Uluç: Medya gribi sürüyor!
Abone olsabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç'un Türk medyası üzerine yaptığı ağır eleştiriler sürüyor. Uluç, bu kez de kuş gribi haberlerini yapan medyayı yerden yere vurdu
Uluç "başlıklı yazısında, "reyting ve tiraj kavgası" yüzünden
sorumlu gazetecilik yapılmadığgını öne sürdü..
Usta Kalem ayrıca sinema sayfasını yenilemeyen Akşam gazetesi
editörlerini topa tuttu!
Yazı: Hıncal ULUÇ
KOÇ Holding Ceosu Bülend Özaydınlı, Şelale Kadak'a "Kimse farkında
değil, sadece bir sektörü etkiledi sanıyorlar. Oysa ekonomiyi
tümden etkileyecek" demiş, kuş gribi için.. Yanlış..
"..cek" değil.. Etkilemeye başladı bile..
Bizim dillere destan salı yemeğinin müdavimlerinden Nadir Güllüoğlu
"60 yıldır Yunanistan'a baklava ihraç ederiz. İlk defa durdular"
dedi..
Sebeb.. Baklavaya yumurta sürüyorlar ya.. Milyonda bir ihtimal o
yumurta virüslü olsa bile, kızgın fırında saate yakın kalınca,
virüs mirüs mü kalır?..
Ama biz Türk medyası olarak öyle bir panik havası yarattık ki,
eloğlu zaten Türk'e meraklı değil.. "Bitti.. Biter.."
Turizm işletmelerinden e-mail yağmaya başladı.. Hadi bu mevsimde
gelecek yığınla futbol takımı vazgeçmiş.. Kabul.. Peki.. Ya ya yaz
sezonu, altı ay sonranın iptalleri..
Bizim ekran görüntüleri anında Avrupa televizyonlarında.. Öyle
olunca da, korku dağları bekler..
Biz silahı kendimize çevirmiş, kendi kendimizi vururken, el oğlu
boş durur mu?.
Türkün tavuğu yumurtası yerine kendi malları satılacak.. Türk
tatili yerine kendi tatilleri konacak. Türkiye'ye giden paralar
onlara kalacak.. O zaman ad kolay konuyor.. Kuş gribi değil, Türk
gribi..
İğrenç bir reyting ve tiraj yarışına Türk ekonomisi kurban
ediliyor. Reklam pastasından daha büyük pay almak için bu utanç
yarışını sürdürenler, yarın reklam verecek firmanın kalmayacağını
görmeyecek kadar da körler..
Sordum.. Gene soruyorum..
2005'te üç Batı Avrupa ülkesinde kuş gribi görüldü..
Hangileri..
2005'te bir Avrupa ülkesi kuş gribinden 17 milyon tavuk itlaf etti.
(Biz 1 milyon). Bu ülke hangisi?..
Bilmezsiniz..
Çünkü o ülke medyası, 1997'den bu yana sadece 159 kişi hasta edip
79 kişiyi öldüren kuş gribi ile soğukkanlı, temkinli mücadeleyi
bilir. Sorumluluk bilir.. Bizim ki gibi, kim daha çok sallayacak,
kim daha korkunç panik yaratacak yarışı etmez.. Elin eline koz
verecek köşe bucak görüntülerini ana haberlerde klip gibi döndür
Allah döndürmez.. Yere batsın, reyting, tiraj savaşınız sözüm ona
gazeteciler!..
Akşam yine akşam!..
VATAN, İstanbul sinemalarının tümünün programını verirdi, tam
sayfa.. Ne zaman sinema düşünsem, Vatan'a sarılırdım. Kestiler..
Üzüldüm.. Bir baktım Akşam başlamış.. Yaşa be Akşam..
Hevesim kursağımda kaldı. Akşam her gün tam sayfa program
yayınlamaya devam ediyor.. Ama hangi program.. Aralık 15'teki..
Onun ardından M. Ali Erbiller başladı. Geçen Cuma Amerikan filmleri
gene eklendi.. Akşam'ın o tek sayfasında satır değişiklik yok.
Milletle alay eder gibi, artık olmayan filmleri yazmaya devam
ediyorlar.. Olanın adı geçmiyor.
Bu sayfanın editörü yok mu?. Geçin.. Koca Akşam'da, bir ama bir tek
Allah'ın kulu çıkıp da "Ne oluyor beyler" demez mi?.
Önüne gelene sövmeyi yazı yazmak sanan köşeciler, kendi
gazetelerindeki rezilliği nasıl görmezler?..
Bu gazetenin bir de sapına kadar gazeteci Genel Yayın Müdürü var.
Serdar Turgut.. "Ya adam gibi yapın, ya da kaldırın" demez mi?..
Okurla böylesine alay etmenin sorumlularını ibreti alem için kovmaz
mı?.
Gazetecilik ne hallere düştü..
Hani "Ölmüş, ağlayanı yok" derler, öylesi..