Usta yazarlardan fire yorumları

Abone ol

Gazete yazarları 8. maddeyi yorumlarken bir yazar AK Partili fireci vekilleri 'ajanlık'la suçladı...

İNTERNETHABER.COM/ TBMM'de oylanmasının ardından yeterli sayıyı bulamadığığı için paketten düşen 8. madde gazete manşetlerinde karşılığını buldu. 8. maddenin paketten düşmesini destekleyen de oldu üzülen de. Kimisi fireci vekilleri ajanlıkla suçladı. En dikkat çekici yorum ise Sabah yazarı Emre Aköz'den geldi....

İşte yazarların görüşleri...

Hasan Cemal (Millliyet)
Tek kelimeyle yazık...

Türkiye’nin bugün geldiği noktada artık ölçüsüzlüklere ya da ‘oyun içinde oyunlar‘a karnının tok olması gerektiği kanısındayım ama...
Evet, ‘ama’sı var.

Uçaktan indim ve öğrendim ki, parti kapatmalarını zorlaştıran madde TBMM’de dün öğleden sonra üç oy farkla düşürülmüş...
Tek kelimeyle, yazık!

Güneri Civaoğlu (Milliyet)
Bu da milli irade


Sadece 8. maddenin düşmesi bile demokraside “çoğunluk” değil “çoğulculuk” ilkesinin ifadesidir.
“Biz çoğunluğuz, kimseyle uzlaşmak zorunda değiliz, dayatırız” zihniyetinin her zaman geçerli olmadığının kanıtıdır.
Keşke bu oylama sonucu, iktidarı bileyerek daha da keskinleşmesine sebep olmasa...
Demokraside “çoğulculuk” dersi diye algılanabilse...

Mehmet Tezkan (Milliyet)
Millet alengirli işleri sevmez


Vekillerin iradesi milletin iradesi sayılır mı?  Sayılır..
Demek ki parti kapatma konusunda milletin iradesi tecelli etti..
Millet, dolambaçlı alengirli işlerden hoşlanmadığını ortaya koydu.. 
Anayasa Mahkemesi ile HSYK’nın yapısını değiştiren maddeler de aynı akıbete uğrayabilir..
Çünkü onlar da ‘hinlik’, ‘cinlik’ kokuyor..
Millet hinlik, cinlik karıştırılan işleri sevmez..
Millet sevmeyince milletin vekili de sevmeyebilir!..

Hangi yazar erken seçim yorumunda bulundu?

Bir diğer sayfaya geçin


[PAGE]



Yalçın Doğan (Hürriyet)
Bozgunu anında izledim


Muhalefetten bir kaç milletvekili, “siyasi partilerin kapatma maddesinde mantık ağır basabilir, AKP fire verebilir”. Bu sözü klasik muhalif tavır olarak kabul ediyorum.
Saatler 16.30’u gösterdiğinde, oy sayımı bitince, bir el Tayyip Erdoğan’a dönüyor, eski arenalardaki gibi, baş parmak aşağıya iniyor. Parti kapatma değişikliği Meclisten geçmiyor.
Bu maddenin takılması, AKP’de, takılmanın ötesinde bir bozgun havası yaratıyor. O kudretli iktidar gidiyor, yerini “biz nerede yanlış yaptık” hesapları alıyor.
Güçlü iktidar bir anda dağılıyor, tam panik havası. 

Mehmet Ali Birand (Posta)
Demokrasimiz yara aldı


Ben, silahlı kalkınma çağırısında bulunmadığı, sadece görüş açıkladığı için parti kapatılmasına karşıyım. Fikir bazında kalındığını sürece, bir siyasi partinin politikalarından dolayı yasaklanması, demokratik sisteme uymaz. Dün TBMM’ de yeterli oy bulamadığı için düşürülen 8 inci madde bu ayıbı örtmeye yönelikti. Ne yazık ki, demokrasimiz derin bir yara almış oldu.

İsmail Küçükkaya (Akşam)
Buradan erken seçim çıkmaz


AK Parti için hiç beklenmeyen senaryo gerçekleşti. Diğer bütün seçenekler hesaplanmıştı, en kötü senaryo bile... Mahkeme durdurur, erken seçime gidilirdi. O bile iktidara yarardı. Meclis, demokratik bir yöntemle hem de AK Parti oylarıyla yeni bir sayfa açtı. Buradan erken seçim çıkmaz. Yeni bir balkon konuşması, parti örgütü ve grup için farklı yaklaşımlar, Meclis içi uzlaşma arayışları ve kuşatıcı bir söylem aranır. Bir çeşit 29 Mart sonrası muhasebesine ihtiyaç var: Yenilenmeye, iktidarın kendini toparlamasına ve 'Nerede yanlış yaptık?' sorgulamasına...

