Tüzmen aşırı kurdan yakındı
Abone olAşırı değerlenen Türk lirası Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in keyfini kaçırdı. Türk lirasının yüzde 28 değerli olması nedeniyle 6 milyar dolar ihracatın önünü kesildi.
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türk Lirası'nın şu anda yüzde 25-28
oranında aşırı değerli olduğunu belirterek, ''Aşırı değerli
olmasaydı, geçen yıl 3 milyar dolar, bu yıl da 5-6 milyar dolar
ekstra ihracat yapabilirdik'' dedi. Tüzmen, bu durumda ithalatta da
aynı şekilde 5-6 milyar dolarlık azalma olabileceğini söyledi. 9.
İhracat Koordinasyon Toplantısı, Bilkent Otel'de yapıldı.
Toplantıya, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in yanı sıra Devlet Bakanı
Ali Babacan, Dış Ticaret Müsteşarı Tuncer Kayalar, Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı, İhracatçı
Birlikleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Ulaştırma
Bakanlığı, Eximbank, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) yetkilileri katıldı. Tüzmen,
toplantının açılışında yaptığı konuşmada, amaçlarının hükümet
programına konulduğu şekilde, kalıcı, istikrarlı bir ihracat artışı
sağlayabilmek olduğunu belirterek, 2000 yılında yapılan toplam
ihracatın, bu yılın ilk 6 ayında gerçekleştirildiğini ve bu işin
sırrının aile bilincinde yattığını ifade etti. Bakan Tüzmen, yıl
sonuna kadar 60 milyar dolar, 2006 sonunda 75 milyar dolar, 2010
yılında 100 milyar dolar, 2023 yılında da 500 milyar dolarlık
ihracatı hedeflediklerini kaydetti. SORULAR Daha sonra
gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tüzmen, bir gazetecinin,
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, ''Kriz dönemlerindeki o dik duruşunuz
olmasaydı, Türkiye bir Arjantin, bir Brezilya olabilirdi''
şeklindeki sözlerini hatırlatması üzerine, ''Sayın Başbakan'ın
burada ifade ettiği, Arjantin ve Brezilya'da yaşanan büyük kaos''
dedi. Türk ihracatçısının en sıkıntılı dönemde dahi ihracat
artışını sürdürerek, kriz ortamında krizin yumuşak geçmesini
sağladığını kaydeden Tüzmen, Türkiye'nin çok ciddi krizleri ancak
ihracat sayesinde doğru şekilde aştığını ve büyük sosyal
çalkantılar olmadan söz konusu dönemlerin aşıldığını anlattı ve
''Çok doğru bir açıklama'' dedi. Türk Lirası'nın aşırı değerli
oluşu ile ilgili bir soru üzerine de Bakan Tüzmen, şu anda ihracat
artışının olduğunu ancak, her zaman böyle dönemlerin
yakalanamayacağını ifade ederek, kurun da biraz yardımcı olması ile
çok daha iyi noktalara taşınıp, daha sonra geriye dönüşün
yaşanmayacağı bir dönemin başlayabileceğini söyledi. Şu anda TL'nin
yüzde 25-28 oranında aşırı değerli olduğunu belirten Tüzmen, buna
rağmen ihracatçının ihracat artışını sürdürmeye çalıştığını
kaydetti. Tüzmen, ihracatçıların karsız satışlarla, pazar payını
artırmaya çalıştığını anlatırken, ancak sürekli olarak karsız
satışın devam ettirilemeyeceğini söyledi ve şöyle konuştu: ''Özel
sektör şu anda kar maximizasyonunu bıraktı, sadece hazır pazarını,
pazar payını artıracak şekilde fiyat rekabetine de kendisini
hazırlayarak devam ettirmeye çalışıyor. Dışardan gelen ara malı ile
ihracat artışı devam ettiriliyor. Bu durum, ara malı üreticilerinin
fabrika kapasite kullanım oranlarını aşağı indirmesine neden
oluyor. Kurun aşırı değeri, dışarıdaki malları Türkiye için
ucuzlatması nedeniyle, ciddi bir ithalat baskısı yapıyor. İhracatın
ithalatı karşılama oranını menfi etkiliyor.'' ''EKSTRA İHRACAT
YAPABİLİRDİK'' Tüzmen, bir gazetecinin ''TL aşırı değerli
olmasaydı, daha fazla ihracat yapabilir miydik'' şeklindeki sorusu
üzerine, ''Tabi'' yanıtını verdi. Bakan Tüzmen, geçen yıl 3 milyar
dolar ekstra ihracat yapabileceklerini ve 48 milyar dolarla
tamamlanan ihracatın, 51.3-51.5 milyar dolar ile tamamlama imkanı
elde edilebileceğini söyledi. Bu yıl da 4-5 milyar dolar ekstra
ihracat yaratılabileceğini ifade eden Tüzmen, ithalatda da aynı
şekilde geriye doğru 5-6 milyar dolarlık azalma sağlanabileceğini
kaydetti. Makasın biraz daralabileceğini ancak, tamamen
kapanmayacağını anlatan Tüzmen, Türkiye gibi gelişmekte olan
ülkelerde ithalatın ihracattan fazla olduğunu söyledi ve ''Yani
Türkiye gibi dinamikleri olan bir ülkede buna mecburuz'' dedi.
Tüzmen, bir başka soru üzerine de, enflasyonu aşağı çekmek için
ciddi politikaların uygulanması gerektiğine ve şu anda da
uygulandığına dikkati çekti. Uzakdoğu ülkelerinde sürekli bir
devalüasyon uygulandığını da anlatan Tüzmen, bunun bir devlet
politikası şeklinde, dış pazarları ele geçirme amacıyla
uygulandığını kaydetti. Tüzmen, TL'nin değerli oluşu ve Uzakdoğu
mallarının ucuz oluşunun 2 misli etkiye neden olduğunu belirterek,
''2 misli etkiyle ithalat baskısı yaratıyor'' dedi.