Ülke zenginliğini kayıt dışı engelliyor
Abone olTürkiye'de kayıt dışı ekonominin en çarpıcı örneği milli gelirde yaşanıyor. İşadamı Aldo L.Kaslowski, zengin olduklarını ancak kayıt dışının buna engel olduğunu söyledi.
TÜSİAD International Başkanı Aldo L.Kaslowski, Doğrudan yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmesi için, ''kayıtdışı ekonomi'' ile büyük bir özveriyle mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. İstihdamın 'yatırımla' artacağını vurgulayan Kaslowski, bunun için de, ''kayıtdışıyla mücadele yanında, doğru yatırım teşvik politikası'' gibi yatırımın önündeki konuların halledilmesi gerektiğini vurguladı. Kaslowski, vergi, büyüme ve istihdam konusundaki sorularını yanıtladı. Arzu edilen refah düzeyi tabanı genişlemedikçe, özellikle doğrudan yabancı yatırım olanaklarının gerçekleştirilmesinin zor olduğuna dikkati çeken Kaslowski, refah düzeyi tabanının genişletilmesi gerektiğini bildirdi. Türkiye'nin zengin bir ülke olduğunu, ancak kayıtdışılık nedeniyle bunu uluslararası alanda tam olarak gösteremediğini vurgulayan Kaslowski, şöyle devam etti: ''Belki zenginiz fakat kayıtdışı ekonomimizden ötürü bunu tam olarak ispatlayamıyoruz. Ayrıca bu zenginliği, uluslarası kredi alabilmek için teminat olarak gösteremiyoruz. Doğrudan yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmesi için, kayıtdışı ekonomi ile büyük bir özveriyle mücadele edilmesi gerekiyor. Bu haksız rekabete şu ana kadar hiç birşey yapılmadı.'' SEKTÖR BAZINDA TEŞVİK POLİTİKASI... Bu arada Türkiye'ye daha çok doğrudan yatırım çekebilmek için, Avrupa Birliği (AB) benzeri bir teşvik politikasının uygulanması gerektiğini ifade eden Kaslowski, bu teşvik politikası konusunda şunları söyledi: ''AB'de olduğu gibi, sektör bazında teşvik gören organize sanayi bölgelerinin tespiti gerekmektedir. Kişi başına geliri 1.500 doların altında olan geri kalmış bölgeler parametresi, yatırımcı için geçerli değildir. Yabancı yatırımcı, yeri, yani Lojistiği doğru bir yatırım bölgesi, düşük maliyet ve bürokraside sürdürülebilinir bir istikrar istiyor.'' TÜRKİYE, İTALYAN YATIRIMCILARIN GÖZDESİ... Şu anda Türkiye'ye yeni giren somut yatırım örneklerinin bulunmadığının altını da çizen Kaslowski, bunun için vaktin biraz erken olduğunu bildirdi. Büyük İtalyan şirketlerinin Türkiye ile yakından ilgilenmeye başladıklarını vurgulayan Kaslowski, şunları kaydetti: ''Kesin olarak bildiğim bir konu var ki o da, İtalyan yatırımcılar dünyada bazı stratejik ülkeler ile çok yakından ciddi şekilde ilgileniyor. Bu ülkeler, Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Türkiye. Türkiye, bunlar arasında belki en ufak pazara sahip olan ülke konumunda, ancak Avrupa'ya en yakın bir pazar olmasından ötürü Türkiye'yi çok cazip görüyorlar.'' ''VERGİ TABANI, ADİL VE BÖLGESEL YAYILMALI'' Kaslowski ayrıca, Türkiye'de vergi tabanı 'adil ve bölgesel' olarak yayılmadığı sürece, devletin, vergi kaynağından mahrum kalmaya devam edeceğini söyledi. Adil bir vergilemenin, yatırımların, dolasıyla büyüme ve istihdam artışı açısından önemli olduğunun altını çizen Kaslowski, adil bir vergileme olmaması halinde, beklenen büyüme ve istihdamın aksayacağını kaydetti.