Ünlü ilahiyatçıdan ilginç Çamlıca yorumu
Abone olÜnlü ilahiyatçı Ali Rıza Demircan tartışma konusu olan Çamlıca'ya cami projesini canlı yayında yorumladı.
İNTERNETHABER.COM (ÖZEL
İÇERİK)
Çamlıca'ya inşaa edilecek cami projesi sadece mimarlar için değil
ilahiyatçıların da
gündeminde. Habertürk ekranlarında Didem
Arslan Yılmaz'ın konuğu
ÇAMLICA TEPESİNE COPY PASTE CAMİİ SULTANAHMET'İN TAKLİTİ Çamlıca Tepesi'ne yapılacak cami için açılan yarışmada birinciliğe değer görülen bir eser çıkmadı. Jüri de ikinci olan ve iki kadın mimarın çizdiği 6 minareli caminin Çamlıca'ya yapılması kararlaştırıldı. Ancak seçilen eser Sultanahmet Camii'ne olan aşırı benzerliği nedeniyle hayli eleştiri alacak gibi. Zira seçilen cami projesi hem 6 minaresi hem kubbeleri hem de ön avlusu ile tıpkı Sultanahmet'e benziyor. (DEVAMINI OKU) COPY-PASTE CAMİNİN MİMARI KONUŞTU Çamlıca Tepesi'ne yapılacak cami, Sultahanmet Camii'nin neredeyse birebir kopyası. Çıplak gözle dahi iki eser arasındaki benzerlik farkediliyor. Projenin mimarı Bahar Mızrak ise taklit eleştirisine şu karşılığı verdi: USTA MİMARDAN ÇAMLICA PROJESİNE ÖNEMLİ ELEŞTİRİLER Mimar Sinan Ünv. Öğrt. Üyesi Prof. Suphi Saatçi canlı yayında Çamlıca Cami projesini kritik etti: Arkadaşlar çabalamışlar ama eski camileri plan olarak taklit etmişler. |
olan ünlü ilahiyatçı Ali Rıza
Demircan tartışma konusu olan cami projesini
yorumladı. Demircan, projenin görkemli ve devasa olmasına itiraz
etmezken, Süleymaniye Cami'ni andırmasını eleştirdi.
PEYGAMBERİN YAPTIRDIĞI CAMİİ DE BÜYÜK BİR PROJEYLE
DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
"Sevgili peygamberimizi Medine'de inşaa ettirdiği ve yapımına
bizzat katıldığı mescidi Nebi'nin Hz. Peygamber'in vefatından
önceki büyüklüğü 388 metrekareydi. Ancak bugün Mescidi Nebi'de 700
bin insan namaz kılıyor ve ihtiyaca cevap veremediği için oranın da
büyütülmesi için çalışma yapılmakta. Yanılmıyorsam tarihi süreç
içinde de başta ihtiyaç olmak üzere farklı nedenlerle büyükçe
camiler yapılmıştır. Tarihi dönemlerde camilerin şehitlerin merkezi
niteliğine büründürülmesi ve bu büyük camilerin bir külliye
şeklinde tasarlanmıştır. Süleymaniye'de 12 yıl imam hatiplik
yaptım, 12 yıl boyunca cuma ve bayram namazlarını ben deniz
kıldırdım. Süleymaniye şehrin görünür bir merkezinde ama külliye
şeklindedir. Yani dönemin dört fakültesi, hastanesi, akıl hastanesi
ve misafirlerin ağırlandığı darülziyate, külliyenin yemek
ihtiyacının yapıldığı tabhane, darülhadis ve hamam... Bu bir
külliye. Zamanımızda 15 milyonluk bir şehir olan İstanbul büyüdü.
Böyle görkemli camilerin yapılmasına da bir ihtiyaç duyulabileceği
inancındayım."
PROJE KEŞKE SÜLEYMANİYE'Yİ ANDIRMASAYDI
"Müslüman sanatçılar kendilerin yenilemelidiriler. Tarihi
dönemlerin mimari üsluplarını aşmalıdırlar. Yaşadığımız dönemin
imkanlını asırlar ötesine taşıyacak tasarımlar içinde olmalıdırlar.
Ben tamamen Süleymaniye'nin andıran bir projeyi arzu etmezdim. Bir
aşama kaydedilmesini tercih ederdim. Ama böyle takdir edilmiş."
TÜRKİYE İSLAM DÜNYASININ KÜLTÜR VE FİNANS MERKEZİ
OLUYOr
"Dış görünüşü itibariyle Sinani bir görüntüsü olsa da yaşadığımız
çağın ihtiyaçları da yapının alt yapısında karşılanmıştır. Bin
araçlık otoparktan sözediyoruz kütüphane ve konferans salonlarından
sözediyoruz. Türkiye artık camilerini tasavvur ederken gelecek
yılların ihtiyaçları da dikakte alınmaldır. Artık Tükiye İslam
dünyasının kültürel ve finans merkezlerinden biri olmak üzere."
PROJEYİ KADIN MİMARLARIN YAPMASI DİNİ AÇIDAN SAKINCALI
MIDIR?
"Bu benim bir yaramdı. Anadolu tarihimiz boyunca kadınlarımız
nedense toplum hayatının büyük ölçüde dışına çıkarılmışlar. Sosyal
aktivitelerin içinde istenen ölçüde yer alamaz olmuşlardır. Aziz
peygamberimizin döneminde kadınlar o dönemde eğitim merkezi de olan
camilere öyle çok geliyorlardı ki kucaklarında çocukları olan
kadınlar da cemaatle namaz kılıyorlardı. Ayrıca toplumsal hayatın
içinde de aktivite gösterebiliyorlardır. Benim nenem 100 yaşına
kadar yaşadı ama bir kere bile cuma namazı kılamadı, bayram namazı
kılamadı. Yani Anadolu'da bir kadın Cuma namazı kılmak istede bunun
imkanı yoktur. Şimdi iki mimar kadınımızın böylesine muhteşem esere
imza atması beni gururlandırmıştır. Bir tür yargılamadır, İslam
dünyasına bir mesajdır."