Ve Davutoğlu gitti, tanklar çekildi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun 6.5 saati bulan kritik Suriye ziyareti ilk sonucunu verdi. Suriye günlerdir çok sayıda kişinin ölümüne neden olan tanklarını Hama'dan çekti.

Bu önemli açıklamayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan il başkanları toplantısında yaptığı konuşmada verdi. Hama'ya giden Türkiye'nin Şam Büyükelçisi Ömer Önhon'un verdiği bilgiyi Başbakan şöyle duyurdu;

ELİ BOŞ DÖNDÜ DENİYORDU AMA...

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile 6.5 saat görüştüğü "kritik" ziyaret dünya medyasında yankılandı. Dünya basının ziyaret için "Davutoğlu eli boş döndü" başlığını atmıştı ama bugünkü gelişmeler bu tezi de yalanlamış oldu. Detaylı bilgi için TIKLAYIN!..

 "Suriye halkının demokrasi talebine kulak verin. Halkın iradesinin özgür şekilde tecelli etmesini sağlamaktır. Suriye'deki gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz. Büyükelçimiz Hama'ya giti ve bize Hama'dan tankların çekildiğini söylediler."

DAVUTOĞLU AYLAR DEĞİL GÜNLER DEMİŞTİ

Suriye ziyareti dönüşünde bir açıklama yapan Bakan Davutoğlu umutlu olup olmadığı sorusuna "Bu, önümüzdeki günlerde; aylarda değil günlerde diyorum, atılacak adımlara bağlı" demişti. Bu durumda Davutoğlu ziyaretinden günler değil saatler sonra ilk sonucu almış oldu.

Türkiye'nin Şam Büyükelçisi Ömer Önhon'un Hama'ya gitmesinin ardından bugün tekrar bir basın toplantısı düzenleyen Ahmet Davutoğlu, tankların Hama'dan çekildiğini şu sözlerle teyit etti;

VE TANKLAR ÇEKİLDİ

"Beşar Esad'la atılacak adımların detaylarıyla ilgili tek tek görüştük. Bugün büyükelçimiz Hama'ya gitti. Kendisiyle iki kez görüştüm. Hama şehrindeki son durumla ilgili bilgileri aldım. Hama'da, Hama Valisi ve diğer yetkililerle görüşmüş. Büyükelçimizin halkla doğrudan temas etmesi önemliydi. Hama Şehrinin hemen hemen tüm sokaklarını dolaştı ve öğle namazını büyük camide kıldı. Hama şehrinden tankların çekildiği teyit edildi. Tabi yaşananların etkisiyle şehirde yeterli canlılığın olmadığını ifade etti"

BASIN MENSUPLARINA DA YOL AÇILDI

Bazı basın mensuplarının da Hama'ya girişinin gerçekleşebileceğini önemli bir gelişme olarak değerlendiren Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü;

"Hama civarında çevresinde de bir yığılma kalmamış. Ancak bazı kontrol noktaları şehir içinde var. ama bu çatışma halinde değil. Gelişmeleri takip etmeye devam edeceğiz. Bu arada prensipte anlaştığımız üzere yarın bazı basın mensuplarımızı Türkiye'den Hama'ya göndermeyi planlıyoruz. Önemli olan Suriye'nin tüm bu gelişmeleri takip edebilecek şekilde dünyaya açılmasıdır. Bu konuda çok somut konuları ele almıştık. İlk adımın atılmış olması da bizi mutlu etmiştir. Dost ve komşu Suriye halkının talepleri bizim için önemlidir. Suriye'nin istikrar ve huzur içinde yaşaması için elimizden ne gelirse yapacağız. Suriye halkının talepleri doğrultusunda adımlar atılırsa akan kan durur. Akan kan durursa kaygılar da giderlilir. Uluslararası toplumda tek ses halinde birleşirse süreç kaygıları giderecek şekilde ilerler.

Ben dün dönüşte birçok meslektaşımla görüştüm bugün de yapacağım. Almanya, Ürdün, ABD Dışişleri Bakanlarıyla telefon teatisinde bulunduk. Bugün Arap Birliği Genel Sekreteri El Arabi'yle görüşeceğiz. Brezilya, Güney Afrika ve Hindistan temsilcileri Şam'a özel ziyarette bulunuyor. BMGK üyeleridirler ve Türkiye'yle yakın uyum içinde olmaya önem vermektedir. Dün Brezilya'yla görüştük. Türkiye'nin yaklaşımının bu heyet tarafından da dile getirileceğini vurguladılar"

BÜYÜKELÇİ HAMA'YA GİTTİ

Bu arada Türkiye'nin Şam Büyükelçisi Ömer Önhon katliamın yaşandığı Hama kentine gitti. Haber ilk olarak Hama'da yaşayan Suriyeliler tarafından sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden duyuruldu. Kısa bir süre sonra da haber kanalları Önhon'un Hama'ya gittiği bilgisini son dakika haberi olarak geçti.

Bir Suriyeli Twitter'da, Türk diplomatik misyonuna ait üç aracın Hama kentine geldiğini yazdı.

Hama kentini daha önce Fransa ve ABD büyükelçileri de ziyaret etmiş ve buna tepki gösteren rejim yanlısı Suriyeliler, iki ülkenin elçilik komplekslerine saldırmıştı.

Ancak Önhon'un, Şam yönetiminin bilgisi dahilinde ve rejim ile muhalifler arasında arabuluculuk yapmak üzere Hama'ya gittiği öne sürüldü.