Tüzmen Hong Kong'ta mahsur kaldı

Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ), Hong Kong'da düzenlenen ''6. Bakanlar Konferansı''nda küreselleşme karşıtı gösteriler üzerine kentte hayat durdu. Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ), Hong Kong'da düzenlenen ''6. Bakanlar Konferansı'' küreselleşme karşıtları gösterilerini sürdürürken, toplantının yapıldığı ada emniyet güçleri tarafından karadan ve havadan abluka altına alındı. Aralarında Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in de bulunduğu çok sayıda bakan, konferansın yapıldığı kongre merkezinde yaklaşık 4 saat mahsur kaldılar. Şu saatlerde konferans merkezinde mahsur kalan bakanlar feribotla tahliye edilmeye başlandı. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Hong Kong'da bugün başlayan küresel karşıtı gösteriler nedeniyle Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) toplantılarının yapıldığı kongre merkezinde yaklaşık 4 saat mahsur kaldıktan sonra otele gelişinde yaptığı açıklamada, ''Bizler merak edilmesin, gayet iyiyiz, sağlıklıyız'' dedi. Tüzmen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Hong Kong'a geldikleri günden itibaren olayların hafif dozda başladığını, ancak bu denli yoğunlaşacağını, bu şekilde etkili olacağını kimsenin hesaplamadığını, Hong Kong polisinin de hesaplamadığını söyledi. 1999'da Seattle'de, 2003'de de Cancun'da olayların aynı şekilde tırmandığını gözlediğini anlatan Tüzmen, ''Seattle'de ilk başta kelebek, tırtıl kılığında insanlar sokaklarda dans ederek, güzel şarkılar söyleyerek gösterilere başlamıştı. Daha sonra olaylar ölümle sonuçlanır hale geldi. Cancun'da da aynı şeyi yaşadık. İnşallah yarın daha büyük olaylar olmaz, fakat en büyük gösterilerin yarın yapılacağını tahmin ediyorum'' diye konuştu. -DIŞARIDA AYRI, İÇERİDE AYRI KAVGA- Bugün çok sıkı önlemler altında toplantıların olduğu merkeze gittiklerini ifade eden Tüzmen, ''Merkezde toplantılar sabahlara kadar sürdüğü için biz orada aslında gönüllü olarak mahsur kalan bakanlarız. Ama bu sefer de dışarı çıkmak istememize rağmen çıkamadık'' dedi. Toplantıya ara verilmesinden istifade ederek, otele dönüp kıyafetlerini değiştirip tekrar toplantıya gitmek istediklerini kaydeden Tüzmen, şöyle konuştu: ''Bizim eskortlarımız, araçlarımız hiçbir yere hareket edemez durumdaydı. Dışarı çıkıp feribotlarla karşı taraftaki yarımadaya geçildi. O yarımadada tekrar taksi tuttuk, taksiyle otelin 3-4 kilometre gerisinde bir yerlerde indik. Kimliklerimizi saklayarak, halkın içine karışarak otellerimize geldik. Bütün delegasyonun bu şekilde geliş gidişi toplantıları etkileyecek. Dışarıda ayrı bir kavga devam ediyor, içeride ayrı bir kavga... 150 dış ticaret bakanı bir ortak metin üzerinde anlaşmaya çalışıyor.'' -''BAŞTA OLAYLAR İÇERİYE PEK YANSIMAMIŞTI''- Dışarıda olan hadiselerin ilk başta pek içeriye yansımadığını, ancak medyanın olaylara ağırlık vermesi ve gelen telefonlarla dışarıda olan olayların öğrenildiğini anlatan Tüzmen, ''Bir de baktık 20'den fazla yaralı var. Olaylar hala devam ediyor. Toplantı merkezine tekrar dönmemiz sıkıntılı olacak'' dedi. Bakan Tüzmen, küreselleşme karşıtı göstericilerin bakanların yarın ve öbür gün kendi ülkelerine ulaşımını engelleyebilecekleri, bunun için dikkatli olunması gerektiğini söyledi. Hong Kong polisinin gerekli önlemleri aldığını, fakat gördüğü kadarıyla riskleri sıfırlamanın mümkün olmadığını belirten Tüzmen, ''Ancak bizler merak edilmesin gayet iyiyiz, sağlıklıyız. Toplantılar ve dışarıdaki olayları mümkün olduğu kadar yakın takip ederek toplantıları sıhhatli bir şekilde bitirmek için çalışıyoruz'' diye konuştu. Gazetecilerin, ''dışarıya çıkıp çıkamayacaklarını nasıl öğrendikleri'' yönündeki soruları üzerine Tüzmen, taslak metin sonuç bildirgesi üzerinde görüşlerini bildirip toplantıdan ayrılmak istediklerini söylemeleri üzerine, ancak feribotla karşıya geçerek buldukları araçlarla otele dönebileceklerinin kendilerine ifade edildiğini söyledi. Tüzmen, bunun nedenini sorduklarında Hong Kong içinde bütün trafiğin kesildiğini, giriş-çıkış bağlantılarının tutulduğunu, kent içinde taşımacılığın durduğunu öğrendiklerini bildirdi. ''Bakanlar arasında herhangi bir panik havası var mıydı?'' şeklindeki bir soru üzerine Tüzmen, ''Türk delegasyonu çok soğukkanlıydı. Bu tür şeylere çok alışık olduğumuzdan herhalde, fazla soğukkanlıydık diyebilirim. Ancak diğer delegasyonlarda biraz panik havası vardı. Otele geldiğimizde otel sakinlerinde de panik havası vardı'' dedi.