Vatanı onlar kurtacak!

Hemen hepsi, 'vatan elden gidiyor' düşüncesinde. 'AK Parti Türkiye'yi uçuruma sürüklüyor, ülke bölünüyor' onlara göre, CHP muhalefet görevini yapamıyor, DYP ve ANAP umut vermiyor. O halde, vakit kaybetmeden bir şeyler yapılmalı. İşte, bu kaygıların harekete geçirdiği, bir yerde 'Çılgın Türkler' pozisyonu alan çok sayıda eski siyasetçi, bürokrat, işadamı ve de emekli asker, değişik adlardaki platformlarda bir araya geliyor. Siyasetteki arayışların öne çıkan adresi bu platformların amacı ise yeni oluşumlara zemin hazırlamak.

Aslında, 3 Kasım seçimlerinin ardından perde gerisinde kalan aktörler boş durmadı. Belli çevreler de. Yalpalayan siyaset ve lider kadrolarda 'boşluk doğduğunun' görülmesiyle arayışlar başladı. AK Parti'den kopan Erkan Mumcu'nun Anavatan Partisi'nin başına geçmesi işaret fişeği etkisi yaptı. DYP-Anavatan bütünleşmesi, merkez sağın tek çatı altında toparlanması, Adalet Partisi (AP) ve Demokrat Parti'nin (DP) diriltilmesi eksenli bir heyecan dalgası oluştu. 'Parti boşluğunun doldurulacağı' yönündeki umuduna, 'lider boşluğunu doldurma' iddiasındaki isimler eklendi. Bu arada, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel adından bir hayli bahsettirdi. Mevcut konjonktürün yol vermediğinden olsa gerek, derinden gittikleri anlaşılan söz konusu aktörlerden pek ses çıkmıyor bugünlerde.

DİYALOG PLATFORMU

Hareketlilik daha çok değişik isimler altında toplanan platformlarda izleniyor. Demirel'le anılan Mehmet Haberal hareketinin yöneldiği Diyalog Grubu, bunlar arasında. Grup, geçmiş yıllarda Meclis içinde değişik partilerden isimlerin buluştuğu ve ülke meselelerine kafa yorduğu bir platformdu. Liderliğini de eski bakanlardan ANAP'lı Kamran İnan yapıyordu. Artık, siyasetteki arayışların odağına çekilen Diyalog Grubu, beş toplantı yaptı. Ankara Kent Otel'deki yemekli toplantılara eski politikacılar ağırlıklı olmak üzere bazısı süreklilik arz etmeyen şu isimler katıldı: "Mehmet Haberal, Kamran İnan, Aydın Menderes, Hurşit Tolon (emekli orgeneral), İmren Aykut (eski ANAP'lı bakan), Ali Ilıksoy (eski DSP'li Meclis Başkanvekili), Ali Bozer (eski Dışişleri Bakanı), İlhan Aküzüm (eski bakan), Ufuk Söylemez (eski DYP'li bakan), İstemihan Talay (Hüsamettin Özkan'a yakın DSP'li eski bakan), Veli Sarıtoprak (işadamı), Hasan Ünal (öğretim üyesi), Turgut Özakman (çok satan 'Çılgın Türkler' kitabının yazarı), Namık Kemal Zeybek (eski bakan ve MHP'li), Hasan Ekinci (Tansu Çiller ekibinden eski DYP'li bakan), İsmet Atilla (DYP'li eski bakan), Süheyl Batum (öğretim üyesi), Yaşar Nuri Öztürk, Yaşar Okuyan…"

PARTİLEŞECEK Mİ?

Toplantılarda, genelde bilinen konular karşılıklı fikir alış verişi şeklinde değerlendiriliyor ve bu yüzden bazı katılımcıların 'havanda su dövülüyor' eleştirileri gündeme geliyordu. Nihayet, bu eleştirilerin de etkisiyle ileriye dönük ilk somut adım aralarında Aydın Menderes, Kamran İnan, Yaşar Okuyan ve Y. N. Öztürk gibi bazı katılımcıların mazeret bildirerek katılamadığı son toplantıda atıldı. 'Aziz Türk Milletine Çağrı' başlığı altında bir bildiri taslağı hazırlandı. Nenehatun'da bir büro tutuldu. Ayrıca, çalışmaları yürütecek bir komite oluşturuldu. Komitede İlhan Aküzüm, Ali Bozer, Ali Ilıksoy, Kamran İnan, İstemihan Talay yer aldı. Toplantı oturumunu yöneten Mehmet Haberal, bildiri taslağını tartışmaya açtı. Söz alanlar, 'ülke uçurumun kenarında' mesajını işledi.

Edinilen bilgiye göre, emekli paşa Hurşit Tolon, ülke bütünlüğü, ulusal egemenlik ve cumhuriyetin temel niteliklerinin tehdit altında olduğunu ileri sürdü. Ardından da şunları söyledi: "Ulusal bütünlük sosyolojik (kimlik, din ve mezhep farklılığı) olarak bölünmüştür. Bir siyasi parti oluşturmak için bir araya gelmedik. Belki ileride olabilir. Öncelikle, ülkenin önemli sorunlarını kamuoyuna anlatacak bir platform oluşturmalıyız."

