Yukarı Tekke Camisi ve Abdulvahabi Gazi Türbesi 1972 yılında eski, küçük bir mahalle mescidi halindeyken Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nce yıktırılarak yerine iki katlı yeni bir cami yaptırıldı. Yüksek bir tepeye yaptırılan Yukarı Tekke Camisi, Hz. Muhammed'in sancaktarı olduğu rivayet edilen Abdulvahabi Gazi Türbesi nedeniyle cuma ve bayram namazları ile dini günlerde ziyaretçi akınına uğruyor. Yaklaşık 75 metrelik bir uçurumun kenarında bulunan cami konumu nedeniyle de görenlerin dikkatini çekiyor. Vatandaşlar önce mezarlıkta yakınlarının mezarını ziyaret ettikten sonra camiye gelerek namazlarını kılıp daha sonra ise Abdulvahabi Gazi Türbesi'ni ziyaret ediyor. Aynı zamanda cami Osmanlı Padişahlarından Kanunu Sultan Süleyman'ın oğlu Bayezid ve oğullarının da türbesini içinde barındırıyor. 'İNSANLAR, SEVDİĞİ DEĞERLERİ YÜKSEKTE TUTAR' Yukarı Tekke Camisi İmam Hatibi Mehdi Bostancı, Abdulvahabi Gazi'nin Sivaslılar için ayı bir önemi olduğuna dikkat çekerek, "Bu caminin diğer bir ismi Yukarı Tekke diye geçer. Bu bir manevi bekçidir. Biz Sivaslılar, Abdulvahabi Gazi'yi Sevgili Peygamberimizin sancaktarı olarak görmekteyiz. Bize ulaşan iki tane kimliği vardır. Biri destansı kimliği, biri de bilimsel kimliği. Bilimsel kimliği içerisinde Peygamberimize olan yakınlığı yoktur. Emeviler döneminde şehit düşen kahraman bir komutan olarak karşımıza çıkıyor. Destansı kimliğinde ise Peygamber Efendimiz zamanına kadar gidiyor. Savaş tekniklerini iyi bilen, duası makbul, değerli bir insan olarak karşımıza çıkıyor. Peygamberimizin duasını almış ve uzun ömür yaşamıştır. Sonra burada Battal Gazi ile birlikte savaşarak şehit düşmüştür. Genellikle Allah dostları hangi şehre giderseniz gidin genelde böyle yüksek yerlerde" dedi. Abdulvahabi Gazi'nin Soğuk Çermik yakınlarında yapılan bir savaşta şehit düştüğünü anlatan Bostancı, "Sel suları yaklaşık 16 kilometre taşıyor ve Yukarı Tekke'nin aşağı tarafında yer alan Mısmılırmak'ın geçtiği bölgede bırakıyor. Kumlar altında kalıyor. Kumlar altında Sivas tamamen Türk kimliğine büründüğünde Danişmentliler döneminde salih biri tarafından bir rüya görülüyor. Rüyayı Allah dostlarından birisi görüyor. Rüya sonrası o bölge açılıyor ve bedeni yeni şehit olmuşcasına bulunuyor ve bu alana getiriliyor. Evliya Çelebi'nin Seyehatnamesi'ne baktığımızda Dördüncü Murat'ın Bağdat fethine giderken buraya geldiği, burada namaz kıldığı, dua ettiği ve duasının kabul olduğu gibi ifadeler var. İnsanlar sevdiği değerleri hep yüksekte tutar. Yüksek olmasının nedeni de budur" diye konuştu. 'AŞAĞIYA UÇACAKMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUZ' Cami cemaatinden Ömer Toprak burada namaz kılmanın güzel bir duygu olduğunu ifade ederek, "Ramazan'da bu duygu daha bir başka. Geçmişlerimizi hatırlayarak ibadet etmek güzel bir şey. Yukarı Tekke Cami'sini devamlı tercih ediyorum. Çok geliyorum" dedi. Camide namaz kılanlardan Seyit Sezer ise "Yukarı Tekke'de namaz kılmak bir huşu içerisinde oluyor. Ecdadımızın hepsi burada yatıyor. Burası Peygamber Efendimizin sancaktarının yattığı yer. Burası Sivas'ın iftiharı olan bir yer. Genellikle her cuma buraya gelip burada namazımı kılıyorum. Burada namaz kılınca rahatlıyorum" ifadelerini kullandı. Diğer cami cemaati de Yukarı Tekke Camisi'nin Sivas için çok şey ifade ettiğini belirterek, "Burada bir baba yatıyor. Hem onun ziyaret ediyoruz hem de geçmişlerimiz var onları ziyaret ediyoruz. Burada namazımızı kılıyoruz. Burası yüksek bir yerde. Baktığımız zaman aşağıya uçacakmış gibi hissediyoruz" diye konuştu.