Uluç hakeme verdi veriştirdi!
Abone olHafta sonun oynan son derbiyle ilgili Hıncal Uluç yine sert konuştu. Usta kalem Uluç'a göre maçı Galatasaray rahatlıkla kazanabilirdi.
"Maçın genel görünümü içinde Galatasaray'ın bu maçı 4-1,
5-1 gibi farklı bir skorla kazanması lazım. O kadar fark var iki
takım arasında. Galatasaray her akında gol pozisyonuna giriyor,
Beşiktaş'ın savunması darmadağınık, orta sahasında da kimse yok
topa basan."
Bu sözlerin sahibi Hıncal Uluç, NTV'de yayınlanan 90. Dakika'da yine verdi veriştirdi.
İşte o sözler;
Maç hakkında konuşmak istediğim kişi hakem Abitoğlu. Bir hakem için
başa gelebilecek en güzel nimetlerden biri bu maç. Şeker gibi bir
derbi maçı, itiraz eden, saldıran yok... Buna rağmen ben büyük bir
eyyam içinde olan bir hakem gördüm. Böyle bir maçta bile
hakem eyyam yapıyorsa yarın çok ciddi sıkı bir maçta neler
yapabilir düşünemiyorum.
HAKEM PENALTILARI YEDİ
Emre Aşık yüzde 100 ikinci sarıdan kırmızı kartı görmeliydi.
Sabri, sarının üstüne anında ikinci sarı kartı görerek oyundan
atılmalıydı. Ernst kesin ikinci sarıdan kırmızı görmeliydi.
Sivok'un hareketi doğrudan kırmızıydı. Bu hakem için uyardılar sarı
ve kırmızı bol kullanır diye. Buna karşılık Yusuf'a gösterdiği sarı
kart yüzde 100 haksız. Bana sorarsan penaltıydı pozisyon. Bir
penaltı daha var. Kewell'ın İbrahim Üzülmez'e yaptığı hareket.
3 hareket birden var. Yani hakem Beşiktaş'ın 2 penaltısını
da yedi.
"ASLAN MAÇI FARKLI KAZANABİLİRDİ"
Maçın genel görünümü içinde Galatasaray'ın bu maçı 4-1, 5-1 gibi
farklı bir skorla kazanması lazım. O kadar fark var iki takım
arasında. Galatasaray her akında gol pozisyonuna giriyor,
Beşiktaş'ın savunması da darmadağınık, orta sahasında kimse
yok topa basan.
İlk yarıda forvet diye bir şey yok. En güvendikleri adamları
Holosko ve Bobo hayatlarının en kötü maçlarını oynuyorlar, Delgado
sakat, Yusuf kenarda oturuyor. Ortada rakip yok. Galatasaray tek
başına topu götürüp atmadan geri geliyor. Maçın genel görünümü bu,
bu arada Galatasaray kendi kalesine gol atıyor. Golü attığı zaman
Galatasaray başkanı Beşiktaş başkanının elini sıkıyor ve tebrik
ederim diyor. Maçın son saniyelerinde Galatasaray serbest vuruş
kazanmış, Arda kafayı vuruyor top kılpayı auta gidiyor, Arda da
gidip Rüştü'yü kutluyor...
Galatasaray'ın kaçırdığı ve yediği gollere bakın... Bu şike değil,
futbolda bu işler böyle oluyor. Onun için hiç kimse şikeydi falan
demesin. Varsa elinde kanıt ispatlarsın. Şu maçı Beşiktaş
kazanıyorsa, her maçı her takım kazanır. Futbol bu işte.
Bütün bu maçı izleyenlere yeniden soruyorum. Galatasaray 4 ya da 5
farklı kazanabilirdi. Ama şöyle maçı gözünüzün önünden geçirin,
kazanmak isteyen kimdi? Galatasaray'da kazanma isteği gördünüz mü
hiç? Teknik direktöründen başlayarak. Beşiktaş galip oynuyor 3
oyuncu değiştirdi, Galatasaray mağlup durumda aynı 11 ile maçı
bitirdi.
Galatasaray'ın yedek kulübesinde oturanlar Beşiktaş'ta oynar. İki
takım arasındaki fark da o. Galatasaray çıktı ve oynadı. Ama 'maçı
kazanacağım' hırsı içinde oynamadı. Beşiktaş aşırı sert oynadı. Ne
tekmeler vardı oyunda. Galatasaray en sakin maçını oynadı. Çünkü
sarı-kırmızılılar 'ben sahaya çıkarım oynarım, kazanırsam
kazanırım, kazanamazsam kazanamam' havasındaydı. Beşiktaş maçı
kazanmak için uğraşıyordu.
Beşiktaş'ta maçı kazanmak için uğraşmayan kişi bana sorarsan
Mustafa Denizli'ydi. Sahaya çıkardığı takım, 'ben gol yemeyim
burası benim stadım, bir tane gol atar bitiririm. Bitiremezsem de
beraberliğe de razıyım; çünkü iki puan kaybına tahammülüm var.'
şeklindeydi.
Beşiktaş ilk defa ligin ilk 6 sırasında yer alan bir takımı yendi.
Bu takım şampiyon oluyor, diğer takımlar utansın. İlk 6'dan birini
ilk defa yenebiliyor ligin bitmesine 1 hafta kala ve şampiyon
oluyor bu takım. Bu nasıl bir lig, nasıl bir ikram anla..."