Varlık içinde yokluk bize mahsus
Abone olMülkiyet olarak Türkiye’nin yüzde 60’ına sahip bulunan devlet, kendisine ait kaynakları çarçur ediyor. Araştırmaya göre her yıl 5 milyar dolarlık bir kaynak kulla
Türkiye varlık içinde yokluk çekiyor Maliye Bakanlığı’ndan bir
bürokratın araştırması, Türkiye’nin sahip olduğu kaynakları iyi
işletemediğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, Hazine’ye her yıl 5
milyar dolarlık kaynak sağlayabilecek potansiyelin büyük bölümü
değerlendirilemiyor. Mülkiyet olarak Türkiye’nin yüzde 60’ına sahip
bulunan devlet, kendisine ait kaynakları yeterince
değerlendiremiyor. Maliye Bakanlığı bürokratlarından İlhami
Söyler’in yaptığı “Devlet Mallarının Yönetimi ve Kamu Finansmanı
Açısından Değerlendirilmesi” konulu araştırma, Türkiye’de sadece
işgal altındaki Hazine taşınmazlarının değil, diğer kamu mallarının
da etkin bir şekilde işletilemediğini ortaya koydu. Araştırmada,
Hazine’ye her yıl 5 milyar dolarlık bir kaynak sağlayabilecekken,
değerlendirilemeyen bazı değerler şöyle sıralandı: Ülkemizde 50’nin
üzerinde maden çeşidi bulunmasına rağmen bunlar işletilemiyor.
Dünya bor rezervlerinin yüzde 65’ine sahip olan ülkemizin dünya bor
üretimindeki payı yüzde 30, dünya bor ticaretindeki payı ise yüzde
20 civarında bulunuyor. Diğer madenlerde de benzer sorunlar var.
Türkiye’nin petrol rezervi 954 milyon ton olmasına karşın, 2003
yılı sonu itibarıyla bunun 117 milyon tonu üretilebildi. Rüzgar
enerjisi potansiyeli bin megavat tahmin edilirken, kurulu güç ancak
19 megavat. Hidrolik enerjide de potansiyelin yüzde 35’i devrede,
yüzde 9’u inşa halinde, yüzde 56’sı ise atıl durumda. Elektrik
enerjisine dönüşebilecek jeotermal potansiyeli 350 megavat olmasına
karşın, bunun 20 megavatı değerlendirilebiliyor. HAZİNE MALLARI,
AMAÇ DIŞI KULLANILIYOR Araştırmada, işgal altında olmayan ve
çeşitli kuruluşlara tahsis edilen Hazine mallarındaki amaç dışı
kullanım yoluyla da devletin büyük gelir kaybına uğradığı
belirtildi. Ülkemizde halen 33 milyar 753 milyon 235 bin 220 metre
karelik bir alana sahip, 206 bin 663 Hazine taşınmazının çeşitli
kuruluşlara tahsisli olduğu bildirilen araştırmada, bu şekilde
devlete ait taşınmaz malların adet olarak yaklaşık yüzde 10’unun,
alan itibarıyla de yüzde 50’sini aşan bölümünün tahsisli olduğuna
dikkat çekildi. Araştırmada, devlet mallarının önemli bir kısmının
tahsisli olmasının, bu malların mali amaçlı değerlendirilmesine de
engel teşkil ettiği vurgulandı. Tahsislerin amaç dışı kullanıldığı
da belirtilen araştırmada, bu konuda da şu değerlendirmede
bulunuldu: “Özellikle belediyeler ve il özel idareleri, yol,
kanalizasyon, halka açık spor kompleksi yapmak amacıyla kendilerine
tahsisli taş, kum ve çakıl ocaklarını, gelir elde etmek amacı ile
de kullanıyor. Tahsislerin amaç dışı kullanımı sadece yerel
yönetimlerle sınırlı değil. Söz gelimi 1985 yılında Milli Savunma
Bakanlığı’na hizmet binası yapımı için tahsis edilen Hazine’ye ait
440 bin metre karelik arazi, daha sonraki yıllarda bu Bakanlıkça
OYAK’a tahsis edilmiş, OYAK da bu arazileri ticari birer kuruluş
olan OYPA A.Ş ve Mahir Canova Sahnesi’ne kiraya vermiştir. Yapılan
tahsislerin ‘kamu hizmeti’ ve ‘kamu yararı’ ile orantılı olmasına
titizlikle uyulmalı, tahsis amacının devam edip etmediğinin takip
ve kontrolünün yapılmalı, gerekli görüldüğünde tahsisin
kaldırılması yoluna gidilmelidir.” MİNARELERE BAZ İSTASYONU
Söyler’in kamu malları araştırmasında, daha sonra
değerlendirilmeleri halinde, devlete kaynak sağlayabilecek diğer
alanlar şu şekilde yer aldı: İşletme hakkı devri suretiyle
değerlendirilebilecek devletin kamu malları arasında, kıyılarda
inşa edilebilecek tersane, gemi söküm yeri, liman, iskele, su ürünü
üretim yerleri ve çekek yerleri bulunuyor. Ülkemizde büyüklü
küçüklü 200 kadar göl vardır. Bu göllerin toplam yüzölçümü 9 bin
kilometre kareyi geçmektedir. Bunların sulama amacı dışında, su
ürünü üretim yeri olarak işletme hakkı devri yöntemiyle
değerlendirilmesi olanaklıdır. Tapulu olmadıkları için irtifak
hakkı tesis edilemeyen devletin diğer kamu malları arasında bulunan
otoyollar, köprüler, otoparklar da bu yöntemle değerlendirilebilir.
Keza devletin sahipsiz mallarından GSM hatları, telsiz frekansları,
hava sahası, ulaşım ve haberleşme amaçlı olarak, cami minareleri
ile yüksek dağ ve tepeler baz istasyonu amacıyla, rüzgar enerjisi
ise elektrik üretimi ve değirmencilik endüstrisinde
değerlendirilebilir. 5 MİLYAR DOLARLIK GELİR Araştırmada,
Türkiye’de son 5 yılda ortalama 0.7 olarak belirlenen devlet
malları gelirlerinin toplam bütçe gelirlerine oranının ABD’de
federal düzeyde yüzde 3.5, Fransa’da yüzde 11, İngiltere’de yüzde
5, Almanya’da da yüzde 11.5 olduğuna dikkat çekildi. Gelişmiş
ülkelerde devlet mallarının değerlendirilmesinden elde edilen
gelirlerin toplam bütçe gelirlerine oranının ortalama yüzde 7
olduğu da kaydedilen araştırmada, ülkemizde de oranın gelişmiş
ülkeler düzeyine çıkarılması halinde, devlet mallarından elde
edilen gelir tutarının yıllık 5 milyar dolara yükselebileceği
savunuldu. Araştırmada, bu tutara, orman sınırları dışına çıkarılan
yerlerin satışı halinde sağlanacak gelirin dahil olmadığı da
vurgulandı.