Tutuklu vekillere Gül'den şaşırtan destek

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesi ve tutuklu vekillerle ilgili tansiyonu düşürmek için açıklama yaptı. "Hukuk kurallarının zamanla ihtiyaçlara cevap veremez hale geldiği ve kamu vicdanıyla bağdaşmayan sonuçlar doğurabildiği bir gerçektir" diyen Gül, tüm partileri yeni anayasa için birlikte çalışmaya çağırdı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesi ile milletvekili seçilen Mustafa Balbay, Mehmet Haberal ve Engin Alan'ın tahliye edilmemeleriyle tırmanan siyasi tansiyonu düşürmek amacıyla yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamasında herkesi Meclis çatısı altında çözüm aramaya çağıran Gül, tüm siyasi partileri meşru ve demokratik zeminde yeni bir anayasa için birlikte çalışmaya çağırdı.

GÖLGE DÜŞÜRÜLMESİN

Gül, dün yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin yüksek oranda bir katılım ile başarılı bir seçim yaptığını belirterek, halkın yüksek oranda temsil edileceği bir parlamento tablosunun ortaya çıktığını dile getirdi. Açıklamada, "Ülkemizin demokratik gelişmişlik ve olgunluk seviyesini ortaya koyduğu için, bütün dünyada da takdirle karşılanan bu başarıya gölge düşürülmemesi çok büyük bir önem taşımaktadır" ifadesini kullanan Gül, isim vermeden Dicle'nin YSK tarafından milletvekilliğinin düşürülmesi, tutuklu olarak yargılanan Balbay, Haberal ve Alan'ın milletvekili seçilmelerine rağmen tahliye edilmemeleri ve bunun neden olduğu tartışmalara göndermede bulundu. Gül, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

KAMU VİCDANIYLA BAĞDAŞMAZ

"Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kompozisyonu ve seçmenlerin yüzde doksanbeşini aşan temsil oranı, çözüm bekleyen sıkıntılarımızın elbirliğiyle aşılması için büyük bir şans olarak görülmelidir. Son günlerde yargı mercileri tarafından verilen kararlar ve bunlara dayalı tartışmalar, anayasal ve yasal düzenlemeler başta olmak üzere, hukuk sistemimizin ve demokrasimizin evrensel standartlara ulaştırılması için daha köklü reformlara ihtiyaç bulunduğunu göstermektedir. Bugün karşı karşıya kaldığımız hukuk temelli bu sorunların, ülkemiz için fırsata dönüştürülebileceği kanaatindeyim. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de, hukuk kurallarının zamanla ihtiyaçlara cevap veremez hâle geldiği ve kamu vicdanıyla bağdaşmayan sonuçlar doğurabildiği bir gerçektir. Bu sebeple, söz konusu sorunların çözüm için bir fırsat olarak görülmesi ve demokratik standartlarımızı yükseltecek yeni bir anayasa hazırlanarak kısa sürede hayata geçirilmesi kaçınılmaz hâle gelmiştir."

MECLİS'E GELİN ÇAĞRISI

Gül, yemine törenine katılmayarak Meclis'i boykot edeceğini açıklayan BDP yönetimini de çözüm yerinin Meclis olduğu çağrısında bulunanak şöyle devam etti:

"Sorunları demokratik yöntemlerle çözmek yerine görmezden gelmek veya çözümü ertelemek, sorunların daha da büyümesine ve enerjimizin heba edilmesine yol açmaktadır. SiyasÓ tarihimiz bunun çarpıcı örnekleriyle doludur. Tüm bu sorunların çözüm yeri, millet iradesinin daha yeni tecessüm ettiği Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Bu itibarla, mecliste temsil edilme imkânını elde eden siyasÓ partilerimizi, meclisin dışında değil, tam aksine bu meşru ve demokratik zeminde, toplumun bütün kesimlerini de dahil ederek birlikte çalışmaya çağırıyorum."