Uçan süpürgenin filmleri belli oldu
Abone ol8. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde Uluslararası Film Eleştirmenleri Birliği (FIPRESCI) Ödülü için yarışacak filmler belirlendi.
Bu sene 5-15 Mayıs 2005 tarihleri arasında Ankara’da
gerçekleşecek olan Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri
Festivali’nde yarışacak filmler belli oldu! “Her Biri Ayrı Renk”
başlıklı yarışmalı bölümde gösterilecek filmler, bölümün adı gibi
renk ahenk! FIPRESCI Ödülü’nü kazanan film, festivalin 14 Mayıs
gecesi yapılacak olan kapanış töreninde açıklanacak. Bu sene
FIPRESCI Ödülü için 14 film yarışıyor. Yarışmaya Türkiye’den Biket
İlhan “Ayın Karanlık Yüzü” adlı filmiyle katılıyor. Almanya’da
yaşayan Türkiyeli yönetmen Nuray Şahin’in “Helin’in Hayalleri” de
ödül için yarışacak filmler arasında. Türkiye’de FIPRESCI Ödülü’nü
veren ikinci festival olan Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri
Festivali, dünyada bu ödülü veren tek kadın filmleri festivali olma
özelliği taşıyor. Bu sene 3.sü verilecek olan FIPRESCI Ödülü,
prestij açısından oldukça önemli bir ödül kabul ediliyor. Bir
filmin bu ödül için yarışabilmesinin koşulu ise, daha önce hiç
FIPRESCI Ödülü almamış olmak. Bu sene yarışmalı bölüm, kadın
yönetmenlerin çektiği, dünya festivallerinde yarışmış, bol ödüllü
filmlerden oluşuyor. Filmler arasında ünlü kadın yönetmen Sally
Potter’ın son filmi “Evet-Yes” de bulunuyor. “Tango Dersleri”,
“Orlando”, “Erkeğin Gözyaşları” gibi filmleriyle de tanınan Potter,
aşkın nefreti alt etmesiyle sonlanan bir öyküyü anlatıyor “Evet”te.
Potter, 11 Eylül’ün ertesi günü 12 Eylül 2001’de yazmaya başladığı
filmin, Ortadoğu’da yaşayan insanların karşı karşıya kalması
muhtemel şeytani ve insanlık dışı olayları önceden sezebilme
yeteneğinin kanıtı olduğunu söylüyor. Festivalin heyecanla beklenen
bir başka filmi de “Çıkış Yok” filmiyle olay yaratan Gaspar Noe’nin
eşi Lucile Hadzihalilovic’in son filmi Masumiyet-Innocence. Erkek
çocukların ve yetişkinlerin bulunmadığı, okutulan derslerin doğa
bilimleri ve beden eğitimiyle sınırlı olduğu esrarengiz bir yatılı
okulda gelişen olayları anlatan film çok katmanlı, cüretkar ve
karanlık bir çalışma. San Sebastian’da En İyi Yeni Yönetmen
Ödülü’nü de alan Masumiyet, sinefiller için kült olmaya şimdiden
aday. Cannes’lı filmler Yarışacak olan filmlerden 4’ü, 2004 yılında
Cannes Film Festivali’nde ödül almış filmler. Agnès Jaoui’nin
yönettiği “Resim Gibi-Look at Me”, sinemaseverlerin kaçırmaması
gereken filmlerden biri. Film, ince ve zekice kurulmuş duyarlı
senaryosuyla Cannes’da En İyi Senaryo ödülünü almıştı. Éléonore
Faucher’in “Nakış Gibi-Brodeuses”u ise, Cannes’da Eleştirmenler
Haftası Büyük Ödül ve Sinema Yazarları Ödülü’ne sahip bir film.
Gösterildiği hemen her festivalden ödülle dönen “Hazine-Or” ise
geçen sene yapılmış en iyi filmlerden. Bu karanlık film,
İsrail’deki seks işçiliğini ve acımasızca bu “sektör”e sürüklenen
kadınların dünyasını etkileyici bir dille anlatıyor. Filmin
Cannes’dan 5 ödülü var. Festivalin bir başka dikkat çekici filmi de
“Ben de Seni Arıyorum-CQ 2”. Carole Laure’nin yönettiği ve
Cannes’dan Grand Golden Rail Ödülü ile dönen film, özellikle dans
tutkunlarını memnun edecek. Ve diğerleri... Francesca Comencini’nin
yönettiği İtalya yapımı “Benim Güzel İşyerim!!!-Mi piace lavorare -
Mobbing”, mobbing hastalığı üzerine yapılmış etkileyici bir film.
İş yerinde psikolojik terör olarak tanımlanan mobbing, özellikle
gelişmiş batı ülkelerinde yaygın olarak görülen bir hastalık.
Filmin kilit noktasını bu hastalık üzerine kuran Comencini, Anna
adlı bir kadının iş yerinde uğradığı şiddete karşı ısrarlı
direnişini anlatıyor. Nicoletta Braschi’nin etkileyici oyunculuğu
görülmeye değer. Venedik Film Festivali’nde Digital Kamera Ödülü de
alan “20 Parmak–20 Fingers”, 7 çiftin namus kavramından bekarete,
zinadan eşcinselliğe dek uzanan konuşmalarına yakın plan tanıklık
ediyor. İran’da hiç gösterilmeden yasaklanmış olan film,
Türkiye’deki tanıklıklara başka bir dille tercüman oluyor.
Pakistan’dan gelen “Sessiz Sular-Silent Waters” ise Locarno’da
Altın Leopar dahil olmak üzere üç ödüllü bir başka film. Yönetmen
Sabiha Sumar, Pencap bölgesindeki bir köyde yaşayan Ayşe ile 18
yaşındaki oğlu Salim'in günlük yaşamları eşliğinde Pakistan'ın
yakın tarihine bakıyor. Ronit ve Shlomi Elkabetz’in birlikte
yönettikleri İsrail yapımı “Kız Almak-To Take A Wife” da özellikle
oyuncularının etkileyiciliğiyle öne çıkan bir film. Rusya’dan
yarışmaya katılan “Sevdiğim Sensin-You I Love” ise iki erkek ve bir
kadın arasında yaşanan şaşırtıcı bir aşk öyküsüne odaklanıyor. Olga
Stolpovskaja ve Dmitry Troitsky’nin yönettikleri film, New York Gey
ve Lezbiyen Filmleri Festivali’nde Yabancı Dilde En İyi Film
Ödülü’nü de aldı. Türkiyeli kadın yönetmenler Festivale Almanya’dan
katılan Türkiyeli kadın yönetmen Nuray Şahin’in ikinci filmi “Tüyü
Takip Et (Helin’in Hayalleri)-Fallow th Feather”, geçtiğimiz sene
Manheim’dan Seyirci Ödülü aldı. Film, Zazaca çekilmiş ilk uzun
metrajlı film olma özelliğini de taşıyor. Bu sene Türkiye’den
yarışmaya katılacak film ise “Ayın Karanlık Yüzü”. Biket İlhan’ın
üçüncü uzun filmi de olan Ayın Karanlık Yüzü’nde başrolleri Ali
Poyrazoğlu, Sanem Çelik ve Mehmet Ali Alabora paylaşıyor.
Türkiye’de uzun metraj film çeken kadın yönetmenlerin azlığına da
dikkat çekmeyi amaçlayan Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri
Festivali için Biket İlhan’ın programda yer alacak olması büyük
önem taşıyor.