UYKUDAN 1 SAAT ÖNCE YENİLİRSE... Yapılan araştırmalar kivinin uyku kalitesini arttırdığını gösteriyor. Yüksek miktarda kalsiyum içerdiği için uyumadan bir saat önce yenilen bir adet kivi daha rahat bir uyku çekmenizi de sağlar. Aynı zamanda ruh halinizi de canlandırmaya yardımcı olur. Kanı sulandıran yapısıyla kivi, bu özelliği nedeniyle doğal bir aspirin olarak bilinir. Yani günde 1 aspirin içmek yerine bir adet kivi tüketmek çok daha sağlıklI. Aspirin fazla alındığı takdirde bağırsak duvarına zarar verebiliyor. Günde bir adet kivi, mide ağrısı, mide bulantısı ve kanama gibi ilacın yan etkilerini uzak tutmaya yardımcı oluyor. Düşük kalorili ama yüksek enerji veren, antioksidan zengini kivinin içerdiği besin maddelerine ve bu maddelerin yararlarına biraz daha yakından bakalım... KALP SAĞLIĞI Kivi zengin lif ve potasyum içeriği ile kalp sağlığını koruyan bir meyve. Kalp damar hastalıklarını en aza indirmek için beslenmenizdeki sodyum miktarını azaltıp potasyum miktarınızı artırmanız, bu konuda karşılaşacağınız en yaygın tavsiyelerden biridir. TANSİYON Potasyum içeriğiyle kivi, tansiyonun baş körükleyicisi sodyumun (tuz) kötü etkilerini elemeye yardımcı olabiliyor. Tıpkı fazla tuz tüketiminin yüksek tansiyon riski doğurması gibi, günlük beslenmede potasyuma yeterince yer verilmemesi de tansiyon açısından sakıncalı. SİNDİRİM SİSTEMİ Kivi sindirim sisteminizin sağlığını korumaya yardımcı meyvelerden biri. Bağırsakların çalışmasını ve hazmı kolaylaştıran, lezzetli bir lif kaynağı. Bağırsakları çalıştırarak kabızlığı önlediği gibi proteinlerin hazmını ve sindirim sisteminin işini de kolaylaştırıyor. Bağırsaklarda sadece zararlı bakteriler bulunmaz. Sindirimi kolaylaştıran yararlı bakteriler de bulunuyor. İşte kivi bu yararlı mikroorganizmaları besleyerek sindirime yardımcı oluyor. KABIZLIK Yapılan birkaç klinik çalışma, kivinin bağırsakları çalıştırma yönünde orta şiddette bir etkisi olduğunu gösteriyor. Özellikle kabızlık sorunu olan yaşı geçkin kişilere düzenli olarak kivi yemeleri öneriliyor. Kivi bağırsakların gerektiği şekilde çalışmasını ve dışkının yumuşamasını sağlayabiliyor. Ancak kivinin laksatif etkisi çok çok fazla değil. Kabızlık nedeniyle sıkıntılı bir süreç yaşıyorsanız, kayısı ya da kara erik meyvelerinde olduğu kadar etkili sonuçlar alamayabilirsiniz. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ Kivinin içerdiği antioksidanlar, vitamin, mineral ve diğer besleyici maddeler bağışıklık sistemi üzerinde olumlu bir etki gösteriyor. Bu da önemli bir nokta çünkü güçlü bir bağışıklık sistemi, pek çok hastalığa karşı vücudun kendisini daha iyi savunabilmesi anlamına geliyor. SOĞUK ALGINLIĞI Soğuk algınlığından korunmak için bol bol C vitamini almanız ve bunun için de kış aylarının gözde meyvesi portakala başvurmanız epey yaygın bir tavsiyedir. Öte yandan kışın soğuk algınlığından korunmak için evden eksik etmemeniz gereken başka bir C ve E vitamini deposu meyvenin de kivi olduğunu unutmamak gerek. Portakal-kivi ikilisi ile soğuk algınlığına karşı güçlü bir kalkan oluşturmak mümkün. ASTIM Yapılan bazı araştırmalar C vitamini bakımından zengin meyveleri tüketmenin, akciğer fonksiyonlarını geliştirdiğini öne sürüyor (7). Bazı araştırmacılar C vitamininin, astımlı hastalarda akciğerlerdeki iltihaplanmayı önlediğini düşünüyor. Aralarında turunçgiller ve kivinin de bulunduğu çeşitli meyveleri haftada birkaç gün tüketen astımlı çocuklarda, hırıltı şikayetinin daha az görüldüğüne dair bazı bulgular da elde edilmiş. POTASYUM Özellikle spor yapan kişiler kivi yemeyi ihmal etmemeli. Bir adet kivi bir adet muzdan daha çok potasyum içeriyor. Vücuttaki sıvı-elektrolit dengesini sağlamak için ideal bir besin. LİF 2 adet kivi bir kase buğday kepeği gevreğinden daha çok lif içeriyor. Kalp sağlığının yanı sıra tansiyonu ve sindirimi düzenlemek adına bu, kayda değer bir oran. - See more at