Ulusoydan derbi için çağrı
Abone olUlusoy Fenerbahçe-Galatasaray maçı, yabancı oyuncu ve hakem konularında önemli açıklamalar yaptı.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Haluk Ulusoy, cumartesi günü oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde neticesi ne olursa olsun dostluğun kazanmasını dileyerek, "Derbide dostluğun, kardeşliğin ve fair play'in önde olmasını bütün herkes gibi ben de bekliyorum, bütün ülkemiz bunu istiyor" dedi.
Derbiyi yönetebilecek çok sayıda hakemin olduğunu ifade eden Ulusoy,
derbide görev alacak hakemin sıfıra yakın hatayla, maçın kaderine tesir
etmeyecek ufak tefek hatalarla derbiyi yöneteceğine inandığını söyledi.
TFF Başkanı Haluk Ulusoy, Fenerbahçe-Galatasaray derbisi öncesi önemli açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanacak derbinin dostluk içerisinde geçmesini ve neticesi he olursa olsun dostluğun kazanmasını dilediğini belirten TFF Başkanı Haluk Ulusoy, "Derbi maçları ilk ve son olmayacak. Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde dostluğun, kardeşliğin ve fair play'in önde olmasını bütün herkes gibi ben de bekliyorum, bütün ülkemiz bunu istiyor. Derbinin Türkiyemiz açısından güzel örnekler,
güzel mesajlar vermesi ve güzel bir resim sunması lazım. Dünyanın büyük
derbilerinden biri de Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanacak.
Dünya kamuoyuna da güzellikler sunmamız lazım. Bunu sunabilmemiz için
de başkan ve yöneticilerinin sağduyulu davranması gerekiyor. Her iki
kulübün seyircilerinin de en ufak olayın meydana gelmesine izin vermeden fair play kuralları içerisinde takımlarını motive etmesinin gerekli olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
"DERBİYİ YÖNETEBİLECEK ÇOK FAZLA HAKEM VAR"
Ezeli derbiyi yönetebilecek, derbinin atmosferini kaldırabilecek çok
fazla hakemin olduğunu belirten Ulusoy, "Merkez Hakem Kurulu (MHK), bu
hakemlerimizden bir tanesine görev verecek. Benim ülkemde çok iyi hakemler var. Derbi maçları yönetecek çok fazla hakem arkadaşımız var. Allah hakem şansı versin bu arkadaşımıza, inşallah en iyi şekilde bu maçı yönetir'' dedi
Yabancı hakem tartışmalarına da sert tepki gösteren Ulusoy, "Ben Federasyon başkanı olduğum müddetçe yabancı hakemi, asla Türkiye'de
hiçbir maçımıza getirmeyeceğiz. Böyle bir şey söz konusu değil. Önce
kendi insanımıza güveneceğiz. Yurtdışındaki hakeme neden güvenelim ?
Kendi insanına güvenmeyen yurtdışındaki hakeme nasıl güvenebilir" ifadelerini kullandı.
Vestel Manisaspor- Fenerbahçe maçında yaşanan olayları da değerlendiren Ulusoy, "Bu olayları tasvip etmemiz mümkün değil. Polisi de suçlamamız mümkün değil. Seyircilerimizi de suçlayıcı bir şekilde konuşmak istemiyorum, ama Fenerbahçe taraftarının olduğu tribünlerde yaşanan bir hadiseydi. Bu tür olaylar hiç yaşanmasın isterdik'' diye konuştu.
"YABANCI OYUNCU SAYISININ FAZLA OLMASIYLA AVRUPA'DA BAŞARI SAĞLANMAZ"
Yabancı oyuncu kontenjanı konusunda en iyi kararı aldıklarına inandıklarını söyleyen Ulusoy, yabancı futbolcu sayısının fazla olmasıyla Avrupa'da başarılı olunamayacağını ifade etti.
