynaklandığını söyledi. Dağlarca, "Çünkü benim şiirim, bana benim kadar yakın, benden benim kadar uzaktır" dedi. Geceleri çoğu zaman uyuyamadığını, başka bir yaşamın kendisini çağırdığını duyarak uyandığını ifade eden Dağlarca, bu yaşamın şiir olduğunu söyledi. Dağlarca, "Şiir, bütün ülkelerin ilk sesidir. Türkiye’ye gelince iş değişiyor, çünkü ülkemiz kendi dilinden uzun süre yoksun bırakılmıştır ve gerçek yaratıcılığa kavuşamamıştır" diye konuştu. Şiirin bir gramer mucizesi, başlı başına bir gramer olduğunu, bu gramerden faydalanılması durumunda çok büyük anlamlara ulaşılacağını dile getiren Dağlarca, şiir çalışmasının sırrının da burada olduğunu kaydetti. Dağlarca, "Bu dilin gramerini hep yaşatsınlar. Bunu yaşatırken, Türklüklerine şükretsinler" dedi. Fazıl Hüsnü Dağlarca, "Tiyatro yazmayı düşündünüz mü?" sorusuna, "Düşünmedim, çünkü korktum. Ben kendi piyesimi kendim oynamak isterim" karşılığını verdi. Vehbi Koç Ödülü 2005 Yılı Seçici Kurul Başkanı Prof. Dr. Talat Halman da 91 yaşındaki Dağlarca’nın bugüne kadar yazdığı şiirlerin sayısının 30 bini aştığını belirterek, Dağlarca’nın 100’ü aşkın şiir kitabı bulunduğunu kaydetti.