Tutuklanan paşanın şaşırtan son isteği
Abone olİkinci ''Balyoz Planı'' davasında yakalama emri çıkarılan 8 kişiden 6'sı tutuklandı
İkinci ''Balyoz Planı'' davası
kapsamında haklarında yakalama emri çıkartılan 8 kişiden 6'sı
hakkındaki yakalama emri yüzlerine karşı okunarak
tutuklandı. Tutuklanan sanıklar, cezaevine götürülmek üzere
Merkez Komutanlığı'na bağlı araçlara binmeye giderken basın
mensuplarına yönelik konuşan Korgeneral Turgut Atman, kararı tepki
gösterdi. Atman'ın tepkisi ise Atatürk'ün Gençliği Hitabesi ile
oldu...
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinde, ''yakalama emrinin'' 6 sanığın yüzüne okunması için açılan duruşmada, yakalama emri kararının reddine ilişkin bir üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine sunulan itiraz dilekçelerinin sözkonusu mahkeme tarafından değerlendirildiği belirtildi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinde, ''yakalama emrinin'' 6 sanığın yüzüne okunması için açılan duruşmada, yakalama emri kararının reddine ilişkin bir üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine sunulan itiraz dilekçelerinin sözkonusu mahkeme tarafından değerlendirildiği belirtildi.
Duruşmada, 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin, ''yakalama emri kararına itiraz yolunun açık olmadığı'' gerekçesiyle bu taleple ilgili red kararı verdiği tutanağa geçirildi.
Duruşmada hakim karşısına çıkan Korgeneral Turgut Atman, Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş, Tümgeneral Bülent Kocababuç, Tuğgeneral Mehmet Eldem, Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk ve Albay Mehmet Örgen, yakalama emrine karşı savunma yaptılar.
İşte tutuklu Paşa'nın okunmasını istediği o Nutuk; |
İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek
düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin
mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün
kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları
dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.
Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin
dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ
hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî
menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.
Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş
olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! |
İlk olarak savunmasını yapan Tümgeneral Bülent Kocababuç, hakkında yakalama emri çıkarıldıktan sonra herhangi bir yere kaçmadan mahkemeye geldiğini ve suçlamaları kabul etmediğini belirterek, Eskişehir'de ele geçirilen bir belgede isminin geçtiği için soruşturmaya tabi tutulmasının ve savcıya ifade verip serbest kaldıktan sonra tekrar hakkında yakalama kararının çıkarılmasının kendisine ilginç geldiğini aktardı. Kocababuç, serbest yargılanma istedi.
Albay Mehmet Örgen'in, 2001 ve 2005 yılları arasında ABD'deki Nato karargahında binbaşı olarak görevli olduğu ve o süre zarfında suça konu belge ya da kişilerle bir araya gelmediğini belirttiği duruşmada savunma yapan Tuğgeneral Mehmet Eldem de, suçlamaların tamamen bir iftira olduğunu, Hava Kuvvetleri Komutanlığında görevlendirilen bilirkişilerin suçlamalarla ilgili rapor hazırlayıp komutanlığa gönderdiğini, Eskişehir'de ele geçirilen belgelere ilişkin tereddütlerinin bulunduğunu ve suçlandığı yılı kapsayan süreçte Türkiye'de değil İngiltere'de görevli olduğunu söyledi.
''MAĞDUR EDİLMEK BENİ YARALADI''
Duruşmada diyecekleri sorulan Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk da, 1976'dan beri çalıştığı devletin, kendisi üzerinde ailesinden çok emeği olduğunu, meslek hayatı boyunca hukuki olmayan hiç bir faaliyette bulunmadığını ve kendisine emek veren devlete karşı suç işleyemeyeceğini anlatarak, suça konu dijital belgelerin kim veya kimler tarafından üretildiğinin ortaya çıkması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu belirtti.
Suçlandığı belgelerin zamanıyla ilgili çelişkiler bulunduğunu savunan Tuğgeneral Pamuk, kaçma gibi bir niyetinin olması halinde rahatlıkla kaçabilecekken gelip teslim olduğunu, hukukun üstünlüğüne inandığını, kaçak muamelesi görmesinin hukuken uygun olmadığını söyledi.
KORGENERAL TURGUT ATMAN
Duruşmada son olarak savunması sorulan sanıklardan Korgeneral Turgut Atman da, 27 Mayıs'ta savcılığa ifade vermesinin ardından serbest bırakıldığını ve orada söylediklerine ilave edecek bir şeyinin olmadığını belirterek, 40 yıldır görev yaptığı sürece adaletin yanında olduğunu ifade etti.
Kaynağı bilinmeyen muhbirler tarafından üretilen, sadece isminin yazılı olduğu sahte belgelerle suçlandığını ve iğrenç bir komployla karşı karşıya olduğunu öne süren Atman, ''Son derece iğrenç komplolarla amacını tam olarak bilemediğim, askerlerin suçlandığı odaklar tarafından suçlandığımı düşünüyorum. Özellikle serbest bırakıldıktan sonra kaçak konumuna sokulduğum için son derece üzgünüm. 40 yıldır hizmet veren biri olarak düşürüldüğüm durum, acı bir durumdur'' dedi.
Sanık avukatlarının da müvekkillerinin tahliye edilmesi yönünde savunma yapmalarının ardından mahkeme heyeti, 6 sanık hakkında çıkarılan yakalama emrini bu sanıkların yüzüne okuyarak Korgeneral Turgut Atman, Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş, Tümgeneral Bülent Kocababuç, Tuğgeneral Mehmet Eldem, Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk ve Albay Mehmet Örgen'in tutuklanmasına karar verdi.
Tutuklanan sanıklar, cezaevine götürülmek üzere Merkez Komutanlığı'na bağlı araçlara binmeye giderken basın mensuplarına yönelik konuşan Korgeneral Turgut Atman, ''Herkese söyleyin, Atatürk'ün gençliğe hitabesini okusunlar'' dedi.
Sanıklar cezaevine nakledilmek üzere Merkez Komutanlığı'na
götürüldü.