Unakıtan zırnık koklatmadı

Hükümetin ilk 5 aylık bütçe performansı geçen yıla oranla çok daha iyi çıktı. başarılı. Mayıs ayında bütçe 3.3 milyon YTL fazla verdi.

Rakamlar Unakıtan'ı sevindirdi ama siyasi belirsizliğe ve istikrara sık sık atıf yaptı.

Bütçedeki başarıya rağmen kemer sıkmaya devam edeceğini vurgulayan Unakıtan bakanlara "Kimse benden tekrar ilave para istemeye, ödenek istemeye gelmesin" diye seslendi.

İşte basın toplantısından önemli notlar:

-Dünyanın her yerinde büyüme ve verimlilik yavaşlıyor. Finans piyasalarındaki kriz ekonomik yavaşlamayı getiriyor.

GIDA VE PETROL CANAVARI AZDIRIYOR

-Enerji fiyatları ve gıda krizi enflasyonu artırıyor. İki tehlikeyle karşılaşıyoruz. Ekonomide yavaşlama ve enflasyonda artış. Dünya ülkelerinin karşılaştığı manzara bu.

-OECD ülkeleri bu yıl 1.8 büyüme öngörüyor. İtalya ve İspanya ekonomileri ivme kaybedecek. Hindistan Çin gibi ülkelerin bile ekonomileri zorlanacak. OECD bölgesinde yüzde 3.4'e çıktı.

ÇİN HAMMADDE TALEBİNİ KÖRÜKLÜYOR

-Dünyada enflasyon beklentisi yükseldi enerji sorunu büyüyor. Hammadde fiyatları korkunç arttı. Talep büyük ekonomilerden geliyor. 1 Çinli 50 yıl önce bir yılda 25 kilo et yiyordu şimdi 50 kilo yiyor.

-Türkiye dünya ekonomisiyle entere oldu. Kriz senaryoları artık geride kaldı ekonomi dinamik.

-Siyasi belirsizlik artınca büyüme hızı yavaşlamaya girdi. Yüzde 7'ler 8'ler artık bir kaç yıl hayal. Buna rağmen Avrupa'nın önündeyiz. Avrupa bu büyümeyi yakalasa şapka atar.

-Yavaşlamayı ihracatı artırarak karşılıyoruz. Mayıs ayında sanayi üretimi beklentilerin üstünde arttı.

ENFLASYON İTHAL EDİYORUZ

-Dünya için de en büyük risklerden birisi bu. Dışarıdan gıda maddesi ve enerji alan ülkelerin durumları gittikçe güçleşiyor. Türkiye enflasyon ithal eden bir ülke konumuna geldi.

-Enflasyonun yüzde 70'i gıda ve enerji kaynaklı. Dünyadaki artışlar, Türkiye'deki artışları tetikliyor, Türkiye'ye enflasyon ithal ediyor. Buralarda düzelme olursa Türkiye'de de düzelme olacak

REFORMLARA DEVAM

-Üretime sebep olmayan kaynağı olmayan harcamalardan kaçınmak istiyoruz. Merkez Bankası'nı sıkı mali politikalarla destekleyeceğiz. Reformlara devam etmek ve sıkı mali politikasına devam etmek.

-AR-GE, sosyal güvenlik ve istihdam yasalarını çıkardık. Çok yakında Türk ticaret kanunu çıkarılacak.

-Belirsizlikler eklenince faizler son günlerde gittikçe arttı. 2008 yılında ilk dört ayında açılan şirket sayısı 20.450 oldu.

-Mali disipline riayet ederken büyümeyi düşürmemek için gerekli tedbirleri almak zorundayız.

-Maliye politikalarının 2012'ye kadar planımız açık.. Bunu yapmak cesaret eder. Bugüne kadar görülmüş yapılmış şey değil.

Borçlar GSYİH'nın yüzde 38,8'ine geriledi. 2012'de bu oranı yüzde 30'a indireceğiz. Söz konusu oran İtalya'da yüzde 104,6, Fransa'da yüzde 64,2, Yunanistan'da ise yüzde 93,3.

KİTAP FIRLATTILAR EKONOMİ BATTI

-Anayasa kitabı fırlatıldı, ekonomi battı. Dünyada bir değil 3 dalgalanma oldu ekonomimiz en hafif şekilde atlatıyor. Bunlar reformlar sayesinde oldu.
Anayasa mahkemesi karar da vermiyor kitap fırlatıyor. O günleri hatırlayın daha iyi mukayese yaparsınız.

-GAP projesiyle artan gıda fiyatlarını telafi edeceğiz. AR-GE ile üretim yapısını değiştirip yüksek teknolojik ürünler ihraç edeceğiz. Rekabet gücünü artırıp projelere destek veriyoruz.

