Unutkanlık yaşlılığa özgü değil
Abone olUnutkanlık sadece yaşlılığa özgü değil. Psikiyatr uzmanları çok yaşlılık belirtisi olarak bilinen unutkanlığın, gençler arasında da yoğun biçimde yaşanmaya başladığı bildirdi
Özel Başkent Üniversitesi Adana Hastanesi doktorlarından
Psikiyatr İbrahim Bilgen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yoğun
iş temposu, stres, fiziksel ve ruhsal yorgunluk gibi sorunların
unutkanlık belirtilerinin başladığı yaşı düşürdüğünü ifade etti.
Bilgen, stresli yaşamın kişinin beyinsel fonksiyonlarını
yavaşlattığını, bu nedenle kişilerin çevrelerinde yaşanan olayları
geç algılandığı veya unuttuğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Önceden, yaşla birlikte ilerleyen ve basit gündelik işlerin bile
yerine getirilmesinde sorunlar yaratan unutkanlığın şimdi gençler
üzerinde etkili olması aslında acı bir tablo. Yaptığımız gözlemler,
unutkanlığın 65 yaş sınırından 20'ye kadar düştüğünü ortaya
koyuyor.'' Gençlerin büyük çoğunluğunun depresyonda olduğunu
vurgulayan Bilgen, bunalımda olan kişilerin çevreye karşı
duyarsızlaştığını ve bu doğrultuda ilgi azlığı ve konsantrasyon
bozukluğu yaşadığını söyledi. İbrahim Bilgen, unutkanlığın ciddiye
alınması ve bir hastalık olarak görülmesi gerektiğini vurgulayarak,
şöyle dedi: ''Unutkanlık, yaşlılıkta doğal kabul edilebilir. Ancak
bunun genç yaşlarda yaşanması, kişi için ciddi bir problem teşkil
edebilir. Ayrıca küçük unutkanlıkları göz ardı edenler, halk
arasında 'bunama' diye bilinen alzheimer hastalığına da davetiye
çıkarıyorlar.'' TEKNOLOJİ BİLE UNUTKANLIĞIMIZA ÇARE DEĞİL Psikiyatr
İbrahim Bilgen, teknolojinin hayatı kolaylaştırdığı kadar
tembelliğe de sürüklediğini savunarak, şunları söyledi: ''Artık
numaraları aklımızda değil de cep telefonlarımızda tutuyoruz.
Bilgilerimiz bilgisayarımızda kayıtlı, ya da önemli günlerimizi
çağrı cihazlarını not alıyoruz. Herkes öyle bir noktaya gelmiş ki
telefon numarasının kaydettiği kişinin kim olduğunu veya çağrı
cihazına yazdığı notu neden yazdığını unutuyor. Bu nedenle
teknoloji bile unutkanlığımıza çare değil. Hatta güvence olarak
gördüğümüz cihazlar, bizim ilgisizliğimizi daha fazla tetikliyor.''
Bilgen, unutkanlığını ciddi problemlere yol açacağını ve kişinin
ailesiyle ya da çevresiyle olan ilişkilerini de zedeleyebileceğini
vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Daha güçlü bellek için,
düzenli ve dengeli bir yaşam sürdürün. Yeterli ve dengeli beslenin,
iyi uyuyun, alkolü azaltın, sigara kullanmayın. Sık sık temiz
havada, parklarda, ormanda yürüyüş yapın, unutkanlık yaşayanlar,
zihninizi zorlayın, hayatınızda önemli olan olayları planlayın,
işinizle eğlenceyi dengeleyin, egzersiz yapın.'' Bilgin, ayrıca
düzenli uyku alışkanlığının beyin fonksiyonlarının daha iyi
çalışmasını sağladığını belirterek, bu nedenle günde ortalama 8
saat uykunun önemli bir ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.