'Çılgın Türkler' kitabının yazarı Turgut Özakman, milli refleks tepkisi sıfırlanmış bir toplum haline gelindiğinden yakındı. Popüler yazar, şöyle devam etti: "İçte, gayri milli bir politika uygulanıyor. Dışardan da Türkiye'yi bölmeye yönelik adımlar atılıyor. Sevr'e koyamadıkları hususları bugün bize dayatmaya çalışıyorlar." Bir süre önce adı MHP liderliği için geçen Namık Kemal Zeybek de, ülkenin bölünmek istendiği, buna izin verilmemesi gerektiği yönündeki görüşlerini tekrarladı.

GRUBA İSİM ARANIYOR

Çalışma yöntemine dair bazı eleştiriler de seslendirdi. Bir katılımcı, bir an önce partileşme yolunda adım atılmasını istedi. Bir başkası, "Türkiye'de değişik gruplar, platformlar var. Bazı arkadaşlar hem orada hem buradalar. Bu son bulsun. Lider ve lider kadromuz olsun. Lidersiz bir hareket başarıya ulaşamaz." dedi. Emekli bir profesör ise şöyle yakındı: "Buraya geliyoruz, öğle yemeği yiyoruz. Bunun parasını kim, niçin veriyor? Ben isterim ki kendim vereyim. Gelip yemek yenilip gidilen yere dönüşmemeli burası. Ayrıca, aramızda denenmemiş isimler görmüyorum."

Konuşmalar sürerken söz alan bir katılımcı, grubun adının konulmasını önerdi. Prof. Dr. Hasan Ünal, 'Diyalog Grubu' ismine itiraz etti ve "Başka şeyleri çağrıştırıyor. Bunu değiştirmemiz gerekiyor" dedi. Araya giren Zeybek de, "Anlaşılıyor ki, 'Diyalog Grubu' adı bugün sona ermiştir. Yeni isim koyalım. Yurtseverler ya da vatanseverler Grubu (Platformu) olabilir." diye ekledi. Turgut Özakman ise "Ulusal Uyanış, Yurtseverler (vatanseverler) Birliği" adını önerdi. Eğitimci olduğunu söyleyen bir diğeri de, 'laik ve yurtsever' özelliğe sahip okullar açılmasını önerdi.

Daha çok milliyetçi-sağ söylemle yola çıkan Diyalog Grubu'ndan başka, Türk-İş'e bağlı Türk Metal Sendikası'nın genel başkanı Mustafa Özbek’in öncülük ettiği bir platformdan bahsediliyor. Platformun çalışmalarını organize etmek amacıyla Mustafa Özbek, Hasan Ünal, Hurşit Tolon ve emekli tümgeneral Alaattin Parmaksız'ın yer aldığı bir komite oluşturulduğu belirtiliyor. Yörük ve Türkmen dernekleri üzerinde de çalışan Özbek'te, milliyetçi söylem ağır basıyor. Kendisinin, Avrasya adlı bir televizyon kanalı bulunuyor. Eski Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcı, eski bakanlar Agah Oktay Güner ile Enis Öksüz, Mustafa Erkal, eski milletvekili Baki Tuğ, Anıl Çeçen ve Mustafa Kafalı gibi isimler toplantılarına katılıyor. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Toplumla İlişkiler Başkanlığı kurucularından Ertuğrul Zekai Ökte (Müdafaa-i Hukuk Hareketi), 'ulusalcı' yönü öne çıkan bir başka oluşuma önderlik ediyor.

Kimi siyasal ikbal peşinde, kimi ülke meselelerine kafa yoruyor kendince. Sonuç alıp almayacakları ise tartışma götürür. Yine de, izlemeye devam...

DİYALOG GRUBU’NDAN ULUSAL UYANIŞ BİLDİRİSİ

Diyalog Grubu, önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklayacağı bildirisine son şeklini verecek, yeni adını belirleyecek. 'Aziz Türk Milleti'ne Çağrı' başlıklı tartışmaya açılan taslak bildiri şöyle: "Türk vatanı ve milletinin ebedi varlığını ve bölünmez bütünlüğünü esas alan, büyük Atatürk'ün milliyetçilik anlayışı çerçevesinde bir araya gelen, Anayasamızın ilk altı maddesinde ifadesini bulan; cumhuriyetimizin bekası, insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak egemenliğin kayıtsız şartsız Türk milletine ait olduğuna inanan biz aşağıda imzası bulananlar; Aziz Türk Milleti'ne 'Diyalog Platformu' adı altında bir araya geldiğimizi duyururuz. Türk istiklal ve cumhuriyetine, vatanının ve milletin bölünmez bütünlüğüne, cumhuriyetin niteliklerine ve ülkenin üniter yapısına yeni bir şevk ve heyecanla sahip çıkmanın zamanı gelmiştir. Bu ilkelere inanan bütün yurttaşlarımızı, bu büyük harekete katılmaya, ülkemize ve geleceğimize el birliği ile sahip çıkmaya davet ediyoruz. Gün tarihimize, vatanımıza, devlet ve milletimize sahip çıkma günüdür..."

Haber: Zekai Özçınar
Kaynak: