Ücretli öğretmenlerin sorunu bitmiyor
Abone ol2013-2014 eğitim yılı başlarken öğretmenlerin yüzde 10'unu 'ücretli öğretmenler' oluşturuyor.
İş güvenceleri bulunmuyor, ek derse ek ücret almıyorlar,
yazın okullar kapanır kapanmaz işsiz kalıyorlar.Ücretli
öğretmenliğin bir çok sorunu hala çözüme kavuşmadı...
Dışarıdan bakıldığında ‘öğretmen’ sanılsalar da aslında yasal
statüleri yok. Herkes tatili dört gözle beklerken onlar gelmesin
diye dua ediyor. Kadrolularla eşit sürede çalışıyor fakat asgari
ücrete talim ediyorlar. Kimileri ‘mevsimlik işçi’, kimileriyse
‘devletin taşeron işçileri’ olarak adlandırıyor onları. Türk
Eğitim-Sen’in araştırmasına göre geçen yıl Türkiye ’deki ücretli
öğretmen sayısı 58 bin 479 iken bu yıl sayının 80 bini aşması
bekleniyor.
Radikal gazetesinin haberine göre; Milli Eğitim Bakanlığı ’nın 2011 yılında 4b statüsünde çalışan sözleşmeli öğretmenleri kadroya geçirmesiyle gözler ücretli çalışan öğretmenlere çevrildi.
Türkiye’de görev yapan öğretmenlerin yaklaşık yüzde 10’unu
ücretli öğretmenler oluşturuyor. Görev bakımından kadrolu
öğretmenlerden farksız bir şekilde çalıştırılan, aylık sigortasının
yarısı yatırılan ve net maaş artı ek ders ücretlendirmesine tabi
tutulmadan, sadece girdiği ders saati karşılığı ücret alan
öğretmene ‘ücretli öğretmen’ deniliyor. Görev ve sorumlulukları
arasında nöbet tutmak, rehberlik ve kulüp çalışmaları gibi maddeler
bulunmamasına rağmen çoğu bu faaliyetleri yerine getirmek zorunda
kalıyor çünkü bazı okullarda kadrolu öğretmenlerin sayısı bu
görevleri yerine getirmek için yeterli olmuyor. Kadrolular ekstra
faaliyet ve dersler için ek ücret alırken ücretli öğretmenlere koca
bir ‘hiç’ düşüyor.
İHTİYAÇ HALİNDE GÖREV
800 binin üzerinde kadrolu öğretmeni bulunan Milli Eğitim
Bakanlığı bu yıl bünyesine 42 bin kadrolu öğretmen daha dahil etti.
Ancak MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet Çolak mayıs ayı
itibariyle öğretmen ihtiyacının 127 bin olduğunu, bu sayının 140
bine ulaşacağını tahmin ettiklerini söylemişti. Bu durumda yapılan
atamalar sonucunda yaklaşık 80 binin üzerinde öğretmen ihtiyacı
halen devam etmekte. Bu noktada ücretli öğretmenler devreye
giriyor...
Türk Eğitim-Sen’in 2012-2013 yılında yaptığı araştırmada Türkiye’de 70 ilden toplanan verilere göre toplam ücretli öğretmen sayısı 58 bin 479. En fazla ücretli öğretmen sayısı 13 bin 411 ile İstanbul ’da. İstanbul’u 3185 ile Ankara ve 2873 ile Şanlıurfa takip ediyor. Ücretli öğretmenlerin çoğunluğu eğitim fakültesi mezunu değil. 58 bin 479 öğretmenden sadece 23 bin 366’sı eğitim fakültesi mezunuyken 24 bin 97’si lisans, 11 bin 16’sı önlisans mezunu. Özel uzmanlık gerektiren branşlardan zihinsel engelli sınıf öğretmenliğinde de azımsanamayacak kadar önlisans mezunu ücretli öğretmen görev yapıyor. Ücretli olarak zihinsel engelliler sınıf öğretmenliği yapan önlisans mezunu kişi sayısı İstanbul’da 728, Ankara’da 70, İzmir’de 33.
ÜÇTE BİR ÜCRET
ALIYORLAR
Ücretli öğretmenler haftada en fazla 30 saat derse girebiliyor.
30 saati doldurabilenler, kadrolu öğretmenlerin aldıkları ücretin
ancak üçte birini alabiliyorlar. Sigortaları ise tam yatırılmıyor.
Genel Sağlık Sigortası’ndan yararlanmaları için sigortalarının 30
günü tamamlaması gerekiyor. Geriye kalan 15 günü kendi ceplerinden
ödüyorlar. Türkiye’deki ücretli öğretmenlik uygulamasının dünyada
benzeri yok. İşleri yerlerine kadrolu öğretmen atanıncaya kadar.
Görevlerine son verilirse tazminat alamıyorlar.
NE TAZMİNAT NE YILLIK İZİN
Özlük hakları ve sosyal güvenlik hükümleri açısından ücretli öğretmenlik:
İş güvenceleri, yıllık izinleri yok. Okul yönetimi işe son verebiliyor.İşe son verilme halinde kıdem, ihbar ve diğer tazminatları yok.
Eski adıyla SSK’lı, yeni adıyla 4/a’lı olarak sigortaları bildiriliyor. Aylık 30 günden az da olsa bildirimleri emeklilikte dikkate alınıyor.30 günlük prim sayısını doldurduktan sonra sağlık yardımlarından yararlanabiliyorlar.
Son bir yıl içinde 90 günlük prim sayısını dolduranlara hastalanmaları halinde geçici iş göremezlik ödeneği veriliyor. 120 günü dolduranlar, doğum yapmaları halinde emzirme yardımı (süt parası) alıyor.
İş kazası veya meslek hastalığı halinde de prim günü şartı aranmaksızın gerekli yardım ve ödemeler yapılıyor.