Uluç, yine Sabah'ı eleştirdi

Uluç, Sabah Gazetesi'nin Adana'da bürosu olduğunu ancak nedense kimsenin Aytaç Durak'la görüşmeden O'nu asmaya çalıştığını belirtti. İşte Uluç'un kaleminden Sabah'ın haberi ve haberin perde arkası: Aytaç Durak'ı asmadan!.. Yıllar önce gitmiş ve şaşmıştım, Adana'yı görünce.. Ve de Adanalıların Aytaç Durak sevgisini birinci elden izleyince.. Döndüm yazdım.. Hıncal takıntılı hastalar takıldı hatta.. Daha hala yüzünü görmediğim Aytaç Başkandan ne menfaatler temin ettiğim üzerine yazılar döşenerek.. Şimdi de bir gökdelenin tapusu adıma geçiyor Adana'da, onun için yazıyorum.. Aytaç Durak, 1984'ten beri Adana Büyük Şehir Belediye Başkanı.. Pardon bir dönem 1989'da ona oy vermemiş Adanalılar, pişman olmuşlar.. Hepsi o.. "Başkan bey nerden buldu" bizdeki haberin başlığı.. Mal beyanında eksikler olduğu gerekçesi ile mahkemeye verilmiş.. Güzel.. Haber de güzel.. Ama eksik.. Cumhuriyet Başsavcısının iddianamesi gibi yazarsak haberi eksik olur.. Aytaç Durak, kanun kaçağı değil ki?.. Adana'nın anakent belediye başkanı.. Aha orda.. Adana'da benim bürom da var.. O zaman "Nerden buldu" diye ortaya soru atmak yerine, "Nerden buldun" diye kendisine sorsan, bir de onun dediklerini yazsan ne olur?.. Aytaç Durak Adana'yı çağdaş bir kente dönüştüren adam.. Her metrekaresinde imzası var.. Tabii bunları yapması, kendi servetini de haksız arttırmasına izin verilmesi anlamına gelmez.. Suçlu ise yerden yere vurulur.. Suçlu ise.. Kim karar verecek?.. Mahkeme?.. Vermiş mi?.. O zaman?.. O zaman hani nerde Durak'ın sözleri bir.. O zaman hani nerde gazetenin, gazetecinin kendisini yargıç yerine koymaması.. Bu da iki.. Mahkemeden önce mahkum edilmemek, haklarında en çok dava açılan mesleği yapan bizlerin, yani gazetecilerin en çok muhtaç olduğu ilkedir, dostlar..