Tuhaf Bir açıklamayla geçiştirilemez

Ahmet Altan'ın yorumu için diğer sayfaya geçiniz


[PAGE]



Ahmet Altan (Taraf)
Tuhaf bir açıklamayla geçiştirilemez

Anayasa, Kürtler ve AKP Siyasetin kendisiyle övünebileceği bir gün değil bugün.
Ülkenin parlamentosu, "parti kapatmanın" zorlaştırılması yolundaki bir teklifi reddetti. CHP, MHP, BDP, "yüksek yargı canı istediğinde partileri kapayabilmeli" tezini desteklediler.
Siyasi partilerin kapatılmasının zorlaştırılması öylesine önemli bir ölçü ki demokrasi açısından, "AKP'ye kızdık da ondan desteklemedik" gibi tuhaf bir açıklamayla geçiştirilemez



Akif Beki (Radikal)
Saygı göstermek lazım


Ne haini, ne Brutus’u, ne arkadan hançerlemesi?...
Siyaset kurumuna siyaset düşmanı, demokrasinin kalbine demokrasi karşıtı yerleştirilmiş olabilir mi?
‘Embedded’ firecilerin partiler üstü bir ittifak kurduğuna asla inanmam.
Son tahlilde, Meclis’in yüksek iradesi böyle tecelli etmiş, her hal ve şartta saygı göstermekten başka ne gelir elden?...

Murat Yetkin (Radikal)
Erken seçim ihtimali

Erdoğan, paketin tamamını geri çekmeyi düşünmediklerini söyledi.
Bu demektir ki Anayasa Mahkemesi ve HSYK maddelerinin oylanması da kamuoyunun dikkatle izleyeceği bir siyaset mücadelesine dönüşecek. Ama her halukârda bu değişiklikler parti kapatmayı etkilemeyecek.
Sağ kolu Yalçın Akdoğan’ın 2 Mayıs tarihli Hürriyet’te Faruk Bildirici’ye açıkladığı ‘gündem değiştirmek için tartışma başlatabilir’ liderlik sırrına yeni bir örnek olmak üzere Erdoğan’ın (tıpkı aynı gün İnönü’yü Hitler’e benzetmesi gibi) yeni bir tartışma başlatmasına da tanık olabiliriz belki.
Ancak kesin olan bir şey varsa, Erdoğan’ın en iddialı siyaset projesi dün ağır bir yara aldı. Bundan sonraki tartışmanın -her ne kadar uzak durmaya çalışsa da- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü de içine çekerek gelişme ihtimali var. Başbakan Erdoğan hep karşı çıkmış olsa da, 2010’da erken seçim ihtimali de bir çıkış stratejisi olarak hâlâ radar ekranında duruyor. 



Firecileri ajanlıkla itham etti... O yazar kim?

Bir sonraki sayfaya geçiniz...



[PAGE]



Emre Aköz (Sabah)
Parti içindeki adamları...


Elde bu veriler varken, "normal" bir AKP milletvekili nasıl olur da "evet" oyu vermez? "Türk Gladyosu" denilen Özel Harp Dairesi'nin komutanı olan Tuğg. Kemal Yamak bir zamanlar (özetle) ne demişti: "Her partide teşkilattan adam bulunur. Hatta aralarında, Meclis'te birbirini hiç tanımayan milletvekilleri de vardır..."
Bu oylamada evet demeyenler yerli Brütüs'ler değil. Yani kendi çıkarları için arkadan bıçaklamıyorlar.
Onlar sadece birer görevli.
Kimdir görevli? Sanırım bir örnek yeter:
AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın özel kalem müdürlüğünü yapmış olan Dr. Turan Çömez bugün nerede?
Ergenekon soruşturması yüzünden Temmuz 2008'den beri ülkeye dönemeyen Çömez, kimlerden destek alarak yaşamını sürdürüyor?
Unutmadan: Islak imzalı Eylem Planı'nda da "parti içindeki adamlarımızdan" denmiyor muydu?
Onlar, işte bunlar!

