Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Mazhar Yıldırımhan…
Tam anlamı ile bir mücadele adamı…
Pes etmek onun defterinde yazmaz…
O da Erbakan hocanın yanında yetişmiştir…
Milli Görüşgeleneğinden gelen Tayyip Erdoğan “AK Parti’yi
kuruyoruz” dediği an Trabzon Belediye Başkan Yardımcısıyken hiç
düşünmeden safını belli ederek Erdoğan’ın yanında yer alıp yol
arkadaşı oldu…
2004 yılında AK Parti’nin Trabzon Belediye Başkan adayı olarak
girdiği seçimi çok enteresan bir şekilde kaybetmesini hiç ama hiç
unutmadı…
İçinde hep yara olarak kaldı…
O gün seçimlere bir elin değdiğini hep iddia etti.
Sonra Trabzon Vakıflar Bölge Müdürlüğü görevini üstlenirken tarihe
not düştü…
“Trabzon Ayasofya Müzesini camiye dönüştüren el” olarak
tarihe geçti…
Adeta tek başına mücadele ederek…
Partisinden bile gerekli desteği görmeden…
Fatih’in vakfını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatını büyük bir
onurla yerine getirmenin mutluluğunu ve gururunu yaşadı…
O günlerde nasıl mücadele ettiğini, bizzat yaşayan insanlardan
biriyim…
Son dönemde ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar
Yardımcılığı görevini üstlendi…
Şu an görev emri bekleyen bir asker gibi…
Sözün kısası Yıldırımhan bir büyük mücadele adamı…
Onun defterinde “PES” etmek yazmıyor…
Recep Tayyip Erdoğan’a karşı hiçbir beklentisi olmadan bugüne kadar
olduğu gibi şartlar ne olursa olsun “SADAKAT” duygusu onun için
olmazsa olmaz…
Ankara’da oturduk sohbet ettik…
Konu İstanbul seçimlerinde ortaya çıkan sandık skandalı
tartışmalarına gelince Yıldırımhan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bile o
gece “Anneciğim Trabzon’u kaybettik” üzüntüsünü
dile getirdiği, 2004 yılında kaybettiği belediye başkanlığı
seçimini gündeme getirdi…
Çünkü hiç unutamıyor... O gün neden kaybettiğini isyan etmesine
rağmen kimseye anlatamadığını söylüyor..
“İstanbul’daki manzara bana hiç yabancı
değil”derken, çok ilginç açıklamalar yapıyor.
Bakın neler söylüyor…
2004’TE TRABZON’DA AYNI
OPERASYONA KURBAN GİTTİM
“Bakın bugün İstanbul’da ortaya çıkan manzara bana hiç yabancı
değil…
2004 yılında Trabzon’da Belediye Başkanlığı seçimini nasıl
kaybettiğimi düşündüm bir kez daha. 2004 seçimlerinde maalesef
ciddi bir operasyona tabi tutulduk.
Bu çok açık ve net.
O dönemin emniyet müdürün kim olduğuna bakılırsa, bize kimlerin
operasyon yaptığını çok net görürsünüz.
O gün AK Parti’nin Trabzon’da seçim kaybetmesi bir mucizeydi. İşin
sonuna kadar yaptırdığımız bütün anketlerde fark vardı. Ve son
haftasına kadar da böyleydi.
Bunu bugün söylüyor değilim.
Hep ifade ettim…
Ama kimseye inandıramadım ki!
O gün seçimlere bir el müdahale etti.
Bu müdahale de sandıklar üzerinden yapılan bir müdahaleydi.
Sandıklarda görevli sandık başkanlarının özellikle bazı
mahallelerde sandıklar üzerinde ciddi bir hilesi oldu.
O GÜN SANDIKLARI
SAYDIRAMADIK
Yıldırımhan ilginç sözler söylüyor…
İtiraz etmediler mi?
Sandıkları saydıramadılar mı o gün…
O gün ne olmuştu?
Devam ediyor konuşmaya;
“O gün itirazlar yaptık.
Maalesef itiraz ettiğimiz sandıkları saydıramadık. Çünkü o zaman
bizim müşahitlerimiz sandık başında bir itiraz ortaya
koymadıklarından dolayı ilçe seçim kurulu bu sandıkları saymayı
reddetti.
Biz o gece bir mahallemizde yaklaşık 200 kişinin cezaevinde ve ölü
olduğunu ve bunların adına oy kullanıldığını tespit ettik. Bunları
ilçe seçim kuruluna verdiğimiz halde o sandıkları da
saydıramadık.”
