Uzayda seks yapılır mı?
Abone olNASA'ya bağlı Uzayda İleri Malzemeler Üretim Merkezi'nin o dönemki başkanı Prof. Dr. Albert Sacco'dan uzayın tüm bilinmeyenleri ve ağzınızı açık bırakacak ilginç noktalar...
NASA’ya bağlı bir merkezde başkanlık yapmış olan Teksas
Teknik Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi dekanı astronot, 1995'te
uzaya gidip 16 gün kalan Prof. Albert Sacco, uzay ile ilgili tüm
bilinmeyenleri anlattı. Sacco, çok merak edilen "Uzayda seks yapmak
mümkün mü?" sorusunu yanıtladı.
Hürriyet Pazar'dan Güliz Arslan'a konuşan Sacco, uzaya çıkarken
yanında bir Türk bayrağı götürme fikrini ise "Öğrencilerimizin çoğu
Türkiye’dendi. Onlar istediler. Üç-dört küçük Türk bayrağı 16 gün
boyunca yattığım bölümün hemen üstündeydi." diye açıkladı.
İşte o söyleşiden çarpıcı satırlar:
( "İnsanın içinden ruhani şeyler geçiyor mu o an?" sorusuna
cevaben) “Muhammed’i ya da İsa’yı gördün mü?” diye sorarlar
hep. Doğrusu bana kimse görünmedi. Ama şunu hissettim; yaşayan her
şey arasında bir bağlantı var. Hepimiz bütünün bir parçasıyız.
ASTRONOT OLMAK NASIL BİR DUYGU YARATIYOR? ASTRONOT OLMAK
İÇİN NELER YAPMAK GEREKLİ?
* Astronot olmak için düşündüğünüz gibi matematik, fizik bilgisi
değil, okuduğunu anlama becerisi lazım. En basitinden orada
tuvaletle ilgili bir sorun çıktığında muslukçuyu çağırma imkanınız
olmadığı için bu sorunu kitapçığı okuyup çözmeniz gerekiyor.
* Uzay için verilen eğitimin bir bölümünde hayatta kalma yöntemleri
öğretiliyor. Mesela; okyanusa düşersek nasıl martı yakalar ve
yeriz?
* Eğitimin birinde sürekli dönen, tamamen kapalı bir şeyin içinde
hiç hareket etmeden durmanız gerekiyor. Göğsünüze bir fil
oturuyormuş gibi hissediyorsunuz. Bununla mücadele ederken eğitim
verenlerden biri kafamı hareket ettirmemi söyledi. Dediklerini
yapınca bir kahkaha patlattılar. Kulak içi sıvıları denge kurmanızı
sağlar. Kafanı hareket ettirince o sıvılara hiç de iyi şeyler
olmuyor. O halimin bir görüntüsünü çektiler ve beni ortalarda “Çok
akıllıyım” diye gezerken görürlerse bunu yayımlamakla tehdit
ettiler. Çok gerekmedikçe kafamı oynatmamam, sadece gözlerimi
hareket ettirmem gerektiğini böyle öğrendim.
* Atmosferden çıkarken müthiş bir gökkuşağı görüyorsunuz. Bu sırada
göğsünüzdeki filin ağırlığı giderek artıyor. Ama vardıktan yani
hareket ve ses bittikten sonrası çok güzel.
* Yemekler Türk yemekleri kadar olmasa da şahaneydi. Herkese
istediği gibi bir menü hazırlanmıştı. Ama uzayda tat duyunuz çok
ciddi biçimde değişiyor; burada çok sevdiğin bir şey orada mideni
bulandırabiliyor. Dünya’da karidesi o kadar sevmezdim. Orada hep
başkalarının karidesine dadandım.
* Tuvalet bir vakum sistemiyle çalışıyor. Kullanmak biraz stres
verici. Her şeyin uçtuğu bir ortamdan söz ediyoruz. Gitmesi
gerekenler, gitmesi gereken yere gitmediğinde sorun olabiliyor.
"UZAYDA SEKS ZOR..."
(...) Kan akışı yerkürede olduğundan farklı. Bedenin aşağıda kalan
uzuvlarına yeterli kan gitmiyor.
Uzayda uzun süre kalınması durumuna insan bedeninin uyumu konusunda
çalışmalar yapılıyor. Mars’a gidip gelmek üç yıl alacak. Buna
hazırlanmak gerekiyor. Astronotlar uzayda yerküreyi mutlaka görmek
istiyor. Evet, Dünya oradan bakınca çok güzel ama tek sebep bu
değil. Dünya’yı görünce bir bağlantı hissediyorlar. Çok uzun süre
göremediklerinde oluşacak psikolojiyle nasıl başa çıkılacağının
araştırılması gerekiyor.