Üniversitede önemli değişiklikler
Abone olRektörlerin gelirlerine tırpanlanıyor. Üniversitelerde tam zamana geçiliyor. Mesai saatlerinde değişiklikler var.
Rektörlerin brüt maaşı artı döner sermaye işletmesinden
alacakları pay, Yükseköğretim Kurulu Başkanı'nın brüt maaşından
fazla olamayacak.
Üniversite hastanelerinde hastadan alınan, öğretim üyesi farkı kaldırılıyor. Öğretim üyeleri tam zamanlı statüye geçirilirken, döner sermayeden alacakları paylar farklılaştırılıyor.
Yeni uygulama ile öğretim üyeleri döner sermaye ile birlikte maaşlarının azami 8 katı kadar maaş alabilecek.
YÖK Başkan Vekili İzzet Özgenç, YÖK Genel Kurulu öncesinde eğitim muhabirlerine açıklamalarda bulundu. Özgenç, üniversitelerde tam zamana geçilmesi ile ilgili YÖK Genel Kurulu'nda mutabakata varıldığını kaydetti.
YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. İzzet Özgenç, YÖK Genel Kurulu'nda
kabul edilen düzenleme ile birlikte, rektörlerin bürüt maaşı artı
döner sermaye işletmesinden alacakları payın, Yükseköğretim Kurulu
Başkanı'nın brüt maaşından fazla olamayacağını söyledi. Özgenç,
"Daha önce böyle bir düzenleme yoktu. Yeni geliyor." dedi.
MESAİ SAATLERİ
Üniversitede yönetim görevini üstlenen kişinin, mesai saati dışında döner sermaye işletmesi üzerinden dışarıya hizmet verebileceğini aktaran Özgenç, "Mesela, Tıp Fakültesi öğretim üyesi rektör ise, döner sermaye işletmesi üzerinden mesai saatleri dışında hizmet verebilecektir. Bu para, buna dahil değil. Orada verdiği hizmete bağlı olarak alabileceği paradır." diye konuştu. Özgenç, yönetim görevi yapan kişilerin, mesai saatleri içerisinde döner sermaye işletmesi üzerinden dışarıya hizmet veremediğini aktardı.
Yapılması öngörülen değişiklik ile birlikte, mesai saatleri dışında, hafta sonu da dahil, döner sermaye işletmesi üzerinden dışarıya hizmet verilebileceğini dile getiren Özgenç, "Yani siz, Cumartesi- Pazar günü bir tıp fakültesi hastanesinin kapısını çaldığınızda, orada bir öğretim üyesine muayene olabileceksiniz, oradan bir hizmet alabileceksiniz. Mesai saatleri dışında hizmet veren öğretim üyesi, mesai saatlerinde aldığı paranın yüzde 50 fazlasını alacak." şeklinde konuştu.
TAM ZAMANLI STATÜ
Özgenç, üniversitelerde tam zamana geçilmesi uygulamasının yalnızca
tıp fakülteleri ile sınırlı kalamayacağını, tüm öğretim üyelerinin
kısmı zamanlı statüden tam zamanlı statüye geçirileceğini ve döner
sermaye üzerinden dışarıya hizmet verebileceğini aktardı. Özgenç,
üniversitelerde kısmı zamanlı statüde çalışan yaklaşık bin 300
öğretim üyesi bulunduğunu dile getirdi.
YÖK Genel Kurulu'na mutabakata varılan metnin, aynı şekilde
kanunlaşması halinde üniversitelerdeki öğretim üyelerinin artık
kısmi statüde çalışamayacağını kaydeden Özgenç, "Hepsi, tam gün
statüsünde çalışacak. Sadece tıp akültesi veya hukuk fakültesi
öğretim üyeleri değil, tüm alanlarda dışarıya hizmet
verilebilecek." dedi.
Uygulamanın hayata geçmesi ile birlikte tıp fakültelerinde çalışan
öğretim üyeleri için "artık muayenehane diye bir kavramın
olmayacağını" söyleyen Özgenç, hastadan alınan öğretim üyesi
farkının da kalkmış olacağını anlattı. "Sağlık hizmetini alanlar
bakımından, sağlık hizmetini kimde alırsa alsın, sağlık hizmetinin
karşılığında ödeyeceği para aynıdır." diyen Özgenç, "Yani sağlık
hizmetini aldığım kişi profesör diye- şu andaki kurgu- veya doçent
diye daha fazla para vereceğim diye bir şey söz konusu değil. Ama,
bir profesör, döner sermaye işletmesinden, doçente nazaran daha
fazla pay alacaktır. Yani, sağlık hizmetini verenler bakımından,
döner sermaye işletmesinden alacakları payda farklılık var. Ama
sağlık hizmetinden yararlananlar bakımından, hizmetten
yararlanmada, hizmeti aldığı kişi ister profesör olsun, ister
doçent olsun, ister uzman olsun ilave bir para ödemesi veya farklı
bir para ödemesi söz konusu olmayacaktır. Vatandaşın ödeyeceği para
aynı, ama öğretim üyesi döner sermayeden ilave bir para alacak."
şeklinde konuştu.
