Ünlü muhabir Suriye'de öldü!
Abone olNew York Times'ın iki Pulitzer ödüllü ünlü muhabiri Anthony Şadid, görevli olarak gittiği Suriye'de geçirdiği astım krizinden dolayı hayatını kaybetti.
Şadid'in cenazesi dün Türkiye'ye getirildi. Bugün de Adana'da
otopsisinin yapılacağı belirtildi. Öldüğü anda Şadid ile birlikte
olan New York Times'ın foto muhabiri Tyler Hicks, gazetecinin
cansız bedenini taşıyarak Suriye sınırını geçip Türkiye
topraklarına ulaştı.
Şadid'in ölüm nedeni ve Suriye'nin tam olarak neresinde hayatında kaybettiği henüz netleşmiş değil. Astımını at alerjisinin tetiklemiş olmasından şüpheleniliyor. Ünlü gazeteciye bugün Adana'da otopsi yapılacak.
Şadid ve üç gazeteci arkadaşı geçen yıl Libya'da Kaddafi güçleri tarafından kaçırılmış, Türkiye'nin devreye girmesi üzerine serbest bırakılmıştı.
ÖZGÜR SURİYE ORDUSU HAKKINDA HABER YAPIYORDU
Bir haftadır Suriye'de olan Şadid, başta Özgür Suriye Ordusu
olmak üzere Devlet Başkanı Beşar Esad'a muhalif silahlı unsurlar
hakkında bilgi topluyordu.
Yabancı gazetecilerin ülkedeki faaliyetlerini yakından takip eden Suriye hükümetinin, Şadid'in ülkede olduğuna dair New York Times yönetimi tarafından bilgilendirilmediği ifade edildi.
ASTIMA HAZIRLIKLIYDI
Hicks, yanında her zaman astım ilacı taşıyan Şadid'in, dün Suriye'den ayrılmaya hazırlandıkları sırada, kriz semptomları göstermeye başladığını ve krizin ölümcül bir hal aldığını söyledi. Hicks, New York Times yöneticilerini telefonla durumdan haberdar etti ve birkaç saat sonra Şadid'in cenazesini Türkiye'ye getirdi.
New York Times Genel Yayın Yönetmeni Jill Abramson, gazete çalışanlarını bilgilendirmek için yazdığı e-postada, "Anthony yaşadığı gibi öldü; Ortadoğu'yu silip süpüren dönüşüme tanık olmaya ve hükümetin baskısıyla muhalif güçler arasında sıkışıp kalan halkın acılarını aktarmaya kararlıydı" yazdı.
SINIRI GİZLİCE GEÇMİŞLER
Şadid ve Hicks'in, kaçakçılar sayesinde Türkiye'den Suriye sınırına geçmeyi başardıkları belirtildi.
Hicks, İdlib sınırında gece vakti dikenli tellerin arasından geçip Suriye tarafına girdiklerini, burada kendilerini at sırtında rehberlerin karşıladığını anlatan Hicks, Şadid'in at alerjisinden dolayı ilk gece de astım şikayeti yaşadığını ancak daha sonra düzeldiğini belirtti.
"SURİYE'DEN ÇIKARKEN NEFESSİZ KALDI"
Hicks, Şadid'in öldüğü sırasında yaşananları da şöyle anlattı:
"Sınırdan yürüyerek çıkıyorduk. Soluk soluğa kalan Şadid, iki eliyle bir kayaya tutundu. Yanında durup 'İyi misin?' diye sordum. O sırada yere yığıldı. Bilinci yerinde değildi, belli belirsiz nefes alıyordu. Birkaç dakika sonra nefes almamaya başladı."
Hicks, yarım saat boyunca kalp masajı yaptığını ama Şadid'i hayata döndürmeyi başaramadığını da sözlerine ekledi.
İKİ KEZ PULİTZER'E LAYIK GÖRÜLDÜ
Henüz 43 yaşında olan Lübnan asıllı Amerikalı Şadid evli ve iki çocuk sahibiydi.
Şadid, New York Times, Washington Post, Boston Globe and Associated Press gibi dünyanın en önemli yayın organları için 20 yılı aşkın süredir hazırladığı haberlerle tanınıyordu.
Akıcı Arapçası ve detaycılığıyla Ortadoğu'yu tüm gerçekliğiyle Batılı okurlara aktaran Şadid, Irak'tan haberleriyle 2004'te ve 2010'da Pulitzer'e layık görüldü.
O dönemde Washington Post için çalışan Şadid, 2007'de Lübnan'dan yaptığı haberlerle finale kaldı. Geçtiğimiz yıl da New York Times'da yaptığı Arap Baharı haberleri için Pulitzer'e aday gösterildi.
KARİYERİ BOYUNCA TEHLİKELİ DÖNEMEÇLERDEN GEÇTİ
Kariyerine Associated Press'in Kahire muhabiri olarak başlayan Şadid, 1995-1999 yılları arasında bölgeyi dolaştı. Daha sonra Boston Globe için çalışan Şadid, Washington Post'un İslami işler muhabiri ve Bağdat büro şefi oldu. New York Times kadrosuna ise 2009'un sonunda katıldı.
Yaralanmalara, tacizlere ve tutuklamalara çok da yabancı olmayan Şadid, 2002 yılında Boston Globe için çalışırken Ramallah'da omzundan vurularak yaralandı. Geçen yıl Kahire'de Mısır polisi tarafından taciz edilen Şadid, bir baskın sırasında da bilgisayarları saklamak zorunda kalmıştı.
Şadid ve Hicks ile Stephen Farrell ve Lynsey Addario isimli New York Times muhabirleri, geçen yıl Libya'da hükümet yanlısı militanlar tarafından kaçırılmış, bir hafta tutuklu kalmış ve bu sırada fiziksel şiddet görmüştü. Ekip Türkiye'nin girişimleri sayesinde kurtarılmıştı.