Ülkücüler Erdoğan'a tepkili
Abone olBaşbakan Erdoğan'ın Diyarbakır'da yaptığı konuşmasının yankıları devam ediyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Harun Öztürk, konuşmayı sert bir dille eleştirdi.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Harun Öztürk, Türkiye'de Kürt sorunu
bulunmadığını, siyasal Kürtçülük sorunu olduğunu savundu. Dış
odakların Türkiye üzerinde senaryolar hazırladığını ve ülkede etnik
bir çatışma ortamı oluşturmaya çalıştığını belirten Öztürk, "Ülkücü
gençlik, her zamanki gibi seviyeli ve ilkeli duruşuyla hiçbir zaman
hiçbir çatışma içinde olmayacaktır" dedi. Ülkü Ocakları Genel
Başkanı Öztürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın aydınlarla yaptığı
terör zirvesi ve Diyarbakır gezisi başta olmak üzere son günlerdeki
sıcak gelişmeleri İHA'ya değerlendirdi. Erdoğan'ın "sözde
aydınlar"la yaptığı toplantının ülke geleceğinin veya sözde Kürt
sorununun çözümüne ilişkin bir adım olacağını düşünmediğini ifade
eden Öztürk, "Bu sözde aydınlar görüşmede birtakım dış odakların
sözcülüğünü yaptı ve maalesef başbakan da buna çanak tutan bir
yaklaşım sergiledi. Ben bu sözde aydınların şu hassasiyetini
anlamıyorum. PKK'nın sözcülüğünü ve arabuluculuğunu yapmaya
çalışırken, binlerce şehit ailesiyle ilgili en ufak bir girişimde
bulunmuyorlar" diye konuştu. Türkiye'de Türkler, Kürtler, Çerkezler
ve diğer etnik kökenli vatandaşların yüzyıllardır birlikte
yaşadığını, kız alıp verdiğini hatırlatan Öztürk, bu bütünlüğü
bozmaya kimsenin gücünün yetmediğini kaydetti. "Türkiye'de Kürt
sorunu yoktur, Türkiye'de siyasal bir Kürtçülük sorunu vardır"
diyen Öztürk, Başbakan Erdoğan'ın "Kürt sorunu vardır" sözlerinin
terör örgütü PKK'yı cesaretlendireceğini iddia etti. Başbakanın
Diyarbakır gezisinin çok abartıldığını ve sanki yurt dışına, başka
bir ülkenin vilayetine gidiyormuş gibi bir sunum yapıldığını
savunan Öztürk, "Diyarbakır; Amasya, Erzurum, Konya gibi
Türkiye'nin bir ilidir. Diyarbakır'ı Türkiye Cumhuriyeti'nden
ayrıştırmaya çalışıyorlar. Bu millet hiçbir zaman bu tür oyunlara
gelmeyecektir. Bu millet birdir, bütündür, kim ne kadar gayret
ederse etsin bu millet bütünlüğünü her zaman koruyacaktır" şeklinde
konuştu. "DIŞ MİHRAKLAR TÜRKİYE ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR" Türkiye'nin çok
ciddi bir süreçten geçtiğini, dış mihrakların Türkiye üzerinde
senaryoları bulunduğunu savunan Harun Öztürk, şunları söyledi: "Dış
odaklar bu senaryoları için figüran olarak AKP'yi seçti.
Türkiye'nin kurtuluşu AKP'den kurtuluşa bağlıdır. Bir an önce erken
seçim kararı alınarak sine-i millete dönülmelidir. Millet sandıkta
hesap soracaktır. Türkiye bu süreci Allah'ın izniyle atlatır.
Kimler ne şekilde ayrılık otu olmaya çalışırsa çalışsın, bu millet
birdir, beraberdir, bunu her zaman gösterecektir. Siyasi partiler
yaptıkları kadar yapmadıklarından da sorumludur. AB giriş sürecinin
ve ekonomik gelişmenin alternatifi terörün tırmanışı olmamalıdır.
Ekonomik göstergelerdeki sözde olumlu havadan nasiplenenler,
terörün tırmanışını da başka partilere mal etmemelidir. Tüm
bunların günahı sevabı kendilerine aittir. Siyaset tahterevalli
gibidir. Gayri milli bir duruş sergileyen AKP düşüşe geçerken,
milli bir duruş ortaya koyan MHP'nin yükselmesinden daha doğal bir
sonuç olamaz. MHP Genel Başkanı Devlet bahçeli, 16. Erciyes Zafer
Kurultayı'nda gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbet toplantısında
önemli açıklamalar yaptı. Ülkücü hareketin ve onun siyasi aksiyonu
olan MHP'nin yıllardır Türk siyasetinde ilkeli, dürüst ve seviyeli
duruşu halkın takdirini topluyor. Bahçeli, 'MHP siyasi vampir
değildir' açıklamalarıyla, 'Terör MHP'ye oy kazandırıyor'
yorumlarına cevap verdi. 'Türkiye'de terör olayları Ülkücü
Hareket'e yarıyor' demek Ülkücü Hareketi tanımamaktır. Ülkü
Hareket, devletin ve milletin bekasını her şeyden üstün tutar."
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Öztürk, Türkiye'de etnik çatışma ortamı
oluşturulmaya çalışıldığını da belirterek, Ülkücü gençliğe,
'Tahriklere kapılmayın' çağrısı yaptı. Ülkücü gençliğin, hiçbir
çatışma ortamında bulunmayacağını belirten Öztürk, "Ülkücü gençlik,
her zamanki gibi seviyeli, ilkeli duruşuyla hiçbir zaman hiçbir
oyunda rol almayacaktır. Başkalarının yazdığı senaryolarda
kesinlikle yer almayacaktır. Ülkücü gençlik, devletinin milletinin
bekası için elinden geleni dün olduğu gibi bugün de yarın da
yapacaktır. Meşru zemin içinde her zaman tepkisini vermeye devam
edecektir. Ancak hiçbir çatışma ortamında bulunmayacaktır"
dedi.