Yabancı oyuncu kontenjanının artırılmasının milli takımlara zarar vereceğini belirten Ulusoy, "Avrupa'da 2000 yılından bu yana Şampiyonlar Ligi ve UEFA'da şampiyon olan kulüplerin durumlarını önümüze aldık. Sadece 2 kulüp, Şampiyonlar Ligi ve UEFA'da biri 8 yabancıyla, biri 10 yabancıyla şampiyon olmuş. Diğer takımlara baktığınızda bir takım var ki 2 yabancıyla şampiyon olmuş, diğer takımlar arasında 4 yabancının üstünde tek bir kulüp yok Şampiyonlar Ligi ve UEFA Kupası'nı kazanan. Demek ki ortada bir sorun bulunmuyor. Galatasaray'ın, UEFA Kupası'nı kazandığı zaman 4 yabancı hakkı vardı, bu oyunculardan 3'ü oynuyordu. Galatasaray, 3 yabancı oyuncusuyla UEFA şampiyonu oldu. Yabancı futbolcu sayısının fazla olmasıyla Avrupa'da başarılı olunmaz. Türkiye'de şu anda 6 yabancı oyuncu kontenjanı söz konusu. Türkiye'de 18 kulübün 6'şar yabancısı olduğunu düşündüğünüzde her kulüpte 5 Türk futbolcusu oynayabiliyor. Bu da ligde 90 Türk futbolcusu demektir. Bu 90 futbolcu içerisinde A, A2 ve Ümit Milli
Takım seçmeleri yapılıyor. Bunu 6 yabancıya 8 yabancıya çıkardığınız
zaman Türk futbolcuların kulüplerinde oynama sayısı azalacak. Bu azalan
sayı içerisinde milli takımlara futbolcu seçeceğiz. Ondan sonra da dünyayla mücadele edeceğiz. Böyle bir sistem yok. Yabancı oyuncu sayısının fazla olması pek de bizim ülkenin gerçeğine uygun olmadığını anladık ve bu şekilde karar verdik. Bizim hiçbir kulübün veya herhangi bir kulübün kaç yabancı alıp almayacağını bilmemiz mümkün değil. Türkiye'de oynayan yabancı oyunculara baktığınızda Zambiya'dan bile maalesef futbolcu var. FIFA sıralamasında Türkiye'nin 40-50 daha sıra aşağısında olan ülkelerin futbolcuları ligimizde mücadele ediyor. Kulüplerimiz çok fazla oyuncu alıyorlar ve çok yabancı aldıktan sonra maalesef 3'er 4'er geri yolluyorlar. Daha sonra bu oyuncularla FIFA'lık oluyorlar" dedi.
Federasyonun Fenerbahçeli futbolcu Deniz Barış'ın lisansını askıya alması ilgili de değerlendirmede bulunan Ulusoy, "Deniz Barış davası bizim dönemin davası değildi. Geçmiş yönetimin davası ve geçmiş yönetimin Tahkim Kurulu, Deniz Barış ile ilgili kararını vermişti. En yüksek icra organımız Tahkim Kurulu. Tahkim Kurulu'nun aldığı karara saygı duyacağız. Biz de federasyon yönetimi olarak Tahkim Kurulu'nun aldığı karara saygı duyduk ve Deniz Barış'ın lisansını askıya aldık'' ifadelerini kullandı.
"FUTBOL FEDERASYONU HER KULÜBE AYNI YAKINLIKTA VE UZAKLIKTADIR"
Federasyonun her kulübe aynı yakınlıkta ve uzaklıkta olduğunu kaydeden Ulusoy, "Federasyonu suçlamak çok kolay, en basiti federasyonu suçlamak. Çünkü hiç taraftarı olmayan bir kurum federasyon. Şu bilinmeli ki federasyon her kulübe aynı yakınlıkta ve aynı uzaklıktadır. Biz bir kulüp sevinecek, diğer kulüp üzülecek diye kararlar almıyoruz. En doğru karar neyse oturup aramızda tartışıyoruz ve o şekilde kararlarımızı alıyoruz" diye konuştu.
Hukuki süreç devam ettiği için FIFA Tahkim Kurulu'nun kararı hakkında
konuşmak istemediğini vurgulayan Ulusoy, "Bu hukuki süreçde fazla konuşup da yorumlara açık değerlendirmeler yapmak istemiyorum. Tüm Türkiye'den spor kamuoyundan bir müddet daha Türkiye-İsviçre maçıyla ilgili, FIFA, Tahkim ve CAS'ı konuşmadan federasyonun girişimlerini bekleyerek, bizim yarınlarda ulaşacağımız güzellikleri beklerse davanın selameti açısından çok faydalı olur diye düşünüyorum. Türkiye-İsviçre maçında yaşanan olaylar benim başkanlığım ve yönetimin hiç müdahil olmadığı bir durum. Bizden önceki yönetimin zamanında yaşandı hadiseler. Hiçbir şekilde yaşanmamasını istemiştik. Dünyaya biz çok güzellikler sunmuştuk. 2002 Dünya Kupası'nda fair play'in, FIFA'nın posterlerine konu olacak kadar büyük işler başarmıştık. Ama Türkiye-İsviçre maçıyla imajımızda bir zedelenme oldu. Bu ülkemizin,
ülke futbolunun meselesidir. Kamuoyundan biraz daha sabretmesini
istiyorum. Bu çalışmalarımızı tüm spor kamuoyuna duyuracağız. Büyük bir
özveriyle çalışıyoruz. Hem Şenes Erzik başkanımız, hem yönetim kurulu
arkadaşlarımız dört elle sarıldık davaya. İnşallah beklediğimiz, umut ettiğimiz gelişmeleri yaşarız" ifadelerini kullandı.
Tribünlerde yaşanan şiddetin ve küfürün sona ermesi için tüm kulüp başkanlarını sağduyulu olmaya davet eden Ulusoy, "Türkiye liglerinde
mücadele eden her kulüp başkanı ülke insanına iyi mesajlar vermeli,
güzellikler sunmalı, kavga ortamı oluşturmamalı, kışkırtıcı konuşmalar
yapmamalı. Futbol sahasında çirkinlikleri kimse görmek istemiyor. Türk
futbolunda yapılması gerekenleri kulüp başkanları ile tartışırız, en nihayetinde federasyon yönetim kurulu kararı alır ve buna tüm kulüpler uyar" diye konuştu.