'Üye Olamayız' diyenler artıyor
Abone ol‘Avrupa Birliği’ne üye oluruz’ diyenlerin oranı % 17’ye düştü, ‘Olmayız’ diyenler % 78’e çıktı.
Türk-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK),
Türk halkının AB’ye bakışını kapsamlı bir araştırma ile ortaya
koydu. 20-30 Haziran arası, İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya
Kayseri, Gaziantep, Artvin ve Trabzon’da, 18-60 yaş aralığındaki
1110 kişiyle yapılan araştırmaya göre “Türkiye AB’ye üye
olacaktır” diyenlerin oranı yüzde 17 oldu. 2011’deki aynı
araştırmada bu rakam yüzde 34.8’di. Böylece AB üyeliği umudunun bir
yılda “hızla” eridiği ortaya çıktı. İşte deneklere
yöneltilen sorular ve yanıtların ortaya koyduğu tablo:
AB'DEKİ KRİZLER TÜRK HALKINI SOĞUTTU.
Araştırmanın proje danışmanı TAVAK Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, araştırma sonuçlarını Habertürk'e özetle şöyle değerlendirdi:
TÜRK HALKI NEDEN AB ÜYELİĞİNE İNANMIYOR?
AB'de yaşanan olumsuz gelişmelerden kaynaklanıyor. AB'deki ekonomik
kriz her geçen gün daha da büyüyor. AB ülkelerinin 2012 yılının ilk
6 ayında ortalama büyüme oranı eksi 0,2. AB'nin motoru olan
Almanya'da da büyüme 0,3'te kaldı. Türkiye'de ise son yıllardaki
büyüme hızı halkın AB'ye tam üyelik inancını da azalttı.
TAM ÜYELİKTE TÜRK EKONOMİSİNE KATKILARINDAN HALKIN
HABERİ VAR MI?
Tam üyeliğin ekonomik katkıları konusu ön plana çıkarılması gereken
bir konu. Türkiye 2004 yılında Polonya başta olmak üzere diğer 10
yeni üye olan ülkeyle birlikte AB'ye tam üye olabilseydi, ilk 3 yıl
için 21 milyar Euro'luk bir katkı alacaktı. Her ne kadar AB'nin
bütçesinde artık büyük bir artış yoksa da ve ekonomik çöküşte olan
ülkelerin sayısı artmaktaysa da AB'nin tam üye olan ülkelere
yaptığı yardımlar göz ardı edilmemelidir. AB'nin batış halindeki
Yunanistan‘a yaptığı büyük ekonomik yardımın yanında İspanya,
Portekiz, İrlanda ve İtalya hükümetlerine yaptığı yardımlar da
AB'nin tam üye olan ülkelere karşı sorumluluklarını tam olarak
yerine getirdiğini ortaya koymaktadır.
Öte yandan AB ülkelerindeki genel gelişme ve tam üyelik umudunun bitmesi halkın Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin (BRİC) gibi ülkelere yönelmesini beraberinde getirmektedir. Halkın yüzde 28'i Türkiye'nin BRİC ülkeleriyle daha fazla iş birliği yapmasına önermekte. Ayrıca Türk ekonomisi yeni keşfettiği ve 2007'den beri gerek iş adamların yollaması, gerek okullar kurulması, THY'nın bağlantıları ve 11 Büyükelçiliğin açılmasıyla Afrika pazarına ciddi bir şekilde girmiş bulunmaktadır.
Araştırmaya katılanlara "Türkiye'nin AB'ye üye olacağına
inanıyor musunuz?" sorusu yöneltildi. Katılımcıların
yüzde 17'si bu soruyu "evet"
cevabını verirken, yüzde 78'i AB üyeliğine
inanmadıklarını açıkladı.
Evet: %17
Hayır: %78
Bilmiyorum: %5
2011 yılında yapılan araştırmada ise sonuçlar
şöyleydi;
Evet: %34.8
Hayır: %60.1
Bilmiyorum: %5.1
Katılımcılara sorulan "Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıl içinde AB'ye üye olacağına inanıyor musunuz?" sorusuna sadece yüzde 15 evet dedi. İnanmayanların oranı ise yüzde 76 oldu.
Evet: %15
Hayır: %76
Hiçbir zaman %9
2011 yılı sonuçları:
Evet: %27.5
Hayır %53.2
Hiçbir zaman %19.4
"Türkiye'nin AB üyeliğinde en büyük engeli hangi ülkeler
oluşturuyor?" sorusuna yanıt verenlerin yüzde 51'i Fransa
dedi. İkinci sırada yüzde 31'le Angela Merkel'in Almanya'sı yer
aldı. Yunanistan yüzde 7 ile üçüncü oldu. Geçen yıl yapılan ankette
ilk üç sıra aynıydı.
2012 2011
Fransa %51 %30.2
Almanya %31 %23.5
Yunanistan %7 %17.9
G.Kıbrıs %7 %12.9
Diğer: %4 %15.5
"AB konusunda hükümetin çalışmalarını yeterli görüyor musunuz?" sorusuna ise katılımcıların yüzde 34'ü elinden geleni yapıyor yanıtını verdi. Yeteri kadar çalışmıyor diyenlerin oranı ise yüzde 33. Daha aktif ve basit bir siyaset izlenmeli diyenler ise yüzde 33 oranında çıktı.
Elinden geleni yapıyor: %34
Yeteri kadar çalışmıyor: %33
Daha aktif siyaset: %33
2011 yılında ise sonuçlar şöyleydi:
Elinden geleni yapıyor: %48.3
Yeteri kadar çalışmıyor: %23.1
Daha aktif siyaset %28.6
Araştırmaya katılanlara "AB üyeliğinin Türkiye'ye sağlayacağı katkılar neler olabilir? "diye soruldu. Hiçbir katkısı olmaz diyenlerin oranı %33 olurken, serbest dolaşım yüzde 29'la ilk sırada yeraldı.
Hiçbir katkısı olmaz %33
Serbest dolaşım: %29
AB Bütçesinden yararlanmak %14
AP'ye katılmak %15
Avrupa güvenlik ve savunma %9
kimliğinde söz sahibi olmak
2011 yılında ise sonuçlar şöyle:
Hiçbir katkısı olmaz %24.5
Serbest dolaşım: %32.6
AB Bütçesinden yararlanmak %16.3
AP'ye katılmak %15.5
Avrupa güvenlik ve savunma %11.1
kimliğinde söz sahibi olmak
Katılımcılar "Türkiye'nin AB dışında en önemli alternatifi hangisidir?" sorusuna, yüzde 46'lık bir oranla Rusya ve komşularla işbirliği geliştirelim dedi. Yüzde 28'i ise BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin) yanıtını verdi. İslam işbirliği örgütü diyenler ise yüzde 21'le üçüncü sırada yeraldı.
Rusya ve komşularla işbirliği geliştirmek %46
BRIC(Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin) %28
İslam İşbirliği Örgütü %21
Karadeniz işbirliği %5
2011 yılındaki sonuçlar:
Rusya ve komşularla işbirliği geliştirmek %41.2
BRIC(Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin) %15.5
İslam İşbirliği Örgütü %33.1
Karadeniz işbirliği %10.2
"Türkiye'nin ekonomik olarak AB'ye ihtiyacı var mı?" sorusuna hayır diyenlerin oranı yüzde 78.4 oldu. Evet diyenler ise yüzde 19.6 ile azınlıkta kaldı.
Evet: %19.6
Hayır: %78.4
Fikrim yok: %2
2011 verilerine göre ise:
Evet: %24.9
Hayır: %72.1
Fikrim yok: %3