Vakıf kurmak kolaylaştırılıyor.

Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, yeni Vakıflar Kanunu Tasarısı ile asgari mal beyanı şartının kaldırılmasının öngörüldüğünü belirterek, ''Tasarıda bu şartı kaldırarak, takdiri mahkemelere bıraktık. Vakıf kurmak isteyen, dürüst toplumla ve devletle meşru sınırlar içinde yaşayan kişilerin önünü açmak istiyoruz'' dedi. Beyazıt, önceki yıllarda kurulan bazı vakıfların sosyal amaçlı hizmetleri yerine getirmesi gerekirken ticari amaçlar için çalışır hale geldiğini söyledi. Vakıfların; senetlerindeki yükümlülüklerini yerine getirmelerinin ve vakıf kavramının özüne uygun hareket etmelerinin sağlanması, kamu ile ilişkilerinin düzenlenmesi amacıyla 2004 yılında 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun'un çıkarıldığını hatırlatan Beyazıt, şöyle devam etti: ''Vakıfta almak yoktur, vermek vardır. Vakıfta, gelirleri toplayıp yöneticiler arasında paylaşmak yoktur, toplumun ihtiyaçlarına harcamak vardır. Vakıfta hiç bilmediğiniz, tanımadığınız insanlara, dini, dili, rengi ve cinsiyeti dikkate alınmaksızın hizmet etmek vardır. Vakıflar; dernek, fon ve sandıklardan farklı amaç ve işlevlere sahip tüzel kişiliklerdir. Dernek ve sandıklar üyelerine, fonlar iştirakçilerine hizmet eder. Oysa vakıf sosyal amaç güder. 5072 sayılı yasayla vakıf kavramının ticarileşmesinin ve vakıfların devlet kasasından geçinmesinin önüne geçilmiştir. Vakıfların kamu ile ilişkileri kesilmiştir.'' ''VAKIF SAYISI ÇOĞALACAK'' Beyazıt, Vakıflar Kanunu Tasarısı ile insana ve topluma ''gerçekten'' hizmet edecek vakıfların sayısını arttırmayı hedeflediklerini, bu yöndeki düzenlemeleri tasarıya eklediklerini bildirdi. Yürürlükteki mevzuatın vakıf kurmak için şart koştuğu ''asgari mal beyanının'' yeni yasal düzenlemeyle kaldırılmasını öngördüklerini anlatan Beyazıt, şunları kaydetti: ''Yürürlükteki mevzuat, yeni bir vakıf kurulmak istenmesi durumunda, o vakfın 600-700 milyar lira değerinde mal varlığına (asgari mal beyanı) sahip olması şartını arıyor. Toplumun ihtiyaçlarına karşı duyarlılık gösterip vakıf kurmak isteyenler; aydınlar, entelektüeller yani toplumun münevverleridir. Ancak bu kişiler çoğunlukla vakıf kurmak için istenen servete sahip olamadıkları için bu işin dışında kalmaktadırlar. Yeni yasayla bu şartı kaldırarak, takdiri mahkemelere bıraktık. Vakıf kurmak isteyen, dürüst, toplumla ve devletle meşru sınırlar içinde yaşayan bu kişilerin önünü açmak istiyoruz.'' Beyazıt, bu sayede sadece topluma karşılıksız hizmet edeceklerin vakıf kuracağını, 4 bin 500 civarındaki vakıf sayısının da gelecek yıllarda hızla çoğalacağını söyledi. Beyazıt, ''Tasarı yasalaşırsa gerçek vakıf sayısı artacak'' dedi. ''VAKIF MEDENİYETİ YILI'' Beyazıt ayrıca, 2006 yılını ''Vakıf Medeniyeti Yılı'' olarak kutlayacaklarını belirtti. Bu kapsamda, toplumun ihtiyaç duyduğu ''bilinmeyenlerin'' ortaya çıkarılması ve vakıfların ilgilenmesi istenen güncel sosyal konuların tespit edilmesi amacıyla üniversite öğrencileri arasında ''Ben Bir Vakıf Kursam'' konulu bir kompozisyon yarışması düzenleyeceklerini bildiren Beyazıt, yarışmanın koordinasyonu için Yükseköğretim Kurumu (YÖK) ile yazışmaların sürdürüldüğünü sözlerine ekledi.