Ve Öcalan son kozunu oynadı
Abone olTerörist Abdullah Öcalan'ın devletten istekleri bitmiyor. APO bu kez de, ya ev hapsi ya da savaş restiyle çıktı hükümetin karşısına..
Kürt sorununun çözümü konusunda İmralı’da sürdürülen
görüşmelerin, Abdullah Öcalan’ın cezasının bundan sonraki kısmını
“ev hapsinde” sürdürmesi ısrarına kilitlendiği
öğrenildi.
Fiziksel koşullarının ve buna bağlı olarak sağlık durumunun
kötüleştiğini söyleyen Öcalan, kalıcı ateşkes için “ev
hapsi” konusunda ısrarcı bir tutum sergiliyor. Öcalan,
uzlaşma sağlanamadığı takdirde Mart ayında devreden çıkmayı
planlıyor.
NEFES ALAMIYORUM
Abdullah Öcalan ile devlet heyeti arasındaki görüşmeler zaman
zaman 15 günde bir, zaman zaman da daha uzun zaman aralığına
yayılarak sürdürülüyor. Vatan gazetesinin haberine göre; Devlet
heyeti, Öcalan ile “ateşkesin kalıcı hale
gelmesi”, “silahların kesin olarak
bırakılması”, “ana dil serbestisi” ve
“PKK’lılara af” taleplerini tartışıyor. Öcalan ile
devlet heyeti arasında sürdürülen görüşmelerde şu ana kadar çözüme
yönelik bir aşamaya gelinmedi. Öcalan görüşmelerde sık sık
“cezaevindeki fiziksel koşullarının
yetersizliğine” dikkat çekerek buna bağlı olarak
“sağlık koşullarına” işaret ediyor. Nefes alıp
vermekte zorlandığını, sağlık kontrollerinin yeterince
yapılmadığını ve rutubetten kaynaklı olarak ciddi vücut ağrıları
çektiğini anlatıyor.
ONLAR YETERLİ DEĞİL
Barış ve Demokrasi Partisi ile Başkanlığını Ahmet Türk’ün yaptığı
Demokratik Toplum Kongresi’ni de Kürtlerin hak ve taleplerini dile
getirme konusunda yeterli olamadıkları konusunda eleştiren Öcalan,
devlet heyetine, sorunun “PKK’nın tasfiyesi” yolu
ile çözüme gidecekleri yönünde endişe taşıdığını da ifade ediyor.
Devlet heyetinin kendisinden talep ettiği çözümlerin gerçekleşmesi
ve sorunun ülkede Türk-Kürt çatışması doğmadan çözümü için
kendisinin “ev hapsine alınması” gerektiğini dile
getiriyor.
MART'TA ATEŞKES BİTER
Öcalan, cezasını devletin belirleyeceği “güvenlikli bir
yerde” çekmesi durumunda, PKK’nın ilk aşamada
“kalıcı ateşkes” ilan edeceğini, ancak bu aşamadan
sonra “silahların bıkarılmasına yönelik görüşmelere”
başlanabileceğini de söylüyor. Geçen hafta avukatlarıyla yaptığı
görüşmede “Bazı güven verici pratik adımlar
atılmazsa”, PKK’nın geçen hafta ateşkesi bitireceğini
açıkladığı Mart ayında “devreden çıkacağını”
söyledi, “Güven kaybı ve ortamın gerginleşmesi ile birlikte
seçim sürecine de sancılı bir şekilde de girilebilir”
dedi.
BDP DE İSTEMİŞTİ
Öcalan’a ev hapsi formülü, BDP’liler tarafından son iki yıldır
yoğun şekilde dile getiriliyor. BDP Genel Başkanı Selahattin
Demirtaş da, 16 Şubat 2010’da TBMM’de partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada bu formülü şu sözlerle ifade etmişti:
“11 yıldır İmralı’da hapsedilen aynı zamanda
Türkiye’nin kendisi, aydınlık demokratik geleceği, ülke çıkarları
olmuştur. 11 yıldır Türkiye İmralı’da kendini hapsetmiştir. İmralı
sistemi Türkiye’nin çıkarlarına hizmet etmiyor, bu nedenle İmralı
sistemine son verilmeli ve ev hapsi dahil, çözümde Türkiye’nin
işini kolaylaştıracak formüller bulunmalıdır.”
DAHA ÖNCEDE 'ÇEKİLİRİM' DEMİŞTİ
İmralı’yla görüşmeler, PKK’nın metropollerde saldırıları
artırmasının ardından başladı. Uzun bir aradan sonra ilk görüşme
ise geçen Haziran ayının son günlerinde gerçekleşti. PKK’nın
eylemsizlik ilan etmesi için devlet heyeti Öcalan ile 2 görüşme
daha yaptı. Bu görüşmeler çerçevesinde Ağustos’un ilk günlerinde
Öcalan, Kürt sorunun çözümü için tekrar devreye girdiğini
açıkladı.
İLK ATEŞKES: PKK da 13 Ağustos ve 20 Eylül arasında eylemsizlik ilan etti. Öcalan’ın devreye girdiğini açıklamasından sonra ise İmralı’ya ziyaretler sıklaştı. Bu tarihler arasında da Öcalan ile bu kez “PKK’nın eylemsizlik kararını uzun soluklu uzatması” ve “silahların bırakılması ortamının yaratılmasına” yönelik görüşmeler yapıldı.
ATEŞKES UZADI: 27 Eylül’de DTK eş Başkanı Aysel Tuğluk İmralı’ya gitti. Bu görüşmenin ardından örgüt, eylemsizlik kararını bir ay süre ile yani 1 Kasım tarihine kadar uzattığını açıkladı. 27 Eylül’den sonra devlet heyeti ile Öcalan arasında sadece bir kez görüşme gerçekleştirildi.
‘DEVREDEN ÇIKACAĞIM’ DEDİ: Ekim ayında avukatları ile yaptığı görüşmede “Çözüm için adım atılmazsa, 31 Ekim’de devreden çıkacağım” açıklaması üzerine, Ekim ayının son haftasında görüşmeler tekrar başladı. İmralı’ya giden bir heyet, Öcalan’a devrede kalması yönünde mesajlar verdi. Bu noktada eylemsizlik süreci Haziran’a kadar uzadı, ancak geçen hafta süre Mart ayına çekildi.