Ukraynalı mültecilere bütün kapılar açıldı AB'nin iki yüzlü politikası
Abone olAvrupa Birliği'nin (AB) Rusya'nın saldırısına uğrayan Ukrayna'dan kaçanlarla, dünyanın başka yerlerindeki çatışma bölgelerinden kaçanlara koruma sağlamadaki uygulamaları farklılık gösteriyor.
Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya başlattığı saldırının ardından
yaklaşık iki hafta içinde 2 milyon kişi komşu AB ülkeleri
Macaristan, Polonya, Slovakya ve Romanya'ya girdi.
AB, bir anda ortaya çıkan Ukraynalı akınına hızlı karşılık verdi. AB Komisyonu, krizin başlamasından bir hafta sonra çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan Ukraynalıların geçici koruma altına alınması için üye ülkelere öneri hazırladı.
Bu kapsamda AB ülkelerinin oy birliğiyle 2001'de çıkarılan ancak bugüne kadar hiç kullanılmayan AB Geçici Koruma Yönergesi 4 Mart 2022'de hayata geçirildi. Savaşın başlamasından sonra 10 gün içinde uygulamaya koyulan yönergeyle Ukrayna'daki savaştan kaçanlara ve ailelerine geçici koruma statüsü veriliyor.
Ukraynalılara otomatik oturma ve çalışma
izni
Yönerge çerçevesinde Ukraynalılar, AB'nin mülteci politikasının
dışında kalmayı tercih eden Danimarka haricindeki AB ülkelerinde
oturma izni alabilecek, eğitim ve sağlık hizmetlerinden
faydalanacak, çalışma izni sayesinde iş bulup çalışabilecek.
Ukraynalılara ayrıca sosyal refah yardımı, barınma yardımı ve geçim
yardımı gibi imkanlar verilebilecek.
Ukrayna sınırındaki AB ülkelerine girenler diğer üye ülkelere
serbestçe seyahat edebilecek. Bu zaten Ukrayna ile AB arasındaki
vize serbestliği anlaşması sayesinde mümkündü. Ukrayna vatandaşları
AB ülkelerinde 90 gün boyunca vize almadan kalabiliyordu. Geçici
koruma kapsamında bu süre en az 1 yıla çıkmış oldu.
Ücretsiz seyahat ve iletişim imkanı
Birçok AB ülkesi Ukraynalıların seyahatlerini kolaylaştırmak için
ücretsiz bilet imkanı da tanıyor. Ayrıca bazı telekomünikasyon
şirketleri de Ukraynalılara ülkelerini ücretsiz arama ve ücretsiz
SIM kart sağlama gibi hizmetler sunma kararı aldı.
Bu imkanlardan Ukrayna'da yasal olarak bulunan uluslararası koruma altındaki Ukrayna vatandaşı olmayan kişiler de ya yönerge kapsamında ya da üye ülkelerin ulusal yasaları içinde faydalanabilecek.
Ancak Ukrayna'da yaşayan veya çalışan ama Ukrayna vatandaşı olmayan öğrenciler gibi kişiler, bu yönergenin kapsamına dahil edilmeyecek. AB ülkeleri, bu kişilerin ülkelerine dönmelerine yardım edecek.
Geçici koruma ilk aşamada 1 yıl için verilecek, daha sonra duruma göre iki kez 6'şar ay uzatılması mümkün olacak. Üye ülkeler gerek görürlerse 1 yıl daha bu süreyi uzatabilecek. Böylece süre 4 Mart 2025'e kadar uzayabilecek. Ukraynalılar, istedikleri zaman AB ülkelerine iltica başvurusu hakkına da sahip olacak.
Diğerleri için uzun ve belirsiz bir süreç
Ukraynalılara bu kadar kısa sürede bu kadar kolaylaştırılmış
imkanlar tanınmasına karşılık Suriye, Afganistan, Irak veya Afrika
gibi dünyanın başka yerlerindeki silahlı çatışmalardan kaçanlar
için AB'nin farklı bir uygulaması bulunuyor.
AB, Ukrayna'dan kaçanlar için "geçici koruma" statüsünü otomatik olarak verirken başka yerlerden gelenlerin yasal yollara dahil olarak iltica başvurusu yapması isteniyor.
Her yıl binlerce kişi AB yolunda hayatını
kaybediyor
Ancak iltica başvurusunu yapabilmek için önce bir AB ülkesine ayak
basmak gerekiyor. Avrupa'ya girmek isteyenler için en zorlu süreci
bu kısım oluşturuyor.
Birçok kişi yasal yollardan AB'ye kabul edilmeyeceğini düşünerek daha çok Akdeniz üzerinden çoğu zaman botlarla İspanya, İtalya, Yunanistan gibi AB ülkelerine girmeye çalışıyor.
Oldukça tehlikeli olan bu seyahatlerde her yıl binlerce kişi hayatını kaybediyor. AB'nin istatistiklerine göre, sadece 2021'de 3 bin 29 kişi denizde yaşamını yitirdi.
Hayatta kalırlarsa "geri itmeleri" aşmaları
gerekiyor
Hayatta kalmayı başaran göçmenler AB toprağına ulaşırsa bu kez de
çokça eleştirilen "geri itmeler" söz konusu oluyor. Örneğin
Yunanistan'da görülen geri itmeler sonucunda çok sayıda göçmenin
denizde hayatını kaybettiğine yönelik Avrupa medyasında son
yıllarda birçok haber yer aldı.
"Geri itme" sorununu aşıp AB ülkesine ayak basanların iltica hakkı bulunuyor. İltica başvurusunu o ülkenin yetkili makamları alıyor.
Bu ülkelerde uluslararası koruma başvurusu yapanların Ukraynalılara verilen geçici koruma hakkına benzer hakları bulunuyor. Ancak burada farklılıklar görülüyor.
Örneğin geçici koruma sağlanan kişi hemen iş bulup çalışabilirken uluslararası koruma başvurusu yapan kişiye bu hak 9 ay sonra veriliyor.
İltica başvurusunun kabul garantisi yok
Uluslararası koruma başvurusu yapıldıktan sonra başvuru sahiplerine
geçici barınma, gıda, sağlık imkanı tanınıyor. Çocuklara da eğitim
imkanı veriliyor.
Ancak uluslararası koruma başvuru yapan kişinin başvurusunun kabul edileceğinin garantisi bulunmuyor. İstatistiklerde bugüne kadar Avrupa ülkelerine yapılan iltica başvurularının her yıl yaklaşık yüzde 40'ının kabul aldığı görülüyor.
Kişilerin başvuruları bireysel olarak değerlendiriliyor. Aylar, hatta bazen yıllar süren tarama, araştırma ve mülakat gibi aşamaların geçilmesi gerekiyor. Başvuru sahibinin ülkesine neden dönemeyeceğini, dönerse hayatının tehlike altında olacağını kanıtlaması isteniyor.
8 yılda 6,2 milyon iltica başvurusu
Sadece iki haftada 2 milyondan fazla Ukraynalıya kapılarını açan
AB, 2014-2021 dönemini kapsayan 8 yılda yaklaşık 6,2 milyon
uluslararası koruma başvurusu almıştı.
AB yetkilileri, gelecek haftalar ve aylarda Ukrayna'dan gelecek kişilerin sayısının 5 milyonu bulabileceğini tahmin ediyor.