'Üniversiteler fuhuş evleri' diyen Ebubekir Sofuoğlu'na istifa çağrısı
Abone olÜniversiteler için “fuhuş evleri” ve “emlakçılar anlatsın” gibi çirkin ithamlarda bulunan Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu'na emlakçılar ateş püskürdü. İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Aşa, “Bilinçaltının dışa vurumu, beyni hasta, hastalıklı bir bakış” derken, Ankara Tüm Emlakçılar Odası Başkanı Ahmet Yetkin, “Özür yetmez, mesleği bıraksın” ifadelerini kullandı.
Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir
Sofuoğlu hakkında bir televizyon kanalında üniversiteler için sarf
ettiği “Neredeyse fuhuş evleri” sözleri sonrasında hem savcılık hem
Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü soruşturma açmıştı. Sofuoğlu’na, AK
Parti başta olmak üzere siyasi
partilerden, üniversite camiasından, YÖK’ten, kadın ve
öğrenci derneklerinden tepkiler çığ olup yağdı.
Sofuoğlu’nun daha sonra yaptığı açıklamalar ise bu kez emlakçıları ayaklandırdı. Sofuoğlu, tartışma yaratan sözleri için, “Ben üniversiteyi anlatmıyorum ki orada ve üniversiteyi anlatmadığımı devamında söylüyorum, apartlar diyorum. Ondan sonra, ‘gidin emlakçılar, komşular size anlatsın’ diyorum. Çok ilginç yani, özür dileyecek bir şey yapmadım ki ben, şu sözü söylemedim, söylemediğim için özür dilerim, böyle bir şey olabilir mi?” ifadelerini kullandı.
Sofuoğlu’nun iddiasına tanık olarak gösterdiği emlakçılar ise, söz konusu açıklamalara Milliyet aracılığıyla tepki gösterdi:
‘Beyni hasta’
Nizamettin Aşa (İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı): Talihsiz bir
açıklama. Profesör seviyesindeki bir akademisyene hiç yakışmadı.
Daha sonra başka bir şey söylemek istediğini söyledi ama bizde bir
laf var, ‘ağzından çıkan laf bir daha dönmez’ neticede o ifadeyi
kullandın. Kendi içinde yaşadığı, bilinç altındaki düşüncesini
yansıtıyor. Adam kendini bir şeye inandırmış. Hepimizin çoluk
çocuğu var, şehir dışında üniversitede okuyor. Fuhuş yuvası için
apartları adres göstermek, öğrencilerin kaldıkları yerleri
göstermek ne demek. Bu çocuklar okumak için geliyor, fuhuş
suçlaması ne demek. Mini etek giyen öğrenci de var, başını örten
de. Bunu sorgulamak ne bize ne de o kişiye düşer. İnsanların dünya
görüşleri neyse onu yaşantısına yansıtır. Bir kız çocuğuna mini
etek giyiyor diye illa fahişe gözüyle mi bakmak lazım. Topluma mal
edici genellemeler yapıp fuhuş yapıyorlar diyemezsiniz. Bu bakış
açısı tamamen hastalık, arkadaşımızın beyni hasta, kendi
hastalığını yansıtıyor.
‘Özür yetmez’
Ahmet Rıfat Yetkin (Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası Başkanı): Sofuoğlu, aydınlık ülkemizi karartmak için kızlarımızın okumamasını savunun bir zihniyeti savunuyor. Bu zihniyetteki zatların üniversitelerde öğretim üyesi değil, müstahdem bile olmaması lazım. Geleceğimizin teminatı öğrencileri, emlakçıları, meslektaşlarımı töhmet altında bırakmıştır sözleriyle. Nasıl apartları, öğrencilerin kaldığı yerleri, fuhuş yeri olarak görebilirsin, nasıl bir zihniyet bu. Türkiye’deki neredeyse her ailenin çocuğu şehir dışında, öğrenci evlerinde, yurtlarda, apartlarda kalıyor. Açıklamalarını kınıyorum. Özür bile yetmez, soruşturulup gereği yapılsın.
‘Herkesi töhmet altında bıraktı’
Erol Maden (Sakarya Emlak Komisyoncuları ve Danışmanları Esnaf Odası Yönetim Kurulu Başkanı): Açıklamalarına katılmak mümkün değil. Şiddetle kınıyoruz. Üniversitelerde okuyan, oralarda okumak için kirada, öğrenci evlerinde kalan sayısız öğrenci var. Töhmet altında bıraktı herkesi. Daha sonra düzeltmek için açıklamalar yaptı ‘apartları kastettim’ falan, bu kez biz emlakçıları adres gösterip ‘gidin sorun’ diye töhmet altında bıraktı. Ama kamuoyu bu şekilde anlamadı, çoğu kişiyi incitti, özür dilemesini bekliyoruz.
‘Ev sahiplerinden şikâyet gelmedi’
Salim Taşçı (Emlak Müşaviri): Öğrenciler üniversitelerin etrafındaki konutlarda ikameti tercih ediyorlar. Öğrencilerin farklı yaşam tarzları olabilir ama öyle terbiyeliler ki, hayatlarının ilk adımları evlerini kiralarken atıyorlar. Bu masumiyeti görebiliyoruz. Bu şahıs fantezi kuruyor kafasında galiba. Şu ana kadar öğrenciye verdiğim evlerin sahiplerinden herhangi bir şikâyet gelmedi. Kimse kimsenin de namus bekçisi değildir. Öğrencileri, üniversiteleri biz emlakçıları töhmet altında bırakmak da ne demek. Bu hangi aklın ürünü.