Uludere'de vur emrini kim verdi?
Abone olCHP'li Tanrıkulu, Başbakan'a 'Vur emrini siz vermediyseniz, kim verdi?' diye sordu.
İNTERNETHABER.COM- CHP
Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Uludere’de 34 kişinin
öldüğü olaya ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, “Vur emrini
siz vermediyseniz, kim verdi?” diye sordu.
Tanrıkulu, Başbakan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına
sunduğu soru önergesinde, “34 sivil yurttaşımızın hayatını
kaybetmesiyle sonuçlanan Uludere katliamının faillerinin ısrarla
korunması ve bu katliamın emir ve talimatını verenlerin ortaya
çıkarılmaması kamuoyunun ve ölenlerin yakınlarının vicdanını
kanatmaya devam etmektedir” diyerek şöyle dedi:
“ ‘Mahkemeler beni aşıyor’ ifadelerini kullanmışsınız. Peki,
mahkemeye Uludere/Roboski katliamına ilişkin elinizdeki tüm
bilgileri aktardınız mı? Aktarmadınız ise aktarmayı düşünüyor
musunuz?
Vur emrini siz vermediyseniz, kim verdi?
Bu olaydan ötürü, siyasi sorumluluk Başbakan olarak size ve
hükümetiniz üyesi bakanlara ait değil mi?
Siyasi sorumluğunuz gereğini yerine getirmeyi düşünüyor
musunuz?
Vur emrinden haberiniz olmadığını iddia etmektesiniz. Başbakan
olarak, can güvenliğinden sorumlu olduğunuz yurttaşların
katledilmesi emrini verenleri ortaya çıkarmak yerine neden
gizlemektesiniz? Faillerin ortaya çıkarılmasından hukuken ve
siyaseten çekindiğiniz bir husus var mıdır?
Ailelerin sabretmesi gerektiğini, bazı davaların 10 yıl sürdüğünü
ifade ettiniz mi? Böyle bir ifadeyi hangi bilgiler çerçevesinde
ifade ettiniz? Uludere davasının 10 yılı alabileceğine dair
değerlendirmeniz somut bilgilere mi dayanmaktadır? Bu davanın
yıllara yayılması konusunda alınmış bir devlet kararı mı
bulunmaktadır?
Uludere/Roboski’de kanayan yarayı kapatmak için yapılması
gerekenler bellidir: Failler bulunup yargılanır ve ailelerin
acısının dindirilmesi için gereken ne varsa yapılır. Sizin bu
konuda bir çalışmanız var mı?
Uludere/Roboski katliamındaki sorumluluğunuz bir yana, katliama
ilişkin tutumunuz bile yakınlarını kaybedenler için büyük bir
travma sebebi olmuştur. Bu bakımdan gerek kamuoyu gerekse Roboskili
aileler sizden özür dilemenizi beklemektedir. Bu özrü dilemekten
neden kaçınmaktasınız? Ne zaman özür dileyeceksiniz? Özrün zamanı
olur mu?”