Vajinismus erkelerin psikolojisini vuruyor
Abone olElim Sende Sendromu vajinismus sorunu yaşayan çiftleri olumsuz etkileyebiliyor
Çoğu zaman psikolojik bir nedenselliği olan vajinismusun
kadınlar kadar eşlerini de etkilediğini ifade eden CİSED Genel
Başkanı Dr. Cem Keçe; “Vajinismuslu kadınların partnerleri yani
vajinismus erkekleri; zamanla ve hastalık ilerledikçe
istenmedikleri, reddedildikleri veya yeteri kadar sevilmedikleri
duygularına kapılabiliyorlar.
Bu duygulara kapılan erkeklerde zamanla sertleşme yetersizliği,
cinsel isteksizlik veya erken boşalma ortaya çıkabiliyor. Kadının
korkuları kadar erkeğin de cinsellikle ilgili kaygıları olabiliyor
ve iki tarafın korkuları vajinismusu besleyebiliyor. Ne zaman ki
kadın tedavinin sonlarına doğru ilişkiye hazır hale geliyor, o
zaman erkekte de başarılı olup olamayacağı kaygısıyla yeni bir
sorun başlayabiliyor. O güne kadar hiçbir sertleşme sorunu olmayan
erkeklerde dahi, bu tedirginlik ve başarısızlık korkusu ortaya
çıkabiliyor, bu heyecanla birlikte sertleşme de sağlanamayabiliyor.
Kadın iyileşme sürecine girdiğinde erkek kendini ispatlamak zorunda
hissedebiliyor ve bu yoğun stres altında başarısızlıklar
yaşanabiliyor. Bu durum zamanla daha ağır bir cinsel strese
dönüşebiliyor. Tedavi görmüş eşin veya olaydan haberi olan yakın
çevrenin olumsuz etkileri, beklentilerin karşılanmadığı hissiyle
erkekte özgüven yitirilmesine sebep olabiliyor ve var olan olumsuz
durum kısır döngüye yol açarak, aylar boyu süren sertleşme
sorunlarına zemin hazırlayabiliyor. Kadının vajinismusa yol açan
korkuları ve kasılmaları tedavi edilip iyileştirilse de, bazen
erkekteki sertleşme sorunu devam edebiliyor. Biz CİSED olarak bu
duruma “Elim Sende Sendromu” adını veriyoruz. Elim Sende
Sendromu’nda kadın istediğinde erkek, erkek istediğinde ise kadın
sorun çıkararak sırasını savıyor. Yani vajinismus tedavisinin
sonlarına doğru yaşanan Elim Sende Sendromu çifti olumsuz
etkileyebiliyor. Yine penis-vajina birlikteliğini içeren tedavi
başarılı bir şekilde sonuçlansa da erkeklerde zamanla cinsellikten
uzak durma eğilimi ve eşlerine karşı cinsel soğukluk
başlayabiliyor, hatta vajinismus erkekleri yatağa girmek
istemeyebiliyorlar. Çünkü geçmişte yaşananlar vajinismus erkekleri
tarafından bilinçdışı reddedilme olarak değerlendirilebiliyor. Bu
nedenler vajinismusun sadece kadının değil, çiftin ortak problemi
olduğunun ve tedavinin çiftle birlikte yapılması zorunluluğunun da
birer kanıtı olarak değerlndirilebilir. Ancak vajinismus sorununa
sahip kadınların kocalarında zaman içinde ortaya çıkan cinsel
isteksizlik, erken boşalma veya sertleşme bozuklukları, doğru ve
sağlıklı bir cinsel terapi sürecinden sonra başlayan cinsel hayat
ile kısa bir süre içinde son bulabiliyor.” dedi.
Vajinismus tedavisinde erkek, destekleyici ve bir nevi
“evdeki” cinsel terapist rolünde olmalıdır
Vajinusmus sorunu ile karşılaşıldığında erkeklerin genellikle
ne yapacaklarını bilemediklerini ve kendilerini çaresiz
hissedebileceklerini ifade eden CİSED Psikoterapi Eğitimleri
Koordinatörü Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Cebrail Kısa; “Vajinismus
erkekleri yaşadıkları çaresizliği aşmak için, ilk cinsel
denemelerin üzerinden bir aya yakın bir zaman geçmişse, artık bunun
için profesyonel bir destek alınması gerektiğini kabul etmeli
ve eşlerini zorlamadan tedaviye yönlenmelidirler. Vajinismus tedavi
süreci hem kadın hem erkek için anlaşılması zor bir süreçtir ve
özellikle kadın sıkıntılı ve endişeli olabilecektir. Bu süreçte
erkek eşine daha toleranslı olmalıdır. Vajinismus erkekleri bu
süreci cinsel terapist yardımı ile beraberce aşabileceklerini, bazı
duygusal sıkıntıları yaşayabileceklerini, eşlerini her koşulda
sevdiklerini ama asla vazgeçmeyeceklerini eşlerine sık sık
söylemeli ve hissettirmelidirler. Toplumsal şartlanmalar ve
yetiştirilme koşulları erkeklerde de cinselliğe karşı korku ve
kaygı oluşturabilir. Bunu vajinismus erkekleri cinsel terapistle
paylaşmalı ve gerekirse kendileri için de ek destek istemelidirler.
Kadın cinsel terapiden kaçmak için sürece veya cinsel terapiste
tepki geliştirebilir, bu bilinçli yapılan bir hareket değildir.
Vajinismus erkekleri bu konuda cinsel terapiste güvenilmesi ve
yaşananların normal ve onun iyiliği için olduğu konusunda eşiyle
destekleyici olarak konuşmalıdırlar. Ayrıca vajinismus erkekleri
cinsel terapi sürecinde evdeki cinsel terapist rolünü oynamanın
yanında, eşlerinin başarılarını övmeli ve onları
cesaretlendirmelidirler. Vajinismus tedavisinde erkek, destekleyici
ve bir nevi “evdeki” cinsel terapist rolünde olmalıdır. Yani erkek
vajinismus tedavisinde verilen ev ödevleri sırasında ortaya
çıkabilecek sorunların aşılmasında, bir cinsel terapist gibi evde
destekleyici ve yol gösterici olabilmelidir. Bu konuda erkeğin
farkındalığını arttırmakta süreci idare eden cinsel terapistin
görevlerinden biri olmalıdır. Çünkü vajinismus tedavisinde koca çok
değerlidir ve terapinin önemli bir parçasıdır Ayrıca kocanın bir
nevi evdeki cinsel terapist rolü, basına yansıyan ve tepki toplayan
“muayenehanede gerdek” karmaşasına da son verecektir. Vajinismus
erkekleri aceleci olmamalı, sürecin bazen yavaş, bazen hızlı
ilerleyebileceğini bilmeli, eşlerinin duraksamalarını başarısızlık
olarak görmemelidirler. Vajinismus erkeklerinin cinsel terapi
sürecinde aşırı pasif olmaları, eşlerinin tedaviden uzaklaşmalarına
neden olabileceğinden; kararlı ve tutarlı olmaları, eşlerinin
kendilerini güvende hissetmelerini sağlayacaktır. Son olarak tedavi
sürecindeki vajinismuslu kadınlar hem kendi kaygıları yüzünden
sıkıntı duyarlar, hem de eşlerine zaman ve para kaybettirdikleri,
ona karşı kadınlık yapamadıkları içinde üzüntü ve yetersizlik
hissedebilirler.” dedi.