2008’de yaptığım bir açıklamada bir elin o seçime açık ve net
müdahale ettiğini söylemiştim. Kimisi Ergenekon dedi, kimisi
başkaları dedi. Aynı şeyleri söylüyorum. Ama o elin artık FETÖ
olduğu çok net ortadadır. İstanbul seçimlerini görünce o dönemki
yaşadıklarımız aklımıza gelince bunları söyleme ihtiyacı
hissettim.”
BU İŞİN ARKASINDA UYUYAN
FETÖ HÜCRELERİVAR!
Yıldırımhan Trabzon’da yaşadığı seçim
şokunu unutamıyor…
Bugün İstanbul’da yaşanan olaylarla benzerlik kurarken
FETÖ’yü işaret ediyor..
“Bugüne gelirsek sandıklarda bu hileleri İstanbul’da çok net
olarak görüyoruz.
Çok yanlışinsanlar, hangi mahvillerden beslendiğini bilmediğimiz
insanlar, bu seçimi ciddi bir manipülasyona döndürdüler.
Benim kanaatim budur.
Sandık başkanları birleştirme tutanaklarını nasıl kaydettiler. Bir
yerde bir aday 200 oy alıyor. Ama onun temsil ettiği partinin diğer
adayı 0 oy alıyor.
Bu olabilecek bir şey mi? Bunun izahı mümkün mü?
İşte Trabzon’da da 2004 yılında bunu yaptılar. FETÖ o gün Trabzon
seçimlerine çok açık bir şekilde müdahale etti.
Biz onu yıllar sonra anlayabildik. Bugün ben iddia ediyorum
FETÖ’nün memur takımı içerisinde uyuyan hücreleri kesinlikle
İstanbul seçimlerinde devreye girmişlerdir. KCK’lılar devreye
girmişleridir.
O dönem (2004) FETÖ’nün gerek adliye ve polis teşkilatlarında,
eğitim camiasındaki yapılanmaları düşündüğümüz zaman bunlar hiç
sürpriz şeyler değil.”
O GÜNÜN EMNİYET MÜDÜRÜ
KİMDİVE BUGÜN NEREDE?
Yıldırımhan Trabzon’da yaşadığı seçim şoku ile ilgili
dönemin Emniyet Müdürü bugün FETÖ nedeniyle cezaevinde yatan
Ramazan Akyürek’i işaret ederek şunları söylüyor.
“Tekrar söylüyorum o günün emniyet müdürünün kim olduğu sorusu her
şeyin cevabıdır. Bunu bana yıllar sonra o şahısla görev yapan başka
bir insan söyledi. ‘Sizin seçimlerinize ciddi müdahale yaptılar ve
sizin kazanmanızı istemediler. Çünkü Trabzon FETÖ açısından Türkiye
genelinde yapılacak manipülasyonlar için seçilmişbir ildi’
dedi.
Eğer o gün biz belediye başkanı olsaydık FETÖ Hrant Dink, Rahip
Santaro cinayetini belki yaptıramayacaktı. Mc Donalds’a belki bomba
attıramayacaktı. TAYAD olayları belki çıkmayacaktı!
Bakın hayatımızın hiçbir döneminde FETÖ ile yollarımız
kesişmemişti. Ondan dolayı güvenemediler.
FETÖ’nün partisi yok. Kendi emellerini gerçekleştireceği her türlü
siyasi hareketin içine sızmıştır manipüle etmiştir. Trabzon
seçimlerini de manipüle etmiştir.”
ULUSLARARASI ELLERİN
FETÖ VE PKK İŞBİRLİĞİ
Peki Türkiye’de yerel seçimler üzerinden neler
oluyor?
Yıldırımhan bu konuda ne düşünüyor?
“İstanbul’a ve Ankara’ya benim kanaatim uluslararası eller
uzanmak istiyor.
FETÖ, PKK, HDP, CHP, İYİParti işbirliği ile tabi ki…
Niye uzanmak istiyor.
Çünkü Türkiye’nin 2023 yürüyüşünü durdurmak istiyorlar.
Türkiye’nin bağımsızlığı 2023’tür. Bu çok önemli bir şey ve bunu
bütün siyasal düşüncelerin ötesinde söylüyorum.
Bu bir vatan evladı olarak bunları söylüyorum. 2023 Türkiye’nin
bağımsızlık eşiğini geçme dönemidir. Burayı bize geçirtmek
istemiyorlar. Ve maalesef bu uluslararası eller Türkiye’nin kalbine
ve beynine PKK’yı sızdırmak istiyor. Ama milletimiz çok büyük
feraset sahibidir. Buna müsaade etmedi.