Mahmut Övür (Sabah)
Erken seçim çıkabilir

Gelen bilgilere göre oylama kaldığı yerden devam edecek. AK Partili Nurettin Canikli şöyle diyordu: "Bu sonucu beklemiyorduk. Şaşırdık ve üzüldük. Ama kaldığımız yerden devam edeceğiz. Toplumun özgürleşmesi için gerekli bir paket bu.
Biz yolumuza devam edeceğiz…"
AK Parti yoluna devam edecek ama bundan sonraki bütün maddeler geçse bile sistemle, sistemi değiştirmek isteyen AK Parti arasındaki gerilim bitmeyecek.
İşte bu nedenle belki de erken seçim referandumun önüne geçebilir.

Nazlı Ilıcak (Sabah)
Demokrasiden kolay vazgeçmek


Demokrasinin standardı yükselsin diye "parti kapatmak zorlaştırılsın" diyoruz. Ama, baksanıza, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), oralı değil. Üyeleri, oylamaya girmiyor. Eh, AK Parti de, bu önemli konuda fire verdi; madde 330'un altına düştü.
Türkiye'de, "siyasi partiler demokrasinin kolayca vazgeçilebilen" unsurlarıydı. Bir süre daha bu şekilde devam edeceğe benziyor. AK Parti, ilk turdaki başarısını, bu kritik maddede sürdüremedi. Erdoğan, "yola devam" diyor. Bakalım, Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na ilişkin oylama nasıl sonuçlanacak?

AKP'nin işi çok zor

Ruşen Çakır'ın yorumu için diğer sayfaya geçin


[PAGE]



Güngör Mengi (Vatan)
Meclis hukuk devletini korudu


Dün 8’inci madde düşmemiş olsaydı “Demoklesin Kılıcı” etkisini kaybedeceği için din ticareti yeniden kazanç kapısı haline gelecekti. AKP de bu madeni eskisinden daha rahat işletecekti. Hedef de buydu!

Yani meclis kararı yalnız hukuk devletini değil AKP’yi de korumuştur.

Reha Muhtar (Vatan)
Parti kapatma durdurulmalı

Karar hayırlı olmuştur...

Parti kapatma, maddelerin özgürlük sınırlarını genişleterek durdurulmalı...

Partileri hem sanık, hem yargıç yaparak değil...

Gençliğimin temiz kalbi, özgürlük arzusu, barış ve kardeşlik özlemi öyle söylüyor...

Bir daha 1 Mayıs gibi kanlı provokasyonlar yaşamak istemiyorum çünkü...


Ruşen Çakır (Vatan)
AKP'nin işi çok zor


Bakalım iktidar partisi bundan sonra nasıl bir strateji geliştirecek? HSYK ve Anayasa Mahkemesi düzenlemelerinin de reddedilme riski yüzünden bunları oylatmaktan vazgeçecek mi? Yoksa yeni fireleri engelleme ve mümkünse başka partiler ve bağımsızlardan yeni destek oyları bulma yolunda yoğun bir kulis faaliyetine mi girişecek.

Her durumda AKP’nin işi çok zor ve şu andan bakıldığında iktidar, partisinin kendi yaratmış olduğu bu krizden nasıl çıkabileceğini kestirmek pek mümkün değil.

Ortaya çıkan tablo kara koalisyondur

Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu'nu okumak için bir sonraki sayfaya geçin


[PAGE]



Okay Gönensin
Şaşırtıcı değil

Anlaşılan AKP içinde 12 milletvekili de eski düzenin sürmesinden yana.

AKP dünkü yenilgiyi radikal ve muhafazakâr sağ karşısında aldı.

12 Eylül darbesinin sorumlularının yargılanmasına karşı oy kullananların, yaptıklarını gizlemek için tam anlamıyla yalandan bir önerge verenlerin şu andaki parti kapatma sisteminin devamından yana oy kullanmaları da şaşırtıcı değildir.

Ali Bayramoğlu (Yeni Şafak)
Kara koalisyon...


Muhalif AK Partililer açısından siyasi tercihlere elbet saygı duymak gerekir, ama meseleye siyaset ve demokrasi penceresinden yapılan iş az akıllı bir iştir.

PKK ile aynı hedefe hizmet etmektedir...

Koalisyon şudur: 12 AK Partili, BDP, CHP, MHP...

Günün Önemli Haberleri