Özgenç, "Bu uygulama maaşlara ne şekilde yansıyacak?" şeklindeki
soru üzerine ise, "Net maaşının sekiz katı kadar bir para
alabilecektir ,gösterdiği performansa göre. Mesai saati dışında
olursa, 12 katına kadar çıkabilir. Bu sizin performansınıza bağlı.
Teorik olarak imkan, net maaşın 12 katına kadar. " dedi.
YENİ DÜZENLEME İLE MAL SATIŞI DA MÜMKÜN OLACAK
Yeni düzenleme ile birlikte mal satışının da mümkün olabileceğini
aktaran Özgenç, şöyle devam etti: "Mesela bir Ziraat Fakültesi
düşünün. Ziraat Fakültesi'nin uygulama alanı olarak bir arazide
ürün üretilmiştir. Bu ürünlerin satışından elde edilen gelir, döner
sermayeye gelecektir. O ürünün elde edilmesinde görev yapan tüm
öğretim elemanlarına bir pay ödenmesine imkan tanıyoruz. Ya da bir
meslek yüksek okulu düşünün. Bünyesinde bir atölye var. O atölyede
öğretim faaliyeti icra edilirken bazı ürünlerde üretilmiş olabilir.
Üretilmiş olan bu ürünlerin, piyasada satılması sureti ile bir
gelir elde edilmesi söz konusu olacak. Elde edilecek bu gelirin, o
üretim faaliyetine, o öğretim faaliyetine katkıda bulunan kişiler
arasında adil bir şekilde bölüşümünü sağlayan bir sistem
getiriyoruz."
Bu sayede, üniversitelerin kendi imkanları ile kaynak
oluşturabileceğini kaydeden Özgenç, "Aynı zamanda öğretim üyeleri
sadece maaşa bağlı olarak çalışmayacak, performansa dayalı gelir de
elde edebilecek." dedi.
Mevcut sistemde, tıp fakültesi dekanlarının döner sermayeden pay
alabilirken, başka fakülte dekanlarının pay alamadığına değinen
Özgenç, "Rektör, rektör yardımcıları, üniversite genel sekreteri,
tıp fakültesindeki başhekim, hastane müdürleri, diğer fakültelerin
dekanları, meslek yükseokullarının enstitülerin müdürleri gibi
yönetim kademelerinde görev alan kişilerin döner sermayeden adil
bir şekilde pay alabilmelerine imkan tanıyoruz." şeklinde
konuştu.
Döner sermaye işletmesi üzerinden dışarıya hizmet verilebilmesi çin
teknik alt yapıya ihtiyaç duyulduğunu aktaran Özgenç, döner sermaye
işletmesinde toplanan paranın belli bir yüzdesinin bu amaç için
kullanılacağını aktardı. Bu noktada fakülteler arasında ayrıma
gittiklerini anlatan Özgenç, "Mesela, tıp fakültesi için kabul
edilen yüzde ile hiçbir sarf malzemesine ihtiyaç duymayan hukuk
fakültesi için kabul edilen yüzdeyi birbirinde ayırdık. Mesela, tıp
fakültesinin döner sermaye işletmesinin hesabında toplanan paranın
yüzde 35'i araç, gereç yani teknik donanım ve sarf malzemesi temini
için ayrılıyor. Hukuk fakültesi döner sermaye işletmesinde toplanan
paranın yüzde 10'u ayrılıyor." dedi.
DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİNDE TOPLANAN PARANIN YÜZDE 5'İ
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR İÇİN KULLANILACAK
Özgenç, döner sermaye işletmelerindeki paranın yüzde 5'inin
rektörlük bünyesinde bilimsel araştırma projelerini teşvik amaçlı
olarak oluşturulan fonda toplanacağını kaydetti. Özgenç, "Bu
üniversitelerin bilimsel araştırmaları teşvik etmesini sağlayacak
bir fon kaynağı olarak kullanılacaktır." ifadesini kullandı.
Döner sermaye işletmesi bünyesinde toplanan paranın büyük bir
kısmının vergiye gittiğini belirten Özgenç, şöyle devam etti:
"Mesela hukuk fakültelerinde dışarıya hizmet verdiğinizde aldığınız
paranın yüzde 70 küsuru vergiye gidiyordu, yüzde 26'sı öğretim
üyesine ödeniyordu. Bu da öğretim üyelerini hukuk dışı bir yola
itiyordu. Mesela kişiler, gerçekte beş lira almışlardır ama
üniversite yönetimine beyanda bulundukları miktar gerçekte
aldıkları para değil. Kendilerini tatmin edecek miktarı elde
edebilmek amacıyla daha düşük bir miktarı beyan ediyorlardı. Bu bir
kötüye kullanma, yanlışlıktı. Bizim burada öğretim üyesini tatmin
edici bir miktar pay almasını sağlamamız gerekir ki, bu tür
sahteciliklerin, hukuk dışı uygulamalara sapmalarının önüne
geçebilelim."
Söz konusu oranları, Maliye Bakanlığı'nın netleştireceğini ifade
eden Özgenç, "Bizim maksadımız yüzde 85'lere kadar çıkmak."
dedi.