Ukrayna'nın garantörlük teklifine Türkiye'den yanıt: Sıcak bakıyoruz
Abone olUKRAYNA'nın başkenti Kiev yakınındaki Buça kasabasında Ukraynalı sivillerin Rus birliklerince öldürülmesinin Türkiye'nin iki ülke arasında yürüttüğü arabuluculuk çabalarını yavaşlatma riski ile karşı karşıya bıraktığını belirten Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin olası garantörlük rolüne sıcak baktığını kaydetti.
TÜRKİYE Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Financial
Times'e Ukrayna'daki son gelişmeler ve Türkiye'nin Rusya ile
Ukrayna arasındaki arabuluculuk çabalarına ilişkin mülakat
verdi.
Kiev yakınlarındaki Buça kenti ve Borodyanka gibi kasabalarda ölen sivillerin korkunç görüntülerinin Ukrayna'nın müzakerelere devam etme konusundaki isteğini etkilediğini dile getiren Kalın, "Fotoğraflardan dolayı hepimiz çok öfkelendik. İnsan hakları ihlalleri ve muhtemel savaş suçları" ifadesini kullandı. Vahşetin 'özellikle Ukrayna tarafında' müzakerelerin yeniden başlamasını yavaşlatma riskiyle karşı karşıya bıraktığını kaydeden Kalın, Ukrayna tarafının belki bir kaç gün ara verebileceğini ve sonra yeniden bir araya gelebileceklerini ifade etti. Kalın "Sahadaki gelişmeler, Buça'dan çıkan fotoğraflar ve şimdi birkaç farklı yer... Tabi ki müzakerelerin önceki gibi devam etmesini daha da zorlaştırıyor. Ukraynalılar perişan oldu hepimiz gibi. Bunlar gerçekten korkunç, tamamen kabul edilemez insanlık dışı eylemler ve her kim yaparsa yapsın adaletin önüne getirilmeli" ifadelerini kullandı.
"Diplomasiye bir şans vermeliyiz"
Türkiye'nin iki tarafı da müzakerelere devam etmeye teşvik ettiğini
dile getiren Kalın, Türkiye Milli Savunma Bakanlığının Rus ve
Ukraynalı taraflarla sivillerin ve kuşatma altında olan güneydeki
Mariupol kentinden tahliyelerin sağlanması konusunda angajman
sağladığını ifade etti. Kalın, "Diplomasiye bir şans vermeliyiz ve
Rus tarafıyla konuşmaya devam etmek önemli. Kişisel olarak gelecek
birkaç günde veya bir hafta gibi bir sürede büyük bir ilerleme
beklemiyorum. Ama bekli bir, iki hafta içinde tekrar bir hareket
göreceğiz" dedi.
Sözcü Kalın, Rusya ve Ukrayna'nın Antalya ve İstanbul'daki müzakereleri takiben tekrar İstanbul'da bir araya gelmek konusunda anlaştığını ifade etti.
Rusya'nın askeri operasyonlar konusunda olduğu kadar Batı'nın
Rusya'ya uyguladığı yaptırımların etkisi konusunda da endişeli
göründüğünü dile getiren Kalın, "Orada çok fazla kayıp yaşadılar
fakat ekonomik kayıplar genel ekonomik durum ve politik düşünce
üzerinde muhtemelen bir etkiye sahip olmaya başlıyor" ifadelerini
kullandı. Kalın, Rusya'nın çatışmayı sona erdirmek için adımlar
atması halinde yaptırımların hafifletilmesini isteyeceği görüşünü
dile getirerek, "Muhtemelen Rusya açısından taviz vermelerinin tek
yolu bu" değerlendirmesinde bulundu.
"Bu savaşı bitirmek istiyoruz"
Güvenlik garantisi konusundaki tartışmaların henüz erken bir
aşamada olduğunu dile getiren Kalın, "Ancak prensip olarak buna
olumlu bakıyoruz çünkü Ukrayna'yı desteklemek istiyoruz ve bu
savaşı bitirmek istiyoruz. Ukraynalılarla, Ruslarla bu müzakereyi
yaptık. Amerikalılar ve Fransızlarla biraz müzakerede bulunduk
ancak imzamızı atmadan önce ordularımız tarafından üzerinde
çalışılması gereken birçok askeri detay var" ifadelerine yer
verdi.
"Kiev ile Moskova arasında geniş bir boşluk
var"
Kalın, Ukrayna'nın silahsızlandırılmasının ayrıntıları üzerinde
çalışmaların devam ettiğini ancak Kiev ve Moskova'nın konuyla
ilgili tutumları arasında 'geniş bir boşluk' olduğunu vurguladı.
Sözcü Kalın, şöyle devam etti:
"Rusya'nın temel kaygısı Ukrayna'nın Rusya için tehdit oluşturabilecek herhangi bir ateş kapasitesine sahip olmamasıdır. Ukrayna herhangi bir egemen ülkenin herhangi bir ordusunun normal yeteneklerine sahip güçlü ve ciddi bir ordu istiyor."
Kalın, Kırım ile Doğu Donbas bölgesiyle ilgili güvenlik garantileri ve toprak meselelerinin müzakerelerdeki ana meselelerden olduğunu, Rusya'nın, Kırım'ın ilhakının tanınması hariç taleplerini netleştirmediğini dile getirdi. Türkiye'nin Rusya'nın Kırım konusundaki talebini gerçekçi olmayan ve maksimalist bir talep olarak değerlendirdiğine işaret eden Kalın, bu talebi ne Ukrayna'nın ne de uluslararası toplumun kabul etmeyeceğini söyledi. Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak Kırım'ın fiili durumu değişmeyecekse ve bu noktada değişmeyecek gibi görünüyor, o zaman bunu sahadaki bir gerçeklik olarak kabul edebilir ve Kırım'ın durumuna nasıl bir dereceye kadar çözüm getirebileceğimiz konusunda bir şeyler bulmaya çalışabiliriz."