Hem İstanbul hem Ankara’daki meclis çoğunluğu kötü emellere geçit
verilmediğinin açık göstergesidir.
2023’ü ciddi manada önemsiyorum. Türkiye’nin bağımsızlığına tam
ulaşacağı zaman dilimi o zamandır. Ondan sonra Türkiye’nin önü
cidden açılacaktır. Tüm bu süreçlerin süreci milletin meseleye bu
perspektiften bakması çok önemlidir.”
TRABZON AYASOFYA KORSAN
ŞEKİLDE MÜZE YAPILMIŞTI
Mazhar Yıldırımhan Trabzon Vakıflar Bölge Müdürlüğü
görevinde bulunurken karşısındaki bütün engellere rağmen müthişbir
mücadele ortaya koyarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatını yerine
getirerek Trabzon Ayasofya Müzesini dönüştüren isim olarak da
tarihe geçti…
Şimdi İstanbul Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi
gündemde…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim öncesi böyle bir açıklaması
olmuştu…
Ne diyor Yıldırımhan;
Dinleyelim…
“Trabzon Ayasofya’yı camiye dönüştürmek bizim görevimizdi.
Geç kalınmıştı. Çünkü vakfiyenin gereği buydu. Fatih Sultan
Mehmet tarafından vakfedilen bir eserin kendi fonksiyonu dışında
kullanılması doğru değildi. Trabzon’da bir cami ihtiyacı olduğu
için Ayasofya açılmışdeğildir.
Ayasofya korsan şekilde müze yapılmıştır. Hiçbir kararı yoktur.
Türkiye’nin hiçbir belgesinde bilgisinde müze olduğuna dair bir
karar yoktu.
Böyle bir kararın olmadığı yerde mülkiyeti Vakıflar Genel
Müdürlüğü’ne ait olan bir eser tekrar mülkiyet sahibine döndüğü
zaman mülkiyet sahibinin asli fonksiyonu dışında bir kullanım
gütmesi mümkün değildir…”
İSTANBUL AYASOFYA
FATİH’İN MÜLKÜDÜR!
Yıldırımhan İstanbul Ayasofya'yı Fatih Sulten Mehmet Han'ın satın aldığını mülkiyetinin oa ait olduğunuda bilirterek şunları söylüyor.
“İstanbul Ayasofya, Trabzon Ayasofya’dan çok daha kuvvetli bir
şekilde camidir. Burası Fatih Sultan Mehmet tarafından satın
alınarak şahsi mülkiyeti haline getirilmiştir. Ayasofya’yı şahsi
mülkiyeti olarak satın aldıktan sonra vakfetmiştir.
Burada Fatih’in iradesinin üzerine bir irade koymak hiç kimseye ait
değildir.
Ancak Türkiye’yi gelir biri işgal eder Ayasofya’nın bu fonksiyonunu
ortadan kaldırır. İstanbul Ayasofya’nın da tapusu cami diye
geçmektedir. Ama İstanbul’un Trabzon’dan farkı şudur;
Trabzon Ayasofya’sı kılıç hakkı olarak vakfedilmiştir.İstanbul
Ayasofya’sı kılıç hakkının ötesinde Fatih tarafından bizzat satın
alınmışve vakfedilmiştir.
Vakfiye hukukunu da iyi bilmek lazım. Bu iradeyi değiştirmek sadece
vakfiye sahibine aittir. Fatih’in de böyle bir aksi iradesi
olmadığına göre Ayasofya camidir ve cami olarak isimlendirilmesi
gerekir. Cumhurbaşkanımızın da cami olarak isimlendirilecek demesi,
çok doğru bir karardır. Milletimizin de beklediği bir karardır.
Bu bizim ülkemizin tabi meselesidir. Türkiye bağımsız bir ülkedir.
Kendi vakıf hukukunun uygulayan bir ülkedir. Dolayısıyla ne bir
kimsenin hakkını gasp ediyor elinden alıyor ne de kimseye bir
itiraz olsun diye bunu yapıyor değiliz.İstanbul Ayasofya’sının
Fatih Sultan Mehmet’in iradesi doğrultusunda cami olarak
isimlendirilmesi ve tabelasının o şekilde asılması doğru bir
karardır.”
***
İşte Mazhar Yıldırımhan bunları söylüyor…
Çok ilginç ve önemli açıklamalar yapıyor…
İstanbul seçimlerine, uyuyan hücrelerini devreye sokan
FETÖ’nün elinin değdiğini iddia ediyor...
Ne dersiniz!..