-Eskiden olsaydı arabaya benzin bulamazdı. İnsanlar kuyruğa girerdi. Petrol 140 dolara fırlamış Türkiye hiç kimse tınlamıyor. Bu ekonominin güçlülülüğünü gösteriyor.

1 DOLARLIK ARTIŞIN 500 MİLYON DOLAR MALİYETİ VAR

-O günkü şartlara göre daha kötü durumdayız ama hisseden yok. 1 dolarlık artış 500 milyon dolarlık maliyet demek. Şimdi akaryakıt fiyatları 1 dolar da artmıyor, 10 dolar artıyor.

-Cari açık için ihracatımız artırmak mecburileti ve doğrudan yabancı sermaye çekmek durumundayız. İç belirsizlikler nedeniyle yabancı sermayenin bu yıl 14-17 milyar dolar olmasını bekliyoruz

-5.5 sene içinde 49 milyar dolarlık özelleştirme yaptık. Altyapı reformudur. Rekabet şartlarını düzenlemek için yapılıyor.

ÖZELLEŞTİRMELER

-Şans oyunlarının işletme hakkı devri sürecinin bu ay başlanacak. Otoyol ve köprü özelleştirmeleri devam ediyor. Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesine dönük çalışmaların da bu yıl sonuna bitirilmesi öngörülüyor.

-Halk Bankasının kamu hissesinin özelleştirilmesi stratejisinin önümüzdeki haftalarda belirlenecek. Enerji dağıtım ihaleleri de başlayacak.

MAYIS AYI BÜTÇE FAZLA VERDİ

-Mayıs ayında, 3 milyar 389 milyon YTL bütçe fazla verildi. Geçen yılın mayıs ayına göre bütçe fazlası yüzde 66,4 oranında artış gösterdi.

-Aynı ayda merkezi bütçe yönetim giderleri 15 milyar 823 milyon YTL, faiz hariç bütçe giderleri 14 milyar 141 milyon YTL.

-Merkezi yönetim bütçe gelirler 19 milyar 212 milyon YTL. Bu rakamın içinde vergi gelirlerinin miktarı 16 milyar 902 milyon YTL, 603 milyon YTL teşebbüs, 27 milyon YTL sermaye ve 1 milyar 193 milyon YTL'de diğer gelirler.

OCAK-MAYIS DÖNEMİ

-Ocak-mayıs sonu itibariyle merkezi yönetim bütçe giderleri 86 milyar 23 milyon YTL. Faiz hariç bütçe giderleri 66 milyar 425 milyon.

-Merkezi yönetim bütçe gelirleri 83 milyar 962 milyon YTL, bütçe açığı da 2 milyar 60 milyon YTL.

-Sene sonunda hedeflenen bütçe açığı 18 milyar, 5 ay sonunda bu 2 milyar YTL oldu. Ama 5 aylık neticemiz de bu.

-Bu yılın Ocak- Mayıs döneminde bütçe açığı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38,4 oranında azaldı. Böylece ilk 5 ay sonunda yıl sonu bütçe açığı hedefinin sadece yüzde 11,4'ü gerçekleşti.

-İktidara geldiğimiz günden beri her ay bütçe sonuçlarını açıklıyoruz. Mali tatil oldu, o zaman 2 aylık birden yaptık, o dönemde gene aynısını yapacağız.
ÖNÜMÜZDE KİMSE DURAMAZ

-Onun bunun kapısına gidip el açmamamayı sağladık.. Ayakların üstüne duran toplum olduğunda her zaman itibarın yüksek oluyor. Ah bir de siyasi istikrarı sağlasak önümüzde kimse duramaz. Ama ne yapalım Türk milleti her şeyin üstesinden gelir.

BAKANLIKLARA İLAVE PARA MARA YOK

-Birçok kamu kuruluşlarından 'A efendim bu sene, dün bütçe fazla vermiş, ondan bize biraz verir misiniz?' Veremeyiz. Öyle bir şey yok. Yani bütün arkadaşlara, bütün bakanlıklara da duyurmak istiyorum.

-Bizim, 'Mayıs ayında fazla verdi' dememiz, geçen sene de vermiştik, bu sene biraz daha fazla verdik. Bunun manası, 'size daha fazla para vereceğiz' değil, öyle bir şey yok. Kimse benden tekrar ilave para istemeye, ödenek istemeye gelmesin.

-Ödeneği koymuşum baştan, sene başından neyse o. Herkes onun içerisinde hareket etmek mecburiyetinde. Kimseden artırma talebi sakın ha gelmesin. Böyle bir yanlışa düşmesinler. Bu o manada değildir. Onu da burada söylemiş olayım.

-Çünkü Bütçe Genel Müdürü boyuna telefonlara cevap veriyor. 'Ya sizin bütçeniz fazla vermiş. Bakanım bize şu kadar bir para versin' diyorlar. Bakanlıklar söylüyor bunu, valiler söylüyor, belediye başkanları... Yok böyle bir şey. Para mara yok.