Ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıkladı...
Abone olİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda dün Gezi Parkı eylemlerini protesto eden 44 avukatın gözaltına al...
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Çağlayan’daki İstanbul Adalet
Sarayı’nda dün Gezi Parkı eylemlerini protesto eden 44 avukatın
gözaltına alınmasıyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, uyarılara
rağmen eylemin sürdürülmesi üzerine kolluk kuvvetleri tarafından
müdahale zorunluluğunun doğduğu belirtildi.
Kamuoyunun doğru ve sağlıklı bilgilendirilmesi için açıklama
yapılmaya ihtiyaç duyulduğunun belirtildiği açıklamada, adliye
içerisinde 60 kişilik, aralarında çok azının üzerinde avukat
cübbesi bulunan grubun toplandığı belirtildi. Mesai saati içinde
yaşanan bu olay nedeniyle kamu düzeninin bozulduğunu belirten
başsavcılık, “Ses cihazları ile yapılan uyarılara rağmen adliye
binası içindeki kalabalığın dağılmaması ve eylemin sürdürülmesi
üzerine, olayın başlangıcından yaklaşık yarım saat sonra kolluk
kuvvetleri tarafından müdahale zorunluluğu doğmuştur. Eylemciler
müdahaleye fiziki direnç göstererek karşılık vermiş, bu dirençleri
ve saldırıları sebebiyle de 6 polis memuru ile 5 özel güvenlik
görevlisi yaralanmıştır" ifadelerini kullandı.
Müdahalede 44 eylemcinin gözaltına alındığının belirtildiği yazılı
açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Yargının kurucu unsuru olan
savunmayı temsil eden avukatlara, yürüttükleri kamu görevi
nedeniyle müdahalede bulunulması hoş görülmeyeceği gibi böyle bir
müdahale de söz konusu olmamıştır. Hukuka, Kanunlara ve bu
sayılanlar sayesinde ayakta tutulabilecek kamu düzeninin
gereklerine saygı gösterilmesi konusunda avukatlar için tanınmış
bir istisna bulunmamaktadır. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşlerinin
usül ve şartları 2911 sayılı kanunda ayrıntıları ile
gösterilmiştir. Bu kanunun 22. maddesiyle de ‘kamu hizmeti görülen
bina ve tesislerde ve bunların eklentilerinde’ neden olan zorunlu
müdahalenin, avukatlarımızca da bilindiği düşünülen ve her vatandaş
için bağlayıcı olan kanun hükmüne dayandığı çok açıktır. Adli
hizmeti aksatacak biçimde ve kanuna aykırı olarak adliye binası
içinde, üstelik avukatların da olduğu grup tarafından
gerçekleştirilen bu eylemin kendisi yargıya ve adli hizmetlerin
işleyişine yönelik üzüntü verici bir müdahale niteliğindedir.”
(İHA)