Uzman, aşırı terlemeyle ilgili konuştu
Abone olGöğüs Cerrahisi Uzmanı Yrd.Doç. Dr. Bayram Ali Özuslu, “Yaz aylarının gelmesiyle insanların baş belası aşırı terleme, özgüven eksikliğine ne...
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Yrd.Doç. Dr. Bayram Ali Özuslu, “Yaz
aylarının gelmesiyle insanların baş belası aşırı terleme, özgüven
eksikliğine neden olup sosyal hayatı kısıtlıyor” dedi.
Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte aşırı terleme
problemlerine karşı nelerin yapılması gerektiğini anlatan Dr.
Özuslu, terlemenin vücudun sıcak ve soğuk karşısında dengesini
koruyan, vücut ısısını ayarlayan fizyolojik bir olay olduğunu
söyledi. Terle birlikte vücuttaki bazı zararlı maddelerin ve tuzun
atıldığını aktaran Dr. Özuslu, şöyle konuştu: “Ter salgısı, ter
bezleri tarafından üretilir. Ter bezlerinin aşırı çalışmasına bağlı
aşırı terleme ortaya çıkar. Aşırı sıcak, fiziksel aktiviteler ve
stres gibi etkenler terlemeyi artırır. Altta yatan başka bir
sistemik hastalığın (diyabet, hipertiroidi, nörolojik hastalıklar
gibi) olmadığı, tıp dilin de ‘idiyopatik veya esansiyel
hiperhidroz’ olarak adlandırdığımız aşırı terleme durumu ter
bezlerinin sempatik sinir sistemi tarafından aşırı uyarılmasının
sonucunda ortaya çıkar. Özellikle avuç içi, ayak tabanları ve
koltuklarda normalin 30-40 katı aşırı terleme meydana gelir.
Yakınmalar genellikle çocukluk çağında veya ergenlik döneminde
başlar.”
Havaların ısınması ile yaz aylarında daha da belirginleşen aşırı
terlemenin, kişinin sosyal ve iş yaşamında sorunlar yaşamasına
neden olabileceğini ifade eden Özuslu, şunları kaydetti: “Sürekli
ıslanan giysiler ve kimi zaman bakteri, mantar çoğalmasına bağlı
rahatsız edici koku nedeniyle sosyal çekingenlik gelişebilir. Aşırı
el terlemesi varlığında yazı yazmak, tokalaşmak sorun haline
gelebilir. Aşırı terleme özgüven eksikliğine neden olup sosyal
hayatı kısıtlayabilir.”
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Aşırı terlemeye karşı tedavi yöntemlerini sıralayan Dr. Özuslu,
“Aşırı terleme yakınması olan kişi de tedaviye başlamadan önce,
altta yatan sistemik bir hastalık olmadığının ortaya konması
gerekir. Kişinin bulunduğu ortamın serin tutulması, iyi
havalandırılması, teri emen pamuklu giysilerin kullanılması
önerilir” diye konuştu.
Medikal tedavide öncelikle terlemeyi azaltmaya yönelik alüminyum
klorid içeren krem tercih edildiğini belirten Dr. Bayram Ali
Özuslu, sözlerine şöyle devam etti: “Bu kremler genellikle gece
sürülüp sabah yıkanmak suretiyle uygulanır. Bazı kişilerde bu
kremler etkili olurken bazı kişilerde yetersiz kalmaktadır. Sinir
uçlarından salınan asetil kolini bloke ederek ter salgısını
azaltan, ağız yoluyla alınan antikolinerjik ilaçlar da vardır fakat
bu ilaçlar ağız ve göz kuruluğu, bulanık görme, kabızlık gibi yan
etkileri nedeniyle pek kullanılmamaktadır. İyontoforez, özellikle
avuç içi, ayak tabanı terlemelerinde etkili bir yöntemdir. Bu
yöntemde, terleyen bölgelere her gün 20-30 dakika süreyle düşük
dozda (15-20 mA) galvanik akım uygulanır. Uygulandığı sürece etkili
olan bir yöntemdir. Botulinum toksin (botoks) enjeksiyonları da
antikolinerjik etki ile terlemeyi önler. Son yıllarda aşırı terleme
tedavisinde en çok tercih edilen bu yöntemde, 1-1.5 cm aralıklarla,
çok ince uçlu enjektörle botulinum toksin uygulanır. Özellikle
koltukaltı terlemelerinde çok yüz güldürücü sonuçlar alınan bu
yöntemin etkisi 6-9 ay kadar sürer. Bu tedavilere yanıt alınamaması
durumunda, cerrahi bir yöntem olan sempatektomi (ETS)
uygulanabilir. Genel anestezi altında uygulanan bu yöntemde,
terlemeden sorumlu olan sinir gangliyonu bloke edilir. Nadiren
pnömotoraks (göğüs boşluğunda hava kalması), interkostal nevralji
(kaburgalarda ağrı) ve biraz daha fazla oranda kompensatuar
hiperhidroz (başka bir bölgede aşırı terleme) gelişmesi gibi
riskler olabilmektedir."
Koltuk altı terlemesinde bir başka cerrahi yöntemin ter bezlerinin
ameliyatla çıkarılması olduğunu anlatan Özuslu, sözlerini şöyle
tamamladı: "Ancak, kozmetik açıdan iz bırakabilir, çok tercih
edilen bir yöntem değildir. Son yıllarda geri dönüşlü bir yöntem
olarak Klipsli ETS ameliyatı uygulanmaktadır. Bu yöntemde başka
bölgelerde aşırı terleme yan etkisi ortaya çıktığı durumlarda
klipsler alınarak geri dönüş sağlanmaktadır. Aşırı terleme için
uygulanan bu yöntemler için kalıcı tedavi sadece ETS yöntemi ile
mümkün olmaktadır.”
(İHA)