Üstün zekalı çocuklar yeteneğine göre eğitilmeli
Abone olTürkiye Üstün Zekalı ve Dahi Çocuklar Eğitim Vakfı Genel Başkanı Kemal Tekden, üstün yetenekli çocukların psikiyatra götürülüp ilaca başlatılmaması gerektiğini belirtTTİ.
TEKDEN, "Bu çocuklar, ilgi ve yeteneklerine göre
uygun eğitim alabilirler ve yönlendirilebilirlerse büyük icatlar
yapabilir, toplumsal faydalar sağlayabilirler, başarılı ve mutlu
bir yaşam sürebilirler." dedi.
TÜZDEV'den yapılan açıklamaya göre, Tekden, Türkiye'deki üstün
zekalı ve yetenekli çocukların tespit edilmesi, bu çocukların
eğitimlerini sağlıklı şekilde sürdürmesini sağlamak amacıyla vakfın
kurulduğunu belirterek, anne babaları, çocuklarının davranışlarını
gözlemlemesi konusunda uyardı.
Üstün zekalı ve yetenekli çocukların yaşıtlarından önce yürüme,
konuşma, sayı ve harfleri tanıma gibi özel alanlarda kendilerini
fark ettireceğini ifade eden Tekden, bu çocukların akranlarından
daha fazla sayıda kelimeyle konuştuğunu, duyduğunu çok iyi
hatırlayan bir hafızaları olduğunu kaydetti.
Tekdan, "Bu çocuklar, uzayı, dinozorları, her şeyi merak
eder, sorgularlar. 'Nasıl, niye?' diye sorarlar. Yabancı dile,
ritme, müziğe aşırı tepki gösterip kolayca öğrenirler. Çok
enerjiktirler." ifadelerini kullandı.
"MERAKLARI GİDERİLMELİ"
Zeka ve yetenek testleriyle bu tür çocukların 2 yaşından itibaren
tespit edilebileceğini dile getiren Kemal Tekden, keşfedilmedikleri
takdirde bu tür çocukların büyük sorunlar yaşayabileceğini
vurguladı.
Tekden, bu çocukların merak ve ilgileri tatmin edilmediğinde
zararlı bireylere dahi dönüşebileceğini belirterek, "Bu çocuklar
merakları giderilmezse ruhsal sorunlar yaşayabilir, kötü
alışkanlıklar edinebilirler. Üstün zekalı ve yetenekli çocuklar
dikkat eksikliği, hiperaktivite, özel öğrenme güçlüğü, akran
ilişkilerinde sorun yaşama gibi sıkıntılar yaşayabilir, içlerine
kapanabilirler. Bu çocuklarımıza karşı çok anlayışlı
davranmalıyız." değerlendirmesini yaptı.
Kemal Tekden, sınav ile zeka arasında bir bağlantı olmadığını dile
getirerek, şöyle devam etti:
"Çok zeki olup okulda başarısız olan pek çok öğrenci var.
Ailelere tavsiyem, öncelikle onların çocuk olduğunu unutmasınlar.
Bazı aileler 'Benim bu yaptığım çocuğumda çok işe yaradı, sen de
yap' gibi önerilerde bulunabiliyor. Aileler kulaktan dolma işlere
kalkışmasın. Heyecanlanıp, psikiyatra götürüp çocuklarını hemen
ilaca başlatmasınlar. Bu çocukların bazılarında karanlık, asansör
korkusu gibi endişeler daha fazla olabiliyor. Hemen böyle şeylerden
telaşlanıp, 'Bu çocuk çok zeki ama kötüye mi gidiyor' diye
düşünmesinler."
Türkiye'deki üstün yetenekli oranının yüzde 2 seviyesinde olduğunu
vurgulayan Kemal Tekden, bu çocukların ebeveynlerine, TÜZDEV'e
gelerek test yaptırmaları ve uzmanlarla konuşup görüş almaları
tavsiyesinde bulundu.
Tekden, Türkiye'nin en büyük eğitim sorununun eğitilemeyen zekiler
olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bu çocuklar çok zeki ama eğitemiyoruz. Bununla ilgili
çalışılmalı. Bu çocuklar, ilgi ve yeteneklerine uygun eğitim
alabilir ve yönlendirilebilirlerse büyük icatlar yapabilir,
toplumsal faydalar sağlayabilirler, başarılı ve mutlu bir yaşam
sürebilirler. Bu çocukların hassas ellerde yetiştirilmesi çok
önemli. Meraklarını giderici ve farklı şekillerde tecrübe
edinebilecekleri, alternatiflerin çok olduğu, uygulama alanları
içeren programlarda, özel yetiştirilmiş öğretmenlerden eğitim
almaları şart. Öğretmen kadrosu güçlü ve bu alanda çalışmaları olan
okullar tercih edilmeli. Bu okullarda fen alanında uygulama
laboratuvarı, yıl boyunca yürütülen sosyal projeler, çocuklar için
farklı alanlarda eğitim imkanı sunması, yeteneklerin keşfedilmesi
için gerekli altyapıyı sunuyor olması açısından
gerekli."