Grand Yazıcı Otelleri’nin sahibi Hayri Yazıcı, geçtiğimiz yıl yakalandığı COVID-19’un etkilerinden hâlâ iyileşebilmiş değil. Şubat başında COVID’e yakalanan Yazıcı, hemen Taksim’de özel bir hastaneye yatırılmış, ancak tedavinin sonuç vermemesi üzerine 17 Şubat 2021’de aynı hastanede entübe edilmişti.Hayri Yazıcı’nın durumunun düzelmediğini gören kızı Bahar Şer ve diğer aile üyeleri, 2014 yılında böbrek nakli olan ünlü iş adamını İstanbul’daki başka bir hastaneye transfer etmişti.Nakil sonrasında Hayri Yazıcı’nın durumu iyiye gitmiş ve 3,5 aylık yoğun bakım sürecinden sonra da burada kısmen iyileşmiş ve taburcu olmuştu.Bahar Şer, olayla alakası olduğundan şüphelendiği Taksim’deki özel hastanenin çalışanları; M.A.A., A.K. ve Ç.B.’ye, babasına sahte COVID ilacı vererek, entübe edilmesine neden oldukları için dava açtı.Ünlü iş insanı Hayri Yazıcı’nın avukatı Emrullah Gözcü’nün savcılığa verdiği dilekçede; Hayri Yazıcı’ya verilen “Remdesivir” isimli ilacın, Sağlık Bakanlığı’nın izni olmadan kayıt dışı olarak temin edildiği ve sahte olduğu iddia edildi.Kasım 2020’de, Remdesivir’in ruhsat sahibi Gilead Türkiye, bir açıklama yaparak sahte ilaca dikkat çekmişti.Ruhsat sahibi şirket açıklamasında "Ülkemizde Remdesivir’in Sağlık Bakanlığı’na bağışlanan adetler haricinde başka bir tedariki bulunmamaktadır" demişti. Açıklamanın devamında "Son dönemde Sağlık Bakanlığı tarafından temin edilmeyen, Remdesivir içerdiği iddia edilen sahte olma olasılığı yüksek ürünler ülkemize yasa dışı yollardan girmiştir. Bu ürünlerin Veklury (Remdesivir) ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır ve de kullanılmaları tehlikeli olabilir.” denilmişti. Şikayet dilekçesinde tanıklardan birinin de Feryal Gülman olduğu ve Bahar Şer’in yakın arkadaşı olan Feryal Gülman’ın, tüm tedavi sürecinde ve A.K.’nın, sahte ilacı Şer’e satarken de yanında bulunduğu iddia edildi.A.K.’ın sahte ilacı temin ederek Bahar Şer’e sattığı, Ç.B.’nin de ilacı uyguladığı belirtilen dava dilekçesinde, “Bu zor durumdan yararlanarak, Sağlık Bakanlığı izni olmayan ve yararı kanıtlanmamış bu ilacın vatandaşlara satılması kabul edilemez” denildi.“COVID önleyici ilaçlara en çok ihtiyaç duyulan bir dönemde sahte olduğu anlaşılan ilaç, tedaviyi olumsuz şekilde etkileyerek tedavinin bitmesine neden olmuştur” denilen dilekçede, “Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma” suçunun işlendiği iddia edilerek hem adli yargıda soruşturmaya ilişkin hem de Sağlık Bakanlığı’na şikayet edildi.Sağlık Bakanlığı’na yapılan şikâyet üzerine başlatılan idari soruşturmada hastane ve çalışanlarına çeşitli cezalar verildi. Savcılık makamında yürütülen adli süreç ise halen devam ediyor.Entübasyon işlemi ve uzun yoğun bakım nedeniyle Hayri Yazıcı’nın tedavisi hâlâ evde sürerken, ayrıca şikâyet dilekçesinde ünlü iş adamının yanlış tedavi nedeniyle yürüyemediği de belirtildi.