Uluç, Hürriyet'i tetikçilikle itham etti!
Abone olHürriyet'in ayıbını ortaya koydu. Hürriyet'in yaptığı haberin asparagas ayıbını ortaya koyan Uluç, Hürriyet'i ve bazı isimleri tetikçilikle suçladı. Özkök'e neler dedi.
Hıncal Uluç 'Doğan Grubu'nda bulunan Hürriyet'i belki de hiç bu
kadar eleştirmemişti. Uluç yazısında Hürriyet gazetesinde
yayınlanan haberin 'asparagas' foyasını acımasızca eleştirdi.
Eleştirilerde Hürriyet'teki gazeteciler ve yazarların yanısıra
Hürriyet'in başında bulunan Ertuğrul Özkök'ü de yerden yere
vurdu.
Söz konusu haberle birlikte Hürriyet'in tetikçilik yaptığını Uluç
çekinmeden yazıyor. Uluç'un bu yazısı nasıl bir tepki alır bilinmez
ama Uluç'un yapılan bu haberde kimlerin parmağı olduğunu,
tetikçiliğin ne için yapıldığını açıkça yazıyor. İşte, Uluç'un olay
yaratacak satırları:
Malezya'da yapılan "2010 Dünya Basketbol Şampiyonası" oylamasının
hemen ardından 6 Aralık'ta Hürriyet spor ortamına bir bomba
düşürdü..
Çok kritik oylama öncesi bir Türk gazetecisi, Kanada adına oy
verecek Leslie Cin'i arayıp "Bu ülkenin spor tribünlerinde adamlar
öldürülüyor. Sakın Türkiye'ye oy vermeyin" demişti. Hürriyet sporun
manşetinde Türkiye'nin 2010'u aldığı yoktu. Hürriyet "Telefondaki
kimdi" diye vatan haini aramayı daha cazip (!) bulmuştu. Habere
imza atan Hürriyet Spor Müdürü Esat Yılmaer "Delegelerin kafasını
bulandırmaya çalışan bu zavallının Türklüğünden şüphe etmek gerek.
Hele bu bir gazeteci ise, durum daha da vahim" diyerek adını
açıklamadığı gazeteciyi "Vatan Haini" ilan ediyordu. Ayni gün
Basketbol Federasyonu resmi sitesinde "İçimizdeki Fransız ve
Sırplar ortaya çıktı" başlığı altında Ünal Özüak'ın resmi
yayınlandı.
8 Aralık'ta Türkiye gazetesinde Kemal Belgin "Haber doğrudur,
arayanı biliyorum" diye yazdı ve o da Ünal Özüak'ı ima etti.
Bu sırada Ünal Özüak, bu köşede yayınlanan yazılarını her defasında
Hürriyet'te haberi yazan Esat Yılmaer'e hitap ederek
bitiriyordu..
"Esat, vatan hainini ya da vatan uydurukçusunu açıkla.." Ben de not
düştüm. Hatta Türkiye Spor Yazarları Derneği Başkanı Onur Belge'yi
göreve çağırdım, mesleğe sürülen leke adına.. Esat'tan da, Onur'dan
da ses çıkmazken, asıl bombayı, Hürriyet ile ayni gurubun gazetesi
Fanatik 23 Aralık'ta patlattı.
"Vatan haini yokmuş" başlıklı sekiz sütunluk haberde Kanada
delegesi Leslie Cin ile arkadaşları Arın Anıt'ın konuştuğunu,
Cin'in "Oylama sırasında beni Türkiye'den bir gazetecinin aradığı
kesinlikle doğru değil, bunu duyunca şoke oldum" dediğini
yazdı.
26 Aralık'ta da gene ayni guruptan Milliyet, gene manşetten "Seçim
malzemesi mi oldu" başlığı ile Leslie Cin'in "İlk kez sizden
duyuyorum" dediğini, haberin seçim malzemesi olarak üretilen bir
asparagas olduğunu anlattı.
..Ve nihayet, sporseverlere, Arın Arat'ın Leslie Cin ile yaptığı
söyleşinin, Cin'in kendi sesinden
www.turkbasket.com/roportaj/lesliedalcin.mp3 tıklanarak
dinlenebileceği ilan edildi.
Tablo açık ve netti. Hürriyet, Turgay Demirel'in seçim gücünü
artırmak ve muhalifleri hırpalamak adına bu asparagas haberi
düzenleyerek, alenen ve resmen tetikçilik yapmıştı.
Hürriyet Spor Müdürü Esat Yılmaer'in, Demirel'e ne kadar yakın
olduğu, başından beri onu ne kadar desteklediği biliniyor. Hürriyet
Basket Yazarı Doğan Hakyemez ise Turgay Demirel'in maaşlı adamı.
Geçimini ordan temin ediyor.
Esat, başından beri sorularımıza yanıt vermediğine göre, suçunu
kabulleniyor. Haberi Doğan'la birlikte tezgâhlamışlar.
Benim Esat'la da, Doğan'la da meselem yok.. Onlar şanslarını
kullanamadılar. Susup kaldılar.
Sorunum Ertuğrul Özkök'le artık..
Hürriyet Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Özkök..
Bu kadar çirkin bir gazetecilik ayıbına, kökleşmiş, halkla
bütünleşmiş, "Kalemini satma" öğütlü baş yazısı ile çıkıp, yarım
asırdır en çok okunan gazete olmuş Hürriyet'in Genel Yayın Müdürü
Özkök göz yumuyor, görmez, duymazdan geliyorsa, yandı gülüm keten
helva..
Sevgili Ertuğrul, Bu sadece Hürriyet'in değil, tüm Türk medyasının
yüzünü kızartan bir skandaldır.
Okuyucu "Hürriyet bunu yaparsa, ötekiler ne yapmaz" demez mi?.
Hürriyet böylesi bir asparagasla tetikçilik yapabiliyorsa.."
dedirtirsek, "Gazete"nin doğru, gazetenin güvenilir olduğuna okuru
nasıl inandırırız.
Hürriyet bu pisliği temizlemek zorundadır.. Yoksa.. Sayfalar dolusu
ilanlar vererek yayın ilkeleri (!) açıklayan "Doğan Yayın
Konseyi"ne mi gitmemiz gerek?..
YAZI:SABAH