Van'ın eskrim kızlarının başarısı!
Abone olBaşkale İMKB Çok Programlı Lisesinde okuyan 5 kız öğrenci, eskrim sporundaki başarılarıyla adlarından söz ettiriyor
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşayan kız çocuklarının eğitime kazandırılması amacıyla başlatılan çalışmalar kapsamında okullu olan öğrenciler, derslerinin yanı sıra sportif faaliyetlerde de başarıdan başarıya koşuyor.
Başkale İMKB Çok Programlı Lisesinde okuyan ve daha önce adını dahi duymadıkları eskrim sporuna öğretmenlerinin desteğiyle merak salan 5 kız öğrenci, okulda 2010 yılında kurulan eskrim takımına, ailelerini ikna ederek kayıt yaptırdı.
Aynı yıl Okul Sporları Federasyonu Türkiye Liselerarası Eskrim Şampiyonasına katılan öğrenciler, elde ettikleri dereceyle ilçedeki diğer kızlara da öncülük etti.
Kentte iki yıl önce yaşanan depremlerden dolayı yeterli ilgiyi göremeyen, eskrim kıyafetleri ve malzemeleri yetersiz olduğu için de antrenmanlarda sıra bekleyen öğrenciler, tüm imkansızlıklara rağmen okulun bodrum katında sürdürdükleri çalışmalarla yeni başarılara imza atmak istiyor.
Okulun Beden Eğitimi Öğretmeni Figen Yalçın yaptığı açıklamada, kızların zor şartlar altında çalışmalarını sürdürdüğünü belirterek, öğrencilerin, istenilen başarıyı yakalaması için maddi desteğe ihtiyaçları olduğunu söyledi.
Öğrencilerin, Mayıs 2010'da yapılan şampiyonaya birkaç aylık çalışmayla katıldığını ve buna rağmen 10. olarak büyük bir başarı elde ettiğini anlatan Yalçın, "Belki müsabakayı kazanamadık ama doğudaki kız çocuklarının imkan tanınırsa zorlukların üstesinden nasıl geldiğini herkese göstermiş olduk" dedi.
Öğrencilerden Hividar Tataroğulları da eskrim takımında olmaktan mutluluk duyduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Eskrim hakkında hiçbir bilgimiz yoktu. Önceki öğretmenimiz sayesinde eskrime başladık. Kimse ilk başta bize destek olmadı. Aileme bu sporu yapacağımı söylediğimde şaşırdılar. Çünkü onlar da benim gibi ilk kez bu sporun adını duyuyorlardı. Hele ki Başkale'de böyle bir şey yok. Önce tepki gösterdiler ve istemediler. 'Kızsınız bu sporu yapamazsınız' dediler. Sonra derece yapınca destek vermeye başladılar. İl birincisi oldum. Daha sonra Mersin'deki müsabakalara gittik ve orada 10. olduk. Bu sporu çok seviyor ve çok eğleniyoruz. Okuldan bu yıl mezun olacağım ama bu sporu devam ettirmeyi düşünüyorum."
''BU SPORUN İMKANSIZ OLMAYACAĞINI GÖSTERMEK İSTEDİK''
Üç yıl önce eskrim sporuyla tanışan öğrencilerden Gülüzar Tataroğulları ise böyle bir sporu Başkale'de yapmanın imkansız olmayacağını herkese göstermek istediklerini bildirerek, ilçede yaptıkları gösterilerle eskrimi ilçe halkına tanıtmanın gururunu yaşadıklarını dile getirdi.
Ailesi köyde yaşayan ve eğitimine ilçedeki pansiyonda devam eden Elif Arslan da "(Ailelerimize nasıl söyleyeceğiz, ne tepki verecekler?) diye düşünüyorduk. Birçok arkadaşımıza aileleri izin vermedi. Ancak biz savaştık ve sonuna kadar geldik. Ailem ilk elimde kılıç gördüğünde tehlikeli olduğunu sandı. 'Kılıçla bir birinize zarar verirsiniz, gözünüze, yüzünüze gelir' dediler. Sonra koruyucu kıyafet ve maskenin olduğunu görünce tepkilerinden vazgeçtiler" diye konuştu.
Öğrencilerden Tülay Serhan da eline kılıcı aldığında ailesinin büyük tepki gösterdiğine ve öğretmenlerinin ailesiyle görüşmeleri sonrası ikna olduklarına değinerek, herhangi bir destek görmeden kısıtlı imkanlara rağmen 3 yıldan bu yana eskrim sporunda belli bir seviyeye geldiklerini ve üniversitede de bu sporu devam ettirmek istediğini ifade etti.
''CÜNEYT ARKIN MISINIZ? DİYE ALAY EDİYORLAR''
Eskrimci kızlardan Eylem Tataroğulları ise arkadaşlarının "Cüneyt Arkın mısınız" diye kendileri ile alay ettiğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Biz onları dinlemedik ve spor yapmaya devam ettik. İlk yılda bize destek verildi ama yetmedi. Mersin'deki Türkiye şampiyonasında Amerikan Robert Kolejini yenerek 10. olduk. Daha önemli ve büyük başarılar elde edebilirdik ama destek göremedik ve imkanımız yoktu. Arkamızda destek veren, 'yapabilirsiniz' diyen insanlar olsun, o zaman biz daha iyisini yaparız."