Uludere’de hayatını kaybedenler canımızdan kopan parçalardır
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Uludere’de hayatını kaybedenler canımızdan kopan parçalardır” dedi.<br/>İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin d...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Uludere’de hayatını kaybedenler
canımızdan kopan parçalardır” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği iftar programına
katılan Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada, İstanbul Büyükşehir
Belediyesinin İstanbul’a ’Central Park’ büyüklüğünde yeni bir park
kazandırma projesine değindi. Erdoğan, "Niye Central Park?
İstanbul’a Central Park yakışmaz. İstanbul’a bir şehir parkı
yakışır. İlla birilerini taklit etmenize gerek yok. Birileri bizi
taklit etsin, mesele budur" dedi.
Erdoğan, geçtiğimiz Cuma günü Şerafettin Elçi Havalimanı’nın
açılışının ardından Uludere’de hayatını kaybeden 34 kişinin
aileleriyle aynı iftar sofrasında buluştuklarını ve onlarla
dertleştiğini ifade etti. Orada hayatını kaybedenlerin her şeyden
önce bu ülkenin vatandaşı olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, “Bu
olay mutlaka araştırılıp soruşturularak bağımsız yargının bunların
hesabını soracak. Biz cenazeler üzerinden siyaset yapan bir
anlayışa sahip değiliz. Biz Hakk’ın huzuruna göçmüş kişiler
üzerinden istismar edip onları kullanarak duyguları istismar eden
bir anlayışın içinde hiç değiliz” dedi.
Uludere’de ölenler için en az aileleri kadar üzüldüklerini
vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“O zaman da söyledim bugün de söylüyorum. Orada hayatını
kaybedenler candı. Allah’ın yaradılmışların en şereflisi olarak
yarattığı insanlardı. Onlar bizim canımızdan kopan parçalardı. Ama
unutmayın Hantepe’de askeri karakola baskın yapılarak orada ölenler
de bizim yavrumuzdu, şehidimizdi. Gediktepe’deki karakola yapılan
baskında ölenler de bizi şehidimizdi. Birinde 18 birisinde 20,
Bingöl’de ne yazık ki 33 kişinin aynı araçta baskına uğrayarak
şehit edilmeleri de bizim için bir faciaydı. Hepsi içinde aynı
ızdırab içinde olacağız. Onlar bu ülkenin insanıydı. Bunları
değerlendirirken bir tarafı yukarıya bir tarafı aşağıya olmaz. Her
tarafa adil yaklaşacağız. Hepsi için de aynı ızdırabı duyacağız.
Her şeyden önce onlar bu ülkenin vatandaşlarıydı. En başından
itibaren biz hepsine insan nazarıyla baktık. Anneleri babaları
kadar bizler de onlar için üzüldük bizlerde gözyaşı döktük. Ölmüş
insanların genç yaşta aramızdan ayrılmış olan insanların üzerinden
siyaset üretilmesini istismar yapılmasını bunun ayrımcılık vasıtası
olarak kullanılmasının insanlık dışı vicdan dışı bulduğumuzu
özellikle ifade ediyorum.”
“KAYBEDİLEN HERŞEYİN TELEFİSİ OLUR CANIN OLMAZ”
“Dünyada artık ölüler ve ölümler adına da ayrım yapılıyor” diyen
Erdoğan, “Maalesef bölgemizde cereyan eden birçok hadiseye; bizim
cenazemiz, bizim katilimiz, sizin katiliniz gibi son derece
ürkütücü bir bakış açısıyla bakıldığını görüyoruz. Kaybedilen her
şey telafi edilir. Ama canın telafisi olmaz. İnsan onurunun
şerefinin telafisi olmaz. Bunların yerine başka bir şey konulamaz.
Hem ulusal ölçekte hem küresel ölçekte bugün yaşanan hadiseler
gelir geçer. Yarın biz birbirimizin yüzüne bakacağız. Çocuklarımız
birbirinin yüzüne bakacak. Tarihte öyle olaylar yaşandı ki acısı
bugün bile devam ediyor. Bir liderin, başbakanın, devlet başkanının
hatası ömür boyu telefi edilemeyecek duruma dönüyor. Bundan 14 asır
önce yaşanmış Kerbela faciasının acısını bugün bile yaşıyoruz.
