Uğur Mumcu dosyası yeniden açılacak!
Abone olTBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu üyeleri Cumhuriyeti ziyaret etti.
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu - 28 Şubat ve 27
Nisan Alt Komisyonu üyeleri, AKP Kayseri Milletvekili, Komisyon
Başkanı Yaşar Karayel, AKP İstanbul Milletvekili Feyzullah
Kıyıklık, CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker ve AKP Çankırı
Milletvekili İdris Şahin Cumhuriyet Gazetesi'ni ziyaret
ettiler.
Gazetenin imtiyaz sahibi ve yazarı Orhan Erinç, yazarlar Hikmet Çetinkaya, Erdal Atabek, Ali Sirmen, Şükran Soner ve Leyla Tavşanoğlu ile bir araya gelen komisyon üyeleri, Türkiye’de bir daha darbe olmaması için bir referans rapor hazırlayacaklarını belirttiler.
Başkan Karayel, alt komisyon olarak 1991 seçimlerinden başlayarak aydın cinayetleri dahil toplumsal dönem noktalarını araştıracaklarını, Uğur Mumcu dosyasını yeniden ele alacaklarını belirtti. İdris Şahin de Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Uğur Mumcu, Eşref Bitlis dahil bütün siyasi cinayetler, Gazi Mahallesi olayları, Sabancı suikastı, Batı Çalışma Grubu faaliyetleri, Ali Kalkancı, Müslüm Gündüz olayları, 28 Şubat, “Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık” eylemi, Mesut Yılmaz’a verilen muhtıra, Başbakan’ın cezaevine girişi, andıç, Abdullah Öcalan’ın yakalanması ve yargılanması, “Hayata Dönüş” operasyonları dahil bütün olayları irdeleyeceklerini söyledi. Feyzullah Kıyıklık da yazarlarımıza, “Demokrasinin kesintiye uğramaması için ne yapılmalı” diye sordu.
Erdal Atabek, toplumun itaat toplumu olmaktan çıkarılarak sorgulayan, hesap soran ve ödeşen bir toplum haline getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Batılı ülkeler bu nedenle darbelere kapılarını kapatmıştır. Toplumun hesap sorma, ödeşme niteliği darbeleri önler” diye konuştu.
SİYASİLERİN SORUMLULUĞU
Ali Sirmen de şunları söyledi:
“Askeri darbelerde sivil sorumluluk büyüktür. Koşullar bir araya gelirse, olayların tekrarı yaşanır... Kenan Evren’in 12 Eylül 1980 günü sahip olduğu prestiji, popülariteyi dikkatinize sunarım. Bu onun yaptıklarını maruz göstermez tabii, ancak siyasetin doğru yapılması gerekir. 12 Eylül zulmünü, mahkemeler yoluyla yaptı... Bugün olağa-nüstü bir yargının olduğu yerde 12 Eylül’le, geçmişle hesaplaşmanın bir anlamı olduğu kanısında değilim...”
Şükran Soner, üniversite öğrencisi Taylan Özgür’ün öldürülmesi, 1977 1 Mayıs katliamına ilişkin tanıklıklarını anlattı. Soner, “66’dan bu yana bütün çatışmaların, olayların tanığı olarak bana sorarsanız, en masum olan emir komuta zinciri içerisinde hareket eden askerler. Onlarla ittifak yapan sivil çıkar cephelerinin sorumluluğu çok daha büyüktür” dedi. Leyla Tavşanoğlu ise Türkiye’ye yakın ülkelerdeki toplumsal olaylara dikkat çekerek “Bulunduğumuz coğrafyaya bakın. Uluslararası konjonktürü yönetemediğiniz sürece bu coğrafyada başımıza neler geleceği hiçbir zaman belli değil” dedi.