Üç Paşa da bugün 'Zirve'ye çıkıyor!
Abone olErgenekon sanıkları emekli orgeneraller Hasan Iğsız, Şener Eruygur, Hurşit Tolon, Zirve Yayınevi katliamıyla ilgili olarak 'şüpheli' sıfatıyla ifadeye çağrıldı.
Ergenekon sanıkları emekli orgeneraller Hasan Iğsız,
Şener Eruygur, Hurşit Tolon ile eski Malatya İnönü Üniversitesi
Rektörü Fatih Hilmioğlu, Zirve Yayınevi katliamıyla ilgili olarak
'şüpheli' sıfatıyla ifadeye çağrıldı.
Emekli Orgeneral Hurşit Tolon ifade için İstanbul Adliyesi'ne geldi. Eruygur, Iğsız ve Hilmioğlu'nun ise ifade vereceği tarih henüz belli değil. Avukatlar, Malatya'da işlenen cinayet öncesinde bu isimlerin sık sık bir araya geldiklerini iddia etmişti.
SÜREÇ NASIL BAŞLADI
Süreç, Zirve Yayınevi cinayeti davasının müdahil avukatlarının
girişimleriyle başladı. Avukatlar, Malatya'da 3. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde Tolon, Eruygur ve Hilmioğlu'nun dönemin Genelkurmay
2. Başkanı Hasan Iğsız'la sık sık bir araya geldiklerini ve
toplantılar yaptıklarını iddia etmişti. Daha sonra söz konusu
birliktelikleri ortaya koyan görüntüler meydana çıktı. Görüntüleri
inceleyen eski Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, Tolon, Eruygur ve
Hilmioğlu'nun görüntülerini soruşturma dosyasına koymuştu.
Müdahil avukatlar, 18 Şubat 2010 tarihinde Özel Yetkili İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak Zirve katliamının Ergenekon
bağlantısı olduğunu ileri sürmüştü. Savcı Zekeriya Öz ile yaklaşık
2 saat görüşen avukatlar, 5 sayfalık dilekçe verdi. Dilekçede, 18
Nisan 2007'de yaşanan katliamın örgütsel bağlantılarının
araştırılması talep ediliyordu. Savcı Öz görevinden ayrıldıktan
sonra dosyayı devralan Cihan Kansız, avukatların bu taleplerini de
dikkate alarak harekete geçti. Savcı, ismi geçenleri
'şüpheli' sıfatıyla ifadeye çağırdı.
Ergenekon soruşturması çerçevesinde 'Zirve Yayınevi' cinayetine
ilişkin özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nce
yürütülen soruşturma kapsamında, Beşiktaş'taki İstanbul
Adliyesi'nde sorgulanan 5'i muvazzaf asker toplam 7 kişi
tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında, dönemin Malatya İl Jandarma
Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger ile İnönü Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi Öğretim Üyesi Ruhi Abat da bulunuyordu. Zirve davasında
ifade veren tanıklardan Orhan Kartal, davada 'azmettirici' olmakla
suçlanan Varol Bülent Aral'la 2008 yılında Adıyaman E Tipi Kapalı
Cezaevi'nde kalırken tanıştığını anlatmış ve şu ifadeleri
kullanmıştı: "Kendisi sohbetlerimiz esnasında Ergenekon
adına çalıştığını, Veli Küçük'e saygı duyduğunu, devletin arkasında
olduğunu söyledi. Malatya Zirve Yayınevi cinayetlerini kendisinin
yönlendirdiğini ve o çocukların (sanıkların) bir tavuğu bile
öldürme cesaretlerinin olmadığını, buna benzer cinayetlerin
yapılmasının uygun olacağını söylemişti."
1997 ile 2005 yılları arasında JİTEM'de gayri resmi istihbarat
elemanı olarak çalıştığını anlatan bir başka tanık Erhan Özen ise
Zirve Yayınevi cinayetinin Veli Küçük, Muzaffer Tekin ve Levent
Ersöz'le irtibatlı olduğunu söylemişti. Özen, şu iddialarda
bulunmuştu: "JİTEM'de çalıştığım süre zarfında Veli Küçük,
Muzaffer Tekin, Levent Ersöz isimli şahıslarla irtibatlıydım.
Çalıştığım bu süre zarfında Muzaffer Tekin ve kod adları Yusuf ve
Şiran olan şahıslardan mevcut iktidarı zayıflatmaya ve zor durumda
bırakmaya yönelik eylemler planlandığını bilmekteydim. Bu
eylemlerin içerisinde Malatya'da misyonerlik faaliyetlerinin
yoğunlaştığı ve bu nedenle acil veya normal düzeyde kodlamalar
yapılmak suretiyle buralarda eylem yapılacağı dile
getiriliyordu."
Kafes Eylem Planı'nda, Hrant Dink, Rahip Santoro ve Zirve Yayınevi
cinayetleri için 'operasyon' ifadesi kullanılıyor. Bu arada, Zirve
Yayınevi'nde 1'i Alman uyruklu 3 kişinin bıçaklanarak öldürülmesi
olayının sanıkları bugün 34. kez hakim karşısına çıkacak.