TÜSİAD'dan hükümete sert eleştiriler...
Abone olTÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer, "Türkiye-AB İlişkileri: Gelecek Senaryoları" konulu bir konferansta hükümete eleştirileri ile dikkat çekti...
TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer, "Son yıllarda reformlar
yavaşlamış, hatta siyasal kriterlerde maalesef geriye gidişler
olmuştur. Avrupa Birliği'nin yaşadığı mali kriz, genişleme
yorgunluğu, Kıbrıs sorunu ve Türkiye'deki iç kutuplaşma ortamıyla
oluşan siyasi gerilimler müzakerelerdeki duraklama ve reform
sürecindeki gerilemenin temel nedenleridir" dedi.
TÜSİAD ile Brookings Enstitüsü ortaklığında yürütülen "Türkiye
Programı" çerçevesinde, "Türkiye-AB İlişkileri: Gelecek
Senaryoları" konulu bir konferans düzenlendi. Konferansın açılış
konuşmasını TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer yaptı.
Dinçer konuşmasında, Türkiye'nin AB üyeliğinin Türk iş dünyası için
temel öncelik olduğunu vurgulayarak, 1996'dan bu yana süren Gümrük
Birliği ve yasal uyum süreci temelinde Türkiye'nin bugün esas
itibarıyla Avrupa tek pazarının bir parçası haline geldiğini ifade
etti ve "Türkiye'nin, Avrupa Birliği dışında kalmasının ekonomik ve
siyasi mantığı bulunmuyor" dedi.
Dinçer, AB üyelik sürecinin Türkiye'nin siyasal reform süreci için
de önemli bir çıpa olduğunu, Türkiye'nin bugün resmi tarihin tabu
saydığı birçok konuda açıklıkla tartışılabilir bir noktaya geldiği
belirterek, "Ancak son yıllarda reformlar yavaşlamış, hatta siyasal
kriterlerde maalesef geriye gidişler olmuştur. Avrupa Birliği'nin
yaşadığı mali kriz, genişleme yorgunluğu, Kıbrıs sorunu ve
Türkiye'deki iç kutuplaşma ortamıyla oluşan siyasi gerilimler
müzakerelerdeki duraklama ve reform sürecindeki gerilemenin temel
nedenleridir" dedi.
KEMAL DERVİŞ: "ÜLKEDE KUTUPLAŞMA HER AY
ARTIYOR
TÜSİAD ile Brookings Enstitüsü ortaklığında yürütülen konferansta
Ekonomiden Sorumlu Eski Bakanı, Brookings Enstitüsü Başkan
Yardımcısı Kemal Derviş de bir konuşma yaptı.
"Kutuplaşma" uyarısında bulunan Derviş, "Ülkede kutuplaşma her ay
artıyor. Bunu durdurmanın yollarından biri Avrupa hayalinin ve
projesinin canlandırılmasıdır. Bu, derhal olmalı. Bunun olumlu ve
sakinleştirici etkisi olacaktır. Aksi takdirde kutuplaşmanın devamı
çok ciddi bir sorun olacaktır" dedi.
Derviş konuşmasında Türkiye'nin Ortadoğu'ya çok yakın, Müslüman
dünyanın bir parçası ve Arap ülkelerinin komşusu, dostu bir konumu
olduğunu belirtti. Kemal Derviş Türkiye'nin aynı zamanda bir
tarihi, kültürle ve ekonomik bir köprü olduğunu belirterek, "Ne
güneyini, daha geniş anlamla Müslüman dünyasını dışlayabilir...
Eskiden üçüncü dünya dediğimiz daha yükselen ülkeleri, ne Avrupa'yı
dışlayabilir. Bu iki boyutu her zaman devam edecek. Bir boyutu
bırakıp diğer boyuta ağırlık veremez" dedi.