Bosna Hersek’te bir inancından dolayı masum insanların
katledildiğini unutmadık. Serebrenitsa’da yaşanan katliamı
unutmadık. Bir kıvılcım bütün bir tarihi yakabiliyor. Bütün bir
halkın boynunu yere eğebiliyor. İbret ders alınmadığı için maalesef
çok çabuk unutulduğu için tarihin sıkça tekerrür ettiğine şahit
oluyoruz” şeklinde konuştu.
“GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’Yİ DÜNYADA KABULLENEMİYORLAR”
Suriye’de 100 bine yakın insan öldüğünü hatırlatan Erdoğan,
“Ülkemizde 400 bin Suriyeli sığınmacı var. Bunlar bizim kardeşimiz.
Ramazan ayına rağmen oradaki zalim ölüm kusmaya devam ediyor. Aynı
şekilde Irak’ta. Geliyoruz Mısır’a orada da aynı tablo ortada.
Bunlar içeriden gelen bir gelişme mi yoksa dışarıdan böl, parçala,
yönet taktiğiyle dışarıdan kurgulanan bir oyun mu? Evet içerden ve
dışarıdan kurgulanan bir oyunla karşı karşıyayız. Türkiye’de
oynanan oyun da aynı şekilde içeriden ve dışarından kurgulanan
oyunlar. Bütün samimiyetimle söylüyorum. Güçlü bir Türkiye’yi
dünyada kabullenemiyorlar, hazmedemiyorlar. 10 yıl önce birdik
şimdi 3 katı büyüdük. Faize bakın yüzde 63’tü. Bugün yüzde 7. Kimin
cebinden çıkıyordu bu paralar? Köylümün, çiftçimin, memurumun,
kardeşimin cebinden... Bu ülkede gecede yüzde 7 bin 8 bin faiz
kazanmak suretiyle kazanç sağlayanlar oldu. Enflasyonun yüze 30
olduğu Türkiye vardı. Şimdi tek haneli rakamlarda” diye
konuştu.
Somali’deki saldırıya ilişkin konuşan Başbakan Erdoğan, "Somali’de
görevi başında şehit olan Sinan Yılmaz’a Rabbimden rahmet
diliyorum. Ailesine, milletimize baş sağlığı ve sabırlar diliyorum.
Saldırıda yaralanan 4 kardeşimize Somali Mogadişu’da gerekli
müdahaleler yapıldı. Ankara’da tedavileri yapılıyor. 3 yaralımızın
durumu iyi. Bir tanesi de ameliyata alındı. Çok şükür onun da
hayati tehlikesi bulunmuyor. Somali’deki saldırıdan dolayı taziye
ve dayanışma mesajlarına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
“ÖLÜM HEPİMİZ İÇİN HAK, MAKAMLAR PARALAR BİZİ KURTARAMAYACAK”
Başbakan Erdoğan konuşmasının son bölümünde ise şu ifadelere yer
verdi:
“Bizim hepsinde öte muhtaç olduğumuz şey aramızdaki birliğimizi
dayanışmamızdır. Biz birbirimizi niye seviyoruz. Makamdan ötürü mü?
Biz birbirimizi Yunus’un diliyle yaradılanı Yaradan’dan ötürü
severiz anlayışıyla seviyoruz. Bunu başarmaya mecburuz. Hepimiz
için ölüm haktır. Cumhurbaşkanı, Başbakan olsak da hepimiz için
ölüm hak. Bu makalar bu paralar bizi kurtarmayacak. Yakınlarınız da
sizin her zaman yanında kalmaz. Bayram’dan bayrama sizi ziyaret
ederlerse öp de başına koy. Bu kubbede hoş bir seda bırakmak
aslolan budur. Bu hizmetlerdir. Hayırlı evlatlardır. Bu
yatırımlardır. Yakmayalım yıkmayalım inşa edelim. Dikelim.
Yatırımlarımız yapalım.30 yıl kolay değil. Hep birlikte devlet
millet hep birlikte el ele vereceğiz. Burada emeği geçenleri
kutluyorum. Aramızda çözüm sürecine desteğini esirgemeyen
sanatçılar ilim adamları var. Onlara da emekleri için teşekkür